gelişinden sonra galatasaray'ın marka değerini arttıran ama kusura bakmayın oyun taktiğinin de içine eden futbolcumuzdu.
6-3-drogba dizilimiyle oynuyorduk maçları. tek taktiğimiz şuydu;
muslera ->
defansa/beklere pas ->
orta sahaya ver ->
drogba'ya şişir ->
top kaybı.
bu senaryoyu görmekten bıkmıştım kendisinin oynadığı zamanlar. tamam katkısı oldu fakat, iddia ediyorum, elmander'in galatasaray'a çok daha fazla katkısı olmuştur.
ayrıca girdiği "ben galatasaray'dan büyüğüm" havalarına hiç değinmiyorum. kadıköy deplasmanında 40 metreden kaleye çektiği serbest vuruşları da gördü bu gözler.
o yüzden gitmesi hem kendisi hem bizim için çok da yerindeydi. tanınırlığımızı arttırdı, şampiyonlar ligi maçlarında tecrübesi ile bize güç kattı ve gitti. bu kadar. ah vah etmeye gerek yok.