resim
Didier Yves Drogba Tébily
Takım:Kariyer Sonu
Mevki:Santrfor
Yaş:46
Boy:1.89
Uyruk:Fildişi Sahili
  • 1403
    su an milli takiminin formasiyla sahada olan filimizmis. ama ben hangi kanal veriyor bilmiyorum. bir mesaj yollasanizda baksam ben de.

    not: mesaj sonrasi kendini imha edecek sekilde kodlanmis entrydir.

    mesajlarını esirgemeyen, juppderwall, draffut, suvereydiiyiydi, arcanel, 2754, arcanel, vbesen, civcivyiyenaslan arkadaşlara teşekkürlerimi sunarım...
  • 1404
    tam aranan kan. ne elmander ne burak ne umut bu takımın şampiyonlar ligi serüvenini hedeflerini tam olarak karşılayacak futbolcular değil... belki hepsi birbirinden kaliteli futbolcular farklı özellikleri olan futbolcular fakat şampiyonlar liginde hayvani bir güç hayvani bir bitiricilik hayvani bir tecrübe lazım. burak, umut her an çıldırtabilen bir tutukluluk yaptı mı daha sonra da düzelemeyen(maç içerisinde) futbolcular. elmander ise bu sezon istikrarsız ve güçsüz. gelirse mükemmel olur.
  • 1418
    35 yaşında olmasını dert etmediğim futbolcu, yeter ki kabul edilebilir fiyatlara gelsin 1 sene oynasın, gerekiyorsa futbolu burada bıraksın
    hep hayalimdi, galatasaray'ın dünya yıldızlarını kaç yaşında olursa olsun getirip en azından 1 sene oynatması, bir katar tadında değil tabi bir gelenek gibi, yıllar sonra formasını aldığımız adamlara bakıp bu adamlar bizde oynadı diyebileceğimiz güzelllikte adamlar diyorum yani zinedine zidane 39 yaşında gelse yok diyeni terlikle kovalardım yemin ediyorum.

    not : 39 yaşında ryan giggs adında bir futbolcu var birde onunla sözleşme uzatan bir takım var neydi onun adı güntekin ?
  • 1421
    39 yaşında ryan giggs 20 sene orada top oynamıştır hayatını o takıma vermiştir . bülent korkmaz gelsin (takıma yararı olacaksa) 40 yaşında da oynasın takımımızda. elin kara kobrası en iyi yıllarını ingiltere'de orada burada geçirecek sonra 35 inde bize gelip parasını alıp gidecek yok öyle iş. allahını severseniz hem katar gibi görünmeyelim diyoruz hem de gel mavi fil.

    tanım:futbolcu

    edit: hakan şükür'den bahsedenler de yukarıdaki paragrafı okusun.
  • 1422
    avrupa'nın büyük bütçeli takımları 35 yaş ve üzerinde oyuncuyla anlaşınca, "vardır bir bildikleri" ve anlaşılan oyuncu hakkındaysa "vay be adam hala üst düzey futbol oynayabiliyor" diyoruz giggs, pirlo, del piero ve benzerleri gibi. türk takımları alınca ise "iyice katar olduk" , alınan oyuncuya da "kariyerini bitirmiş yatmaya geldi" diyoruz. hagi'de geldiğinde yaşlıydı ama adamdan son ana kadar maximum performansı almasını bildik. ha diyeceksiniz ki beşiktaş aldı da noldu. beşiktaş'ta o tür adamları oynatabilecek potansiyel ve büyüklük yoksa biz ne yapalım yani galatasaray olarak almayalım mı? bize gelecek herhangi bir oyuncu buranın yatma yeri değil kariyere yeni başarılar ekleme yeri olduğunu bilir. roberto carlos fenerbahce'ye bile doğru kullanıldığında bir sene bile olsa seviye atlatmıştır avrupa'da. ben alınması taraftarıyım. kaldı ki bu adamın fizik yaşı daha bir kaç sene futbol oynamasına yetecek durumdadır. gelirse bomba olur, türkiye ligini geçin avrupa'da büyük katkısı olur.
  • 1423
    ali dürüst görüşme halinde olduğumuz futbolculara genelde ilgilenmiyoruz derken kendisi hakkındaki soruya şuan gündemimiz transfer değil beşiktaş maçı dediğine göre kesin olarak anlaştığımıza emin oldum.**

    kendisinin gelişini defansa yapılacak transferlerden tamamen bağımsız yorumlamak lazım bence. fatih terim'in öncelik verdiği solbek oyuncularını belli ki şuan getiremiyoruz, hoca da riera ve hakan balta varken çok fark yaratmayacak başka bir oyuncuya boşuna para harcamak istemiyor. stoper transferi ise hala aynı önemini koruyor, kesinlikle birisini alıcaz. ben yazın ömer toprak veya serdar taşçı'dan birini getirebileceğimize inanıyorum, özellikle de şampiyonlar ligi'nde çeyrek final ve üstünü görebilirsek. onun için bizi yaza kadar idare edebilecek bir yabancı stoper bulup kiralayabilirsek çok iyi olur. gidip direk bonservisiyle alırsak sene sonunda melo'yla yolların ayrılması kesin demektir. ama sonuç olarak bu dönemi kesinlikle bir de stoper transferiyle(kiralık da olabilir) tamamlayacağız.

    aslında istatistiklere bakınca forvet ihtiyacımız yok gibi gözükse de takımda bol paslı ve baskılı oyun stilimize doğrudan uyan tek forvetimiz elmander, ama o da oyun yapısı olarak gole çok dönük değil ve ayrıyeten hala formsuz. ben umut'u kiraladığımızdan bugüne kendisinin ancak elmander'e yedek olabileceğini düşünüyorum, sneijder-selçuk-hamit-melo orta sahası, eboue ve riera gibi hücumcu beklerin oynadığı takımın ilk onbiri için umut bence çok yetersiz. burak'a bir şey söyleyemeyiz, bu senenin semih'le beraber takımda en yüksek performans gösteren iki isminden biri ve görevini gayet iyi bir şekilde yaptı, şuan ki konumumuzda da* çok büyük pay sahibi.

    ama gerçek şu ki bu sene takım olarak performansımızdan memnun olmamamızın en önemli sebebi geçen sene yaptığımız gibi oyunumuzu rakip sahaya rahatlıkla yıkıp orada topa yüksek oranda sahip olarak rakibe istediğimiz baskıyı yapamamamız, bunda da en büyük sebep ön alan oyuncularımız. topu orada tutamayınca orta saha oyuncularımız selçuk ve melo kademeli olarak ileri çıkıcak zamanı bulamıyor, o zaman da dönen topları toplayamıyoruz. topa sahip olup bol pas yaptığımız zamanlarda ise bu tehlike bölgesinden çok uzak ve rakibi hiç tehdit etmeyecek şekilde oluyor. şimdi sneijder'in gelişiyle orta sahanın topu tutma ve kullanma becerisi kesinlikle arttı, hem de dönen topları toplama ve yine orta saha oyuncularının ileri çıkışı bu şekilde daha rahat gerçekleşecektir. ancak hala forvette topu tutma konusunda yetersiziz.

    4-2-3-1 oynamamız takdirde oradaki tek forveti oynayabilecek tek isim burak yılmaz, burak ise gol konusunda ne kadar iyiyse de takımın oyununu geliştirme ve topu tutma konusunda bir o kadar kötü. bu sistemde kanatta oynatacağımız oyuncuların da skora çok katkı yapması gerekirken bizde o bölgede oynatabileceğimiz oyuncular* o konuda oldukça yetersiz. geriye kalan uygulayabileceğimiz taktik 4-3-1-2, ben de orta sahamız bu taktiğe uyum sağladığında işin kendilerine düşen kısmını oldukça iyi yapacaklarını düşünüyorum. ilerde burak'ın yeri garanti, o gollerini atmaya devam edecektir. işte burada o ilerideki 2.oyuncu aslında takımın performansı açısından en kritik rollerden birine sahip. geçen senenin* başındaki gibi formda bir elmander o görev için biçilmiş kaftan iken maalesef bu sene işler o şekilde gitmiyor. önümüzde çok kritik schalke maçları var ve iyi bir performansla çeyrek finali görmemiz olası. işin asıl heyecanlı kısmı ise çeyrek finalde çekilecek rakibe de bağlı olmak üzere yarı finale çıkma şansımız oldukça mevcut, zaten ünal aysal'ı da transfer konusunda şuan bu kadar iştahlı yapanın bu olduğuna inanıyorum. 0'dan milyar dolar servet yapabilmeniz için böyle fırsatları görmeniz ve o riskleri doğru bir şekilde almanız lazım, başkanımız bence bu konudaki müthiş sezisinden bir tüyo aldı ve bu nedenle bir devre arası transfer döneminde bu kadar büyük mesai harcayarak çok önemli oyuncularla ilgileniyor.

    işte drogba'nın gelmesi durumunda ilerideki 2li hem fizik olarak en sağlam stoperlerle kapışabilecek, hem gol sezisi konusunda kendilerini bugüne kadar defalarca kanıtlamış burak ve drogba olacak. bu durumda burak'tan en iyi yaptığı iş olan defans arkası koşuları ve golcülüğünü konuşturmaktan çok da fazla şey beklemeyerek kendisine haksızlık yapmamış olurken drogba da takımın geri kalanının performansını direk arttıracak olan kritik görevi üstlenecek. hem yerden hem havadan gelen her türlü topu tutma, gerektiğinde dribblingle topu ileri taşıma, duvar olma ve orta saha oyuncularını her an rahatlatabilecek fizik ve teknik üstünlüğünü iyice olgunlaşan oyunuyla olabilecek en mükemmel şekilde yapacak.

    işin en güzel yanı ise bu transferin aslında bir piyango olması. fatih hoca da forvetteki eksiklikten rahatsızdı muhtemelen ama bildiğiniz gibi forvet transferi en riskli transferlerden biridir. hem yüksek maliyete sebep olurken bir yandan da bir o kadar sonucun tahmin edilmesi zordur. ayrıca hiç bir takım devre arasında kolay kolay forvetini bırakmaz, ligdeki iddiası ne olursa olsun, çünkü forvet oyuncusu maçın sonucuna doğrudan etki eder her zaman. o yüzden de bu transfer döneminde o sorunumuzu muhtemelen geçici olarak kenara bırakacak ve yazı bekleyecektik. ta ki drogba'dan haber gelene kadar. kendisinin geçen seneki cl performansını da yakından takip ettikten sonra fiziksel olarak hiç bir şüphem yok, oyun yapımıza mükemmel olarak uyacağına da eminim. galatasaray'ın tanınırlığını, prestijini ve reklam gelirlerini arttırması ise cabası.

    uzunca bir yazı oldu, buraya kadar okuyan arkadaşlarıma da ayrıca teşekkür ederim. sonuç olarak bu transferin tamamlandığına ve drogba'nın uygun bir maliyetle bize çok yararlı olacağına inanıyorum. umarım dilediğimiz gibi olur.
  • 1424
    gelirse para için gelecek oyuncu. şangay'da yaşayan bir arkadaşımın dediğine göre macau'da kumar oynarken bond mekanı basmış. 3 tane herifi dövmüş, bir tanesini komodor ejderine yedirmiş. sonra oturup poker oynamışlar. bond ortaya sağlam para koymuş. drogba da kağıdına bakmış sinek as ve kupa altı var kesin kazanırım demiş. bond'un bahsini görmüş. ancak bond maça yedi ve beşi atınca dörtten sekize sıralı floş yapmış. drogba göte gelmiş. bütün parayı kaybettiği gibi bir de üstüne kumar borcuna girmiş. mr bond demiş ki eğer borcunu ödemezsen seni şangay'ın en yüksek binasının tepesinden atarım demiş. drogba'da kulübün zengin patronlarına güvenmiş. onların arasında da anlaşmazlık çıkıp ortaklık bozulunca soluğu avrupa piyasasında almak istemiş. sağlam para yemek isteyecektir ancak atacağı gollerle şampiyonlar liginde çeyrek final ligde şampiyonluk gösterme ihtimali bir hayli yüksektir. schalke'ye gol atmışlığı vardır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın