zamanında haklı olarak ustası
gheorghe hagi'yle kıyaslanan oyuncudur emre. kariyeri de hagi'yle benzerlikler taşır. ikisi de çocuk yaşta avrupa kupası finaline yürümüş, ikisi de avrupa'ya açılıp dev takımlarda forma giymiş ancak kendilerinden beklenenleri tam olarak verememiş, hatta ikisi de milli takım formasıyla
dünya kupası yarı finali oynamıştır. son olarak ikisi de 20li yaşlarının sonlarında
türkiye'ye transfer olmuştur. işte ikili tam olarak bu noktada ayrılıyor. hagi, türkiye'ye liderlik etmek, kupalar kazanmak için gelirken emre para kazanmak için gelmiştir.
hagi'nin
cassio lincoln'le ilgili fikirleri sorulduğunda 'çok iyi futbolcudur ama galatasaray'ın gerçek 10 numarası odur.' diyerek işaret ettiği futbolcudur emre. ancak emre, taraftarlarının büyük çoğunluğunun kendisine şüpheyle yaklaştığı, kendisini sakat, galatasaraylı, terbiyesiz hatta katil(!?) olarak adlandırdığı ve hep destek tam destek vermediği ve asla vermeyeceği ezeli rakibe transfer olmayı seçmiştir.
ayrıca iyi ki galatasaray'a gelmemiş oyuncudur. aynı bölgede oynayan yüksek potansiyelli gençler,
mehmet topal ve
barış özbek gibi oyuncuların önünü kapamamıştır. bu da galatasaray'a son iyiliğidir.
yolu açık olsun. keşke gerçekten de kendisinin ve
fenerbahçe'nin resmi sitesinde yazmadığı gibi galatasaray'da hiç oynamamış olsaydı.