resim
Cenk Ergün
Görev:Futbol Direktörü
Takım:-
Yaş:50
Uyruk:Türkiye
  • 1401
    bu şahıs yaptıklarıyla gösteriyor ki galatasaray futbol takımı'nın sırtındaki bir çıbandır. bu çıbanın büyümesine izin veren herkes, başkanından hocasına, yöneticisinden çalışanına, eksiksiz herkes, bu bencil, vizyonsuz, başarıdan ve aile ortamından uzak şahısa çanak tutmakta ve kendisine yardakçılık yapmaktadır. kötülük karşısında susan dilsiz şeytandır.
  • 1403
    yıllardır galatasaray camiasının içinde olan ve dönem dönem görev almasına rağmen bir türlü benimsenmeyen yöneticimiz. taraftarı 2 transferle kendinize aşık edebilirsiniz fakat elinde yeterli bütçe olmasına rağmen bunu da yapamıyor. yıllardır neden tercih edildiğini bir türlü anlamıyorum.

    gelmez denilen futbolcu getirmedi? uygun maaşla iyi bir yıldız getiremedi? düşük bonservisle iyi bir futbolcu getiremedi? o zaman neden o koltukta oturuyor?
  • 1404
    inanılmaz bir insan.

    düşünün bir kulüpte çalışansınız. futbol direktörüsünüz.

    hop bir haber çıkıyor, 'zaha gidiyor'. iyi diyorsun gitsin.
    hop bir haber çıkıyor, spartak moskova, bir anda 2 oyuncumuza birden talip oluyor.

    allah allah, demekki adamlar hep bizim takımı izliyor. bilmiyorum dünya tarihinde aynı takımdan aynı anda 2 oyuncuya talip olunması gibi bir şey var mı? belki süper elit takımlarda vardır.

    yoksa vasıfsız kelin biri, dünya'da şu an belli branşlardan men edilmiş bir ülkede kapı kapı gezip oyuncu mu pazarlıyor?

    'beyler elimde bunlar var, hangisini alırdınız?'
    sonra adamlar dalga geçer gibi, 20 milyon bol taksitle 2 oyuncumuzu kapatmaya çalışıyor. çok çok ilginç.

    o bitiyor, baktı oralardan bir iş yok, gidiyor stopere dallanıyor. diyor ki 'bana para getir.' neyse menajeri arabistan'dan teklif getiriyor. adamın maaşı, bize önerilen bonservise eşit. sonra oyuncunun da kafası karışıyor.

    bitti mi, bitmedi. medya üzerinden oyuncu yeterince değersizleştirildikten sonra, içeriden de kaptanlıkları alınıyor. kurum içerisinde insanlara baskı yapılıyor.

    bütün bunları da, transferlerde kendi cebine iki üç kuruş daha girsin diye mı yapıyor acaba diye düşünmeden edemiyor insan.

    bu arada kulüpte başka avanelerde çıkıyor. zamanında taraftara oyuncuları linçletmeye çalışan harman lakaplı bir zibidi tekrar ortaya çıkıyor. geçen yıl derbide 'ali koç'u tokatladım'* diye caka satan bir adamın maç biletlerini peşkeş çektiği ortaya çıkıyor. çıkıyor da çıkıyor.

    sonra taraftar gelip, oyunculardan teknik adamdan hesap soruyor. yok öyle bir dünya arkadaşım, sorun olduğunda soruna neden olan kişilerden hesap sorulur. stres atmak isteyenler, oyuncularımızdan ve hocamızdan uzak durmalı.
  • 1406
    galatasaray'ın son 10 yılda başına gelen en kötü şeyler içerisinde zirveye oynar.

    o kadar kötü bir enerji yayıyor ki, olur da bir gün akıllı bir yönetim hamlesi yaparsa o da bir şekilde fiyaskoya evrilecektir.

    sergio, zaha, halil, cica, morutan, dubois, köhn, belki abdülkerim belki ziyech takım yenilik diye bağırırken bu adam ya yeteneksizlikten kavruluyor ve bir halt yapamıyor ya da durumdan zevk alıyor, kasıklarını kaşıya kaşıya izliyor.

    kendisinden nefret eden çok sayıda taraftar var çünkü bunu hak ediyor. layık olduğu sıfatları yazsam sözlükte barınamam.
  • 1412
    yine çok yüksek meblağlı transferler yapmaya başlayan yönetici. anlamıyorum gerçekten galatasaray'ın eski scout ekibine ne oldu. 1 milyon euroya onyekuru getiren, sacha boey, marcao getiren ekip şu an 9 milyonluk jelert'i mi öneriyor?

    arkadaş çok mu zor sert bir orta saha bulmak. bakın 4-5 milyona fransa 2.ligi'ne baksanız tonla orta saha ve güçlü yılmayan bekler bulursunuz. biz gidiyoruz nerede güçsüz koşmayan adam onlara kamyonla para verip getiriyoruz. yanlış anlaşılmasın yeni transferlerin çok kötü olduğunu kastetmiyorum. ama genç dinamik güçlü ucuz maliyetli ya tutarsa dediğimiz oyuncular neden alınmıyor onu anlamıyorum.

    niang ve gomis gibi örnekler var. fransa ligi bizlere uyuyor. git oradan genç koşan basan ucuz bir orta saha al. tutmazsa da çok problem olmaz. ben bıktım artık koskoca galatasaray'ın orta sıra avrupa takımlarına fiziksel olarak ezilmesinden.
  • 1413
    sabri sarıoğlu galatasaray'da ocak 2008'de feldkamp tarafından kadro dışı bırakılmış bir oyuncuydu. hakan, hasan, okan, ümit gibiler araya girerek tekrar takıma dönmesini sağlamışlardı sabri'nin. aynı sabri 2009 yılındaki sami yen'de 5 yediğimiz kocaelispor maçında kapalı tribün tarafından küfürlü tezahürata maruz bırakılmış bir oyuncuydu, 3-4 gün sonra bordeaux maçında son dakikalarda attığı gol kendisini kurtarmıştı. yine aynı sabri'yi külhanbeyi tavırları yüzünden 30 yaşında bu kez ünal aysal kadro dışı bıraktı, "git" dedi takımdan. tek talibi kasımpaşa oldu, kasımpaşa'nın verdiği ücreti beğenmedi ve gitmedi sabri. paf takım ile idmanlara çıkmak pahasına kaldı. yönetim değişikliği, abdurrahim albayrak'ın gelişi derken, takıma döndü. kapıdan kovulduğu takıma, ekim 2014'te zorla bacadan girdi. haziran 2015'te, 31 yaşında o günkü kurla yıllık 1.6 milyon euro'ya karşılık gelen bir tutar karşılığında iki yıllık sözleşme imzalandı. sabri'nin ideal 11'in parçası galatasaray 2008-2011 yılları arasında sırayla 5., 3. ve 8. oldu. eboue gelene kadar sağ beke, nal topladık. yine sabri'nin ideal 11'in parçası olduğu 2015-2016 ve 2016-2017 sezonularında da 6. ve 4. olduk. 2011'de eboue, 2017'de mariano sabri'den formayı alınca, takım şampiyonluklar yaşamaya başladı, ne tesadüf değil mi? 2015-2016 sezonunda, yani sabri'nin kallavi bir sözleşme ile galatasaray'ın bir parçası olduğu sezonda, profesyonel göbekli fotoğrafları internette fazlasıyla mevcuttur. isteyen bulabilir. sabri'nin galatasaray'daki özeti budur. 100 maça da çıksa, 500 maça da çıksa sabri budur. ederi budur. 2016-2017 sezonunda sözleşmesi bittiği için 33 yaşındaki sabri'yi gönderen cenk ergün ise, plaket mlaket olayı hikaye, ben cenk ergün'e sadece teşekkür ederim. 2008'de feldkamp'ın, 2009'da taraftarın, 2014'te ünal aysal'ın yapamadığını gecikmeli de olsa yapabilmiş kendisi. 2017'de galatasaray'dan ayrılan sabri de göztepe ile 2 yıllık sözleşme imzalamış, sezonun ikinci yarısında yedek kulübesine gönderilmiş ve 2017-2018 sezonu sonu sözleşmesi feshedilmiştir. 2000'li yılların başından 2017'ye kadar galatasaray'da bir şekilde kalabilen sabri'nin galatasaray sonrası kariyeri bir sene sürmüş ve sabri 34 yaşında futbolu bırakmak zorunda kalmıştır. ama soran olursa galatasaray camiası sabri'ye terbiyesizlik yapmıştır, mobbing yapmıştır, adamın hakkını yemiştir. yersen. sabri'yi galatasaray'dan gönderen her kim ise, eline sağlık. eleştirilecek değil, alnından öpülecek adamdır.

    gelelim kerem aktürkoğlu'na. kimse kimseyi kandırmasın artık şu sözlükte. kimse kimseyi de salak yerine koymasın. 100% kendi hatası olan pozisyonlarda dahi takım arkadaşlarına bağırıp çağıran, kendisine yönelik en ufak bir söz söylendiğinde el kol yapıp takım arkadaşının üstüne yürüyen bir oyuncudur kerem. kerem'in bu kurtlar vadisi özentisi "racon kesmiyorum kafa kesiyorum" tutumuna saha içerisinde pek çok futbolcumuz cevap vermiyor ama cevap verecek delikanlılığı olan çıktığında da neler olduğunu, kerem'in nasıl süt dökmüş kedi gibi çaresiz kaldığını hepimiz biliyoruz. bakınız marcao. oyun içi eksikliklerini geçtim; saha içerisinde arkadaşlarına sürekli sataşan, kendisine karşı en ufak bir söz veya eleştiri duymak istemeyen, kalmak ve gitmek arasında kararsız kalıp sözleşme ile bağlı olduğu kulübe türlü türlü nazlar yapan oyuncudan kaptan falan olmaz. kerem aktürkoğlu kim, kaptanlık kim? gitmek istedi kerem geçen sezonun sonunda. penaltıdan gol atıp tribüne diklendi, maçtan sonra imza isteyen bir çocuğa bile verdiği cevapta aklınca tribünlere laf soktu, şampiyon olduğumuz gün mutlu olacağına sitemkardı, şampiyonluk kutlamasında bile seçtiği şarkı mesaj kaygılıydı. adamın hayatı mesaj, haklılık ve racon kesme üzerine üstüne. ve gitmek istiyor. kulüp de o'na haklı olarak "git o zaman" dedi. nerede lyon, nerede real sociedad, nerede lazio? hani 20 milyon euro'luk futbolcuydu kerem, eleştirenler haindi? kerem'in gitmek istediği yerleden bir tane teklif bile gelmedi, teklif gelen yere de kerem gitmek istemedi. ne imiş, yönetim gitmesi için zorluyormuş. ne yapması lazım yönetimin, böyle bir futbolcunun alnından mı öpmeleri lazım? beşiktaş maçında oyundan çıkartıldığı için bu adamın sövüp saydığı da ayan beyan ortadadır, kendimizi bir kez daha kandırmayalım. saha içinde arkadaşlarına el-kol yapan adam, soyunma odasında o küfürü formaya bal gibi etmiştir. yemeyelim burada birbirimizi, sevgi pıtırcığı olmayalım. o küfürü eden adamın bırakın kaptanlığı, galatasaray'ın tesislerinin kapısından içeri bir daha girmemesi gerekir ama yok bizde o profesyonellik ve kararlılık. kaptanlık elinden alınmış da, kerem çok üzülmüş. kerem'e mobbing yapılmış, keremciğimizin olmadığı bir galatasaray 30 milyon euro'yu neylesinmiş. galatasaray'ın başına ne geldi ise bu cıvık, bu arabesk evlat kültüründen geldi ama camianın bir kısmı akıllansa da, taraftarın bir kısmı umutsuz vaka. asla akıllanmaz onlar. o yüzden bu kulübün sabri'si, selçuk'u, kerem'i bitmez. galatasaray değil, nazlısaray. kerem'in kaptanlığının alınması kararının arkasında cenk ergün var ise, bir kez daha o'na helal olsun. sabri sarıoğlu konusunda 2017'de nasıl doğrusunu yapmışsa, bugün de kerem konusunda doğrusunu yapmış. akıllı davranmış, rasyonel davranmış; evlatçılık, canımcılık, ciğercilik yapmamış. doğru ancak eksik bir karar vermiş. teşekkür ediyorum kendisine.
  • 1414
    galatasaray'ın futbolcularını üç kuruşa satarken gidip alakasız adamlara çok yüksek bonservisler veriyor. ne jelert 9 milyon euro eder ne de sara 18 milyon. bonuslarını yazmadım çünkü kap ne diyorsa o. lugano bile gitmiş 2 milyon euroya inter'den taş gibi sağ bek almış. iki futbolcuya dünyaları verdik şimdi de limitimiz yok diyoruz. abdurrahim albayrak "sen galatasaray'ın çeki cebinde kafana göre gezemezsin" derken yerden göğe kadar haklıymış.

    mobbing olayları da yeni değil. daha önce de yaptı. kulübe üç kuruş faydası olmayıp kerem gibi bir futbolcuya mobbing uygulayacak, kimse de ses etmeyecek. okan buruk'un bu adamı çoktan kulüpten uzaklaştırması gerekiyordu ama onu yapacak gücü yokmuş. yönetime hiçbir şey yaptıracak gücü yokmuş.

    cenk ergün'ü görevden el çektirecek camiadan birisi çıkarsa kahramandır benim gözümde.
  • 1416
    bu adamın bu kulübe ya da kime bu faydası var da finanse ediyoruz hala anlayamadım. bu kaçıncı skandal? illa taraftar kulübe yürüyüp istifa mı ettirsin zorla. burada çağrım ultraslan grubuna gerekli organizasyon metnini hazırlarsanız bu faydasızı göndermek için yeteri kadar insan olacaktır. bu adam öyle veya böyle bu kulüpten yakın zamanda gönderilmek zorunda, kaçarı yok gidecek.
  • 1418
    sportif direktörümüz. yaz başında iki oyuncu alıcaz 27 milyon euro bonservisle deselerdi bize, sorunlarımızın çoğu çözülür mis gibi takım oluruz derdik. 2 oyuncuya bu para verildi ve çözülen bir problem yok. bunda alınan oyuncuların suçu yok, bence fayda da sağlarlar takıma ama yine her zamanki gibi bu adam yüzünden elimizdeki parayla çok kötü alışveriş yapmış olduk. bunu kaçıncı defa yaşatıyor bize hatırlamıyorum bile.
  • 1421
    daha önce yazdık. yine yazıyoruz. göndermek istediği her futbolcuya mobbing uyguluyor. şimdi de kerem'e aynı şekilde mobbing uyguluyor. çünkü satma becerisi olmadığı için gelen teklife hemen üçe beşe bakmadan futbolcuyu göndermek istiyor. böyle vasıfsız biridir.

    yemeyin. sneijder'e ve geçmişte diğer futbolculara yaptığı gibi kerem'i de yıldırmak istiyor göndermek istiyor. kerem'i yemesine ön ayak olursanız yarın aynısını icardi'ye belki torreira'ya da yapacak. sneijder'e bile yapmış bir adamdan bahsediyoruz.

    bu adamın derhal, ivedilikle kulüpten uzaklaştırılması gerekiyor. ne zaman bir göreve gelse her hafta kulüp ve takım içinde başka skandallarla uğraşıyoruz. son 2 sezondur yaşamadığımız sıkıntıları bu adam geldiğinden beri 2-3 ayda yaşadık. tesadüf mü? bilerek ve isteyerek kulübü karıştırıyor.
  • 1422
    asıl sıkıntı şu. şimdi görevde cenk bey. galatasaray başarılı olsa da başarısız olsa da büyük yükümlükük altına girdi ve bunu sadece 2 transfer ile yaptı. bu transferler sorunları da gidermedi.
    bunun hesabını başarılı olsak dahi verecek mi?
    asla vermeyecek.
    ne oldu burak elmas'a? torrent'in parasını ödedi mi?
    aynı şekilde ceketini alıp gidecek ve biz burada yaşadığımız sinir harbiyle kalacağız.
  • 1423
    buraları okuduğundan ya da yazılanların kendisine iletildiğinden emin olduğum, kıymeti kendinden menkul olan galatasaray'ın futbol direktörüdür. köstebekler, basına sızdırılan sırlar hep onun döneminde ayyuka çıkar. kendisine bir kurban seçer, onu gönderene kadar basındaki kankaları ile türlü türlü haber patlatır.

    elle tutulan, gözle görülen başarısı yoktur. transfer sihirbazı değildir, hizipçidir. her ne hikmetse kendisinin yönetimlerde görev aldığı dönemlerde takım içerisinde huzursuzluk ve kaos zirveye çıkmaktadır. taraftarın gözünde mimlidir, ağzıyla kuş tutsa yaranamaz.

    o zaman ne bu çaba, ne bu ısrar cenk bey? istifa gerçekten de önemli bir hizmettir. ancak sizin gibi bir 'profesyonel', oturduğu koltukta ısrar ediyorsa ve kulüpteki her krizde oklar sizi gösteriyorsa, sizi görevden almak da yönetimin boynunun borcudur.

    ama siz bunu beklemeyin. bu kulübe daha fazla zarar vermeden gidin.
  • 1424
    dursun özbek’in memati’sidir, orhan’ıdır, abdülhey’idir, tefo’sudur. dursun istemezse bir saniye orada durmaz. dolayısıyla bugüne kadar yaptıklarının hepsinden dursun’un bizzat haberi vardır, onayı vardır. sabri iyi bir galatasaraylı olabilir ama çok çok çok kötü futbolcuydu. onu gönderdiyse iyi yapmıştır ama sneijder’i göndermesini hâlâ sindiremiyorum. bugün ise kerem’e mobbing yaptığı iddia ediliyor. eğer kerem’i de yerse sıradaki hedef ne icardi ne torreira’dır. sıradaki hedef bizzat okan buruk’tur. bunu bir kenara yazın: dursun ve cenk kalırsa okan buruk sezon sonunu göremez. okan’ı gönderip torrent tarzı bir kukla bulup bol sıfırlı transferler de kapıda demektir. sonra yine ffp, yine ceza, yine vasat altı futbolcular, yine hüsran belki de en sonunda yine terim. yine 5-10 maç ceza almalar, yine ümit davalalar hasan şaşlar vs. alın size dabbe 1905.
  • 1425
    kerem'den gelecek 13 milyon euroyu alamadı diye delirdi. yapmadığını bırakmıyor çocuğa.

    önce namusumuz olan soyunma odasında yaşananları bire bin katarak gazetecilere servis ettirdi. şimdi ne idüğü belirsiz şekilde kaptanlığını elinden aldı.

    şu an okan buruk ve muslera/icardi'nin basın açıklamaları hariç kerem'i koruyan yok.

    bu çocuk böyle muamele görmeyi hak edecek ne yaptı? gitmek istemiyorsa istemiyor kardeşim rusya'ya. gitmek zorunda mı? zaten sizin gibilerin eline geçmesin 13 milyon euro falan. böylesi daha iyi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın