resim
Domènec Torrent Font
Görev:Teknik Direktör
Takım:San Luis
Yaş:62
Uyruk:İspanya
  • 3254
    galatasaray sözlüğü 2008 yılından beri okur ve severim. sonuçta bizim yerimiz. fikirlerim çoğunlukla örtüşmese bile okumaktan vazgeçmem.

    ancak şu adamın savunulduğu dönem kadarki hiçbir olay bana bu kadar absürt gelmedi.

    bu adamın kariyeri ortadaydı ve galatasaray teknik direktörü olamayacağı apaçık ortadaydı. bunu da en başta belirtenlerden birisiydim.

    bir dönem haftanın en beğenilen yazılarının dörtte üçü kendisini öven, en ofsayt yazılarının dörtte üçü de kendisini eleştiren yazılardı. en ofsayt yazılarımın müsebbibi. hatta nick altıma yazılar dahi oldu.

    içimizde ne kadar çok fatih terim düşmanı ve eski başkan sıfatlı malum şahsın savunucuları varmış o dönem anladım. efsanesine düşman olan bir topluluk oldukları gibi 3 günlük adamı da göklere çıkardılar.

    neyse ki çevremde torrent'i savunan ve terim'e de fb efsanesi gibi düşman olan galatasaraylı kişiler pek görmedim.

    türkiyede ekşisözlük nasıl ülke gerçeklerinden kopuk marjinal bir topluluk ise burası da o yönde olmaya başladı ve hatta gelişti. torrentin cansiperane savunulduğu dönemden beri okumaya devam etsem eskisi kadar ciddiye alamıyorum. tabi belli başlı birkaç yazarı istisna tutuyorum.

    son olarak o dönem toz kondurmayanlar şimdi ne düşünüyor merak ediyorum. acaba hatalarının farkındalar mı. umarım kimseye bir daha böyle körü körüne destek olmazlar. onlara kalsa lige kendisi ile başlamıştık.
  • 3259
    her şerde bir hayır vardır derler. tek artısı fatih hoca sonrası okan buruk için tampon olmasıydı. hem terim yangınının sakinleşmesi, yönetimin postalanması hem de okan hocanın kabullenilmesi açısından geçiş süreci için galatasaray'ın hayrına oldu. tabi milyon eurolar saçıldı ama kimsenin de aklında torrent kalsaydı şöyle yapardı gibi bir düşünce oluşmadı.
  • 3261
    en fazla taktik analizci olabilecek kalibrededir. bunu sözlüğümüzün güzide yazarlarından birkaçı da yapabilir. başlığı altına yazanların, sosyal medya tayfanın vs. özellikle bazı kesimi galatasaray’daki dibin dibi kariyeri için suçu kendisine değil fatih terim ve galatasaray taraftarına atmaktadır. ama aynı tayfa o günlerde, suçun kadroda değil fatih terim’de olduğunu ve bu yüzden gitmesi gerektiğini vs. yazıp duruyordu. yine aynı tayfa torrent’in kendi ağzıyla söylediği galatasaray’ı 8 maçtır izliyorum lafını hiç ama hiç söylemiyor. yine aynı tayfa, madem terim kötüydü yerine gelen adamın takımı daha iyi yapması gerekmez mi, yoksa niye geldi muhakemesini yapması gerekiyor. ama bu tayfanın ısrarla yaptığı şey, terim’i gömecek başlıkların altına gidip durduk yere polemik yaratmak ya da itibar zedelemesi yapmak. yoksa torrent denilen çalıştırıcının galatasaray’ı bu şekilde çalıştırması faciadır. halen yok bilmem şöyle yok bilmem böyle edebiyatı yapılması samimiyetsizliktir.
  • 3262
    ligin sonlarına doğru artık takım hedefsiz kalmışken ısrarla başta babel olmak üzere sonraki sezon bizimle olmayacak adamları oynatıp morutan ve diğer potansiyelli gençlerimize hiç şans vermemesi kendisini sevmemek için yeterli bir sebep. milyonlar kazandığı kulübün menfaati için çabalıyor olsa gençlerimize az da olsa tecrübe kazandırmak isterdi.

    edit: imla
  • 3263
    yardımcı antrenör olduğu halde künyesinde teknik direktör yazan ispanyol.

    değil galatasaray'da bir şey başarmak iki koyunu versen güde güde eve götüremeyeceğini düşünüyorum. takımı 12. sırada alıp haftalar geçtikten sonra 13. sıraya yükseltmesi bile takdire şayan bir hareketti. şu adamın geçen dönem aldığı desteğe galatasaray'da hiçbir yabancı hocada rastlamadım. yıllarca guardiola'nın yanında kalıp da hiç mi bir şey öğrenmez bir adam?

    bir de kendi çapında bir kibri vardı. her şeyi ben bilirim havalarında üstten bakıyordu insanlara. "barcelona'yı siz bilmezsiniz" gibi über bir cümle kurmuştu hatta.

    ama en sinir olduğum nokta kendisine terim konusuydu. ne zaman puan kaybetsek artık kulağına kim üflüyorsa* hocaya sallamasıydı. torrent için yapılan pr da hiçbir yabancı hoca için yapılmamıştı. mehmet özcan, yakup çınar hele hele bıyığı ile ilgili hiç iyi şeyler duymadığımız osman tanburacı sabah akşam bunu övüyorlardı. hele bir de ersan çelik diye bir ruh hastası vardı ki aman aman.

    kendisini hiç iyi anmayacağım, yolu açık olsun mu olmasın mı emin bile değilim.
  • 3265
    kendisi yarım sezon için alınabilecek bir riskti bence. sözleşmesini ona göre yapsak daha verimli olurdu.

    sonuç: çok çok büyük hayal kırıklığı. guardiola'yla bu kadar uzun süre nasıl çalışmış, onun takımlarına ne katmış asla anlayamıyorum. eğer bir kulüpte kendini tekrar kanıtlayamazsa hayatın büyük gizemlerinden biri olarak kendisiyle birlikte mezara gidecek sanırım bu sır.
  • 3268
    bazı arkadaşların maç satmışçasına nefret duyduğu teknik direktör.

    20 maça çıktı ve teknik direktörlüğü dahilinde elindeki saçma kadro ile elinden geleni yaptı. genç futbolculara şans tanımamasından ötürü bir taraftar olarak ben de tepkiliyim fakat tepkiler hunharca boyutlara gelmiş durumda artık. sevmeyi de yermeyi de beceremiyoruz sorunumuz bu.
  • 3269
    öncelikle asla ve asla kendisini savunmak için gelmedim. elinizde bir yolcu ucağı pilotu var. bu adama dediniz ki bizim f35 martin uçağımız var al bunu git düşmanla savaş. adama da 1.5m euro para verdiniz. bu adamdan verim alabilir misiniz ? hatta uçağı uçuramayacak bile. bunun hesabını kime sorarlar ? onu getirene.

    kendisi hangi tarz futbol oynatılan ortamlarda çalıştığını bile bile elinizde kendisinin oynattığı futbola uygun dahi olmayan bir kadronun başına getirildi. sonuç ortada. adam boşta gezerken. biri geliyor. al sana şu kadar para diyor. herkes koşa koşa gider abicim. hani bazı teknik adamlar diyor ya şu şu transferleri isterim falan diye. bu ortam dahi oluşacak durum yoktu. adama bastılar parayı o da sorgulamadan geldi.

    kendisi suçsuz mu ? değil. ama 21-22 sezonunun belki en günahsızı kendisi.
  • 3270
    kesinlikle futboldan anlayan bir adamdı. bildiğim kadarıyla da oyuncularla arası çok iyiydi. işin oyuncu yönetimi kısmında da bir problemi yoktu aslında. ancak belli bir oyun sistemini takıntılı bir şekilde oynatmaya çalışması rezil bir futbola sebebiyet verdi. bize guardiola'nın sistemini zorla giydirmeye çalıştı ama olmadı.

    mesele pas futbolu oynatmaya çalışması falan da değil. doğru diziliş ve görevlerle pas futbolunu da iyi oynatabilirsiniz. ancak oyunculara verdiği görevler, onların sahada konumlanması vs. bize hiç uymadı gerçekten. sırf çizgiye basıyor diye morutan yerine babel'i tercih etmesi, pres gücü yüksek ve fiziğiyle rakip defansı dağıtabilen mostafa mohamed yerine koşu bile atmakta zorlanan gomis tercihi, taylan'a sırtı dönük top aldırması, ileri top taşıyamıyorken ısrarla cicaldau ve berkan'ın ikisini de rakip half space'lerde bekletmesi (bu resmen orta sahasız, saçma sapan bir oyun görüntüsü ortaya çıkardı), takım boyunu kısa tutacağım diye topun arkasına geçtiğimizde hiç çıkamamamız vs. modern futbol oynatmaya çalışırken garabet futbol ortaya çıkmasına sebep oldu.

    yine de hakkını vermek lazım. pva, kerem, berkan üçlüsünden zaman zaman güzel işler çıkardı. hatta burada ölümüne eleştirilen berkan, torrent döneminde set oyunundan nadiren attığımız gollerin birçoğunda pay sahibiydi. ancak bu tarz hücumların hiçbir zaman devamlılığı olmadı, çünkü mesele topu o bölgelere sokabilmekti zaten.

    muhtemelen bu seneki kadroyla daha başarılı olurdu, ancak bana göre galatasaray'ın teknik direktörü hiçbir zaman bu tarz belli bir oyun sisteminde takıntıları olan bir hoca olmamalı.
  • 3274
    half space malf space bilmem, gördüğüm en kötü, futboldan anlamayan teknik direktördü. inanmayan puan ortalamalarına baksın, bu adam net tarihimizin en kötü hocasıydı. sneijder’den dmc yaratmaya çalışan prandelli bile bundan iyiydi.

    sadece teknik anlamda kötü değildi. aynı zamanda cesaret adına, karakter adına da olumlu yorum yapmak mümkün değil. rezil puan ortalamasını düzeltmek için diğer sene bizle olmayacak babel, pulgar ve bir çok oyuncuyu gençlerin yerine tercih etti gitmiş bitmiş sezonda.

    bu adam içeride dışarıda rakip kim olursa olsun farketmeden herkese karşı ezdirdi takımı. gerçekten ezdirdi, öyle böyle değil.

    hatırlanacak barcelona maçları, trabzon maçı ve bir bjk maçı ilk yarısı memnun kalmıştık. ki zaten lazio, marsilya, moskova deplasmanlarında oynadığımız şablonu oynattı o maçlarda da. kendisinin icat ettiği anlayış değildi.

    edit: sabri örneğinden sneijder örneğine geçiş. çok önemliydi(!) çünkü bu örnek verilen mesaj ile alakalı ki ordan vurulmaya çalışılmış.
App Store'dan indirin Google Play'den alın