• 4
    istedikleri oyuncu ile görüşebilirler. istedikleri şehire uçabilirler. performanslarını yorumlamak için halen sabırlıyım. yedisinde neyse yetmişinde aynısı insan derler ama yine de sabırlıyım.

    neyse konumuza dönelim. beni irite eden konu, sürekli nereye uçtuklarını, kiminle görüştüklerini, ne kadar teklif ettiklerini sağır sultanın dahi biliyor olması. sizler, çalıştığınız şirketlerin her türlü detayını alelade anlatıyor musunuz mesela? ya da her bilgiyi ortamlara meze ettiğinizde, kendinizin ve işinizin ağırlığını taşıyamadığınız düşünülmez mi?

    beyler bayanlar kendinize gelin. galatasaray spor kulübünün üst düzey yöneticileri alaçatı’ya giden beyaz yakalı gibi poz kesiyor sağda solda. o zaman sormak istiyorum? düşüyor mu topçular böyle? philogene’nin menajerinden farkınız kalıyor mu böyle?
  • 162
    kulüpte var olmaması gereken ikili...

    kulüpte değil, birlikte balığa bile gitmemesi gereken, maazallah hamsinin en bol olduğu sezonda hamsi kıranı getirecek ikilidir. galatasaray kulübünün futbol takımını bu ikiliye emanet etmek, tam anlamıyla "ben bu iş bilmiyorum" demektir.

    iki yılın sonunda gelinen noktanın, vizyonun bu olması da ayrı bir olaydır.
  • 104
    hojbjerg transferine bakıyorsun, "oyuncu de zerbi'nin projesine ikna oldu." diyor; doue'ye bakıyorsun, "roma'nın projesi oyuncuyu ikna etti." diyor, şimdi bizim ikiliye bakıyorsun ve neden bu oyuncuları biz ikna edemiyoruz diyorsun? acaba biz transfer görüşmelerinde oyunculara nasıl bir proje anlatıyoruz? ya da onları ikna edici somut argümanlar sunabiliyor muyuz? ibrahim hatipoğlu'nun açıklamalarına dönersek transferi sanki daha çok "teklifi verdik, bekliyoruz" şeklinde sürdürüyoruz gibi geliyor. can sıkıcı bir durum. durumu biraz karikatüre edince edince, akla şu sahne gelmiyor değil:

    https://gss.gs/KDq.mp4
  • 84
    geçen sene transfer dönemi ve erdem timur ile kıyaslanmaları söz konusu olmayan ikili. bir kere geçen yıl harcama limitleri nedeniyle bonservis verecek oyuncu opsiyonlarımız çok sınırlıyken, oynayacağımız ön elemeler nedeniyle şampiyonlar ligine katılma ihtimalimiz zor gözüktüğü için elimiz hayli zayıftı. buna rağmen timur sürece dair sürekli açıklamalar yaparak, birinci ağızdan olanları açıklıyordu. bu sene şu ana kadar yaşanılan prestij kaybını ise asla yaşamadık. hatipoğlu ergün ikilisinin seyahat haberlerini geçiyorum, ben kopenhag, rennes, zenit gibi kulüplerin bizim transfer süreçlerimizi basına duyurduğu, hatta alenen nispet yaptığı bir dönem hatırlamıyorum. geçen yıl bu dönemlere dönersek (20 temmuz 2023) basında çıkan haberler şöyleydi: https://gss.gs/wKY.png

    1 hafta, 10 gün içinde iki oyuncu da resmi imzaları atmıştı.

    tekrar ikilimize dönersek, elden kaçan ilk net oyuncu hojbjerg oldu. mctominay, bissaka gibi isimlerin ise olmayacağını artık herkes biliyor. wendel-doue süreçleri ise olabilecek en kötü şekilde yönetildi ve zora girdi. basına çıkan ve listede olduğu söylenen hiçbir oyuncu ile anlaşılamadı. listede başka kim kaldı bilmiyorum ancak bu durumun panik ve kaosa yol açması oldukça olası gözüküyor.

    edit: yine oğuz aydın sürecinin de berbat şekilde yönetildiğini ekleyelim.
  • 44
    bu yaz kazandıkları mil puanlarla birkaç yıl rahat rahat seyahat edebilecek ikili. dursun abileri ceplerine kulüpten sınırsız kredi kartı ve uçak biletlerini koymuşçasına bütün yazı avrupa gezerek geçirdi adamlar, helal olsun.

    londra'dan, st. petersburg'dan, paris'ten, düsseldorf'tan vs aldığınız hediyelik eşyaları, buzdolabı magnetlerini de kulübe fatura edin, cebinizden para çıkmasın. kulübe fatura etme konusunda takılırsanız dursun abiniz size onu da detaylıca anlatır. ne de olsa epey tecrübeli.
  • 48
    beceriksizlerdir bu çok net.
    burada beceriksizliği sadece transfer bitirememeye indirmeyelim.
    mesela erden timur'un da geçen sezon transfer hataları var değil mi? yaptığı transferler tutmadı diyoruz ve maaşları eleştiriyoruz.
    ama kesinlikle erden timur'a beceriksiz diyemiyoruz, sadece başarısız diyebiliyoruz.
    geçen sezona dönelim ve bakalım transferlerin geç geldiği oldu mu? evet oldu.
    ama hangi oyuncunun kulübü bizimle alay eder gibi transfer pazarlığı yaptı?
    hangi güya anlaştığımız oyuncu, güya evraklarını hazırladığımız oyuncu bizimle dalga geçer gibi süre isteyip başka takımlarla görüştü?
    ben hiç böyle bir olay yaşandığını hatırlamıyorum, almak isteyip alamadığımız oyuncudan bizzat net cevap alıp oyuncuyu bekledik sadece.
    ha böyle bir olay yaşandıysa bile bizim ruhumuz bile duymadı.
    gidip de hiçbir medya çalışanına veya duyumcuya anlaştık haberleri yaptırmadı adam.
    ama bu arkadaşlar hem oyuncuyu alamıyor hem de aldık haberi yaptırıyor, sonra pazarlık yaptığımız takımlar bizimle dalga geçer gibi işler yapıyor.
    ne transfer listemizi gizleyebildiler, ne listedeki anlaştık haberi yaptıkları oyuncuları alabildiler ne de bu süreci sağlıklı yürütebildiler.
    beceriksizlik bu işte, sadece transfer yapamamak değil.
  • 52
    ibrahim hatipoğlu kim bilmiyorum, ancak bu işlerde mahir görünmüyor.

    cenk ergün'ü biliyorum. belhanda transferini hatırlamıyorum ancak feghouli transferini hatırlıyorum.

    yazın başında bi başladık feghouli ha geldi, ha gelecek. adam bir türlü gelmiyor.
    bakıyorsun west ham'da slaven bilic var. adamlar payet'i almış. feghouli'yi şutlamak için yer arıyorlar.

    biz de feghouli beyefendi'nin kulüpten gelecek yıllardaki kontratına karşılık belli maddi beklentisi varmış, onu bekliyormuşuz. feghouli geldiğinde lig ya başlamış ya da başlamaya yakındı...

    bu arada nasıl olduysa feghouli'ye hem inanılmaz bir kontrat verdik, hem de 4 milyon euro'ya yakın bonservis.

    acil olarak taraftarı salak yerine koymaktan, abuk subuk işler yapmaktan vazgeçmeli sevgili kel cenk. hele bir de ndombele üzerinden güzellemesi yapılmıyor mu, tam çıldırmalık.

    hoş bunlarda amaç cenk ergün'ü övmek değil, erdem timur'u yermek o da belli. maicon'un maliyetini unutmadık. eğer böyle ad hominemle yola çıkacaksak, kimse herhangi bir transfer sorumlusu övemez.

    (bkz: sapını yerken kıtır kıtır, köküne gelince me)

    getirsin bakalım cenk bey veya x bey herhangi bir oyuncu. kıyas olarak da karşısına, icardi bir yıllık kiralık, toplamda 750 bin euro ücreti koyuyorum.
    (bkz: ee hadi)

    neyse medyaya düşen isimler wendel ve doue mi? bu oyuncuların kulüpleri de anlamsız artistlik peşinde mi? kibarca bir bay bay.

    ya sizin bizi bu kadar rezil etmeye hakkınız var mı? ikisinden de, bahsedilen kulüplerden de anında soğudum. ellerinde değil bunlar 2. bir gheorghe hagi olsa, gidip tek kuruş artırmam.

    (bkz: galatasaray bir his takımıdır)

    versin bakayım zenit 4 milyondan 5 yıllık kontrat wendel'e...
    versin bakayım rennes 1.2 milyondan 4+1 yıllık kontrat doue'ye...

    sacha boey'e bayern talip olduğunda satmasaydık, 6 ay boyunca nasıl karın ağrısı çekeceğimizi bilmeyenler için, böyle bir durumda, ismi geçen oyuncuların mevcut kulüplerindeki performanslarını izlemeyi şiddetle öneriyorum.

    bir de taraftarımız sanmasın ki, elimizde liste yok, bu isimler son oyuncular. galatasarayın yaklaşık 10 yıldır biriktirdiği, elinde en az 50 bin oyunculuk veri merkezi var. yöneticiler egolarını bir kenara bıraktığı ve sosyal medyadan etkilenmekten vazgeçtiği anda bu liste dediğimiz şey tekrardan yenilenebilir.

    uyanıklığı bırakıp, 'biz bu oyuncuları beceremedik, yeni oyuncu önerin' demeleri yeterli. tabii bunlar iyi niyetli yorumlar. aslında bitmiş iş, sakız gibi uzatılarak cebe bir şeyler mi iniyor gibi kötü niyetli bir yorum da yapılabilir.
  • 119
    utanmazlıkta ve arlanmazlıkta çığır açacak olan tatilciler. 6 ay önce bu takımın sağ beki gitti ve hala yerine oyuncu alınmadı. aynı şey orta saha ve hatta 10 numara için bile geçerli. kimisi diyor ki geçen yıllarda da transferler ağustos’ta yapıldı. arkadaşım bu takım iki yıldır şampiyon oluyor. eksisi ve artısı takımın belli, hocanın istekleri belli, pozisyonlar belli güya para da var. be utanmazlar transferler nerede o zaman. yok nokta atışı yapacağız, 6 aydır ne halt yiyorsunuz siz de bu son 1 ayda nokta atışı yapacaksınız.
  • 105
    2 sezondur başarılı olmamız, galatasaray'ı iliklerine kadar yaşayan, hisseden, tanıyan okan buruk ve erden timur'un vizyonu sayesindeydi. bu kadar iyi oyuncuyu takıma kazandırmamız ve neredeyse sorunsuz yönetmemiz sadece para meselesi değil, plan, program ve hedeflerdi. kendileri sesli dile getirmeseler de galatasaray'ı yaşayan ve takımın potansiyelini bilen bizim gibi taraftarlar hedeflerinin uzun vadede bir şampiyonlar ligi şampiyonluğu olduğundan emindi. gelen oyuncular da erden timur'un ve okan buruk'un gözündeki bu parlamadan, bu enerjiden, bu meydan okumadan etkilenerek bizim kadar taraftar oluyorlar ve takımı benimseyip, sahipleniyorlardı.

    2 yıldır rakiplerin bir türlü anlayamadığı ve çekememezlikleri nedeniyle taklit ettikleri olay da buydu. "nasıl böyle oyuncular gs'ye geliyor da bize gelmiyor? bunlar aşırı para harcıyor. biz de harcayalım, nasıl olsa onlara bir şey olmuyor bize de olmaz" yaklaşımlarıyla anlamsız para harcamaya ve piyasayı yükseltmeye başladılar. anlamadıkları nokta bu vizyon meselesi işte. şampiyonlar ligi hedefiyle ancak dalga geçebilecek çaptaki adamlar, bu yüzden bizi her fırsatta ağızlarından salyalar saça saça kendi yüzeyselliklerine çekmeye çalışıyorlar.

    şimdi fb ve bjk'den etkilenen, ufku dar taraftarımız da aynı şekilde olaya bakıyor transfer döneminin başından beri. en başından beri eleştirdiğim "hojberg, mctominay vs. bu paralara gelir mi, salak mısınız?" tarzı entryler görüyoruz. gelir abicim gelir, siz ortaya güven ve gerçekçi vizyon koyarsanız, adamın hedefleri sizinle uyuşuyorsa, başakşehir'e de gelir.

    işte bizim fenerbahçelileşen ve beşiktaşlılaşan taraftarımız gibi yönetimimiz de 2 yılın başarılarının getirdiği ilüzyona kapıldı ve parayla her şeyi yapabileceklerini düşündüler. erden timur'un yaptıkları değersizleştirilmeye çalışıldı ve sonra da gitmesine neden olundu. bir sonraki aşama okan hoca'nın da yıldırılması ve gitmesi. çünkü biz parayı verir transferi de hallederiz en iyi hocayı da getiririzciler iş başında. önceki icraatlarından bildiğimiz gibi cenk ergün parayla iş çözen bir adam. ibrahim hatipoğlu zaten konuşmalarından anladığımız kadarıyla dar kafalı bir şovenist. ikisinin de makul ve iyi transfer yapması yapamamasından daha şaşırtıcı değil mi?

    eminim ki benim gibi taraftarların hedefi hiçbir zaman gerçekleşmeyecek ve zamanla uzaklaşacağız takımımızdan. potansiyelini bildiğimiz ama zaman zaman içten zaman zaman dıştan gelen etkilerle yıldırılan bu takım, maalesef hafızalarımızda hep yapmak üzere olduğu başarılarla kalacak. nostaljilerimizde de en tepede 2013-2014 sezonu ile beraber 2023-2024 sezonu yer olacak.
  • 6
    galatasaray lisesi mezunu olanın, olmayanı her anlamda kopardığı, parmağında oynattığı ikilidir. biri art niyetlidir ama çok uyanıktir, öbürü yalan yok birincisi kadar art niyetli değildir kulüp mevzusunda( transfer için konuşuyorum yoksa yazdik diğer hususları) ama beceri ve iş bitiriciligi tartışmalıdır.

    bu yaz bunlardan dolayı gereğinden fazla aşırı sıcak geçecek. çok rahatsızlık yaşayacağımızi düşünüyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın