galatasaraylıyım diye geçinip, evinin önünü
ferrari fuarına çevirip de yıllardır kulübe
3 kuruşluk katkı sağlayamayan oyuncularımızdan biri olsaydı kendisinden "
efsane","
galatasaray tarihine geçecek adam" diye söz edilirdi.. ama adam galatasaraylı değil, bizim gönül verdiğimizi kulübe gönül vermiyor. işin ilginci bu kulübe gönül vermediği halde, kol gibi sözleşmesi olduğu halde, yan gelip yatmıyor, göt göbek bağlamıyor, kendisini sürekli geliştiriyor.. cenk harbiden çok enteresan bir adam. kulüpten iyi ki şutlanmış. yoksa hem takımın, hem taraftarın, hem de yazarların dengesini bozabilirdi.
son iki senede müthiş işler çıkarmış, bize bir çok sevinçler, zaferler yaşatmış, kırılma anlarında attığı kritik üçlüklerle bir çok kez abdi ipekçi tribünlerinde yerlere yapışmamızı sağlamış, galatasaray'dan kazandığının kat kat fazlasını galatasaray'a kazandırmış karakterli ve düzgün insan.
teşekkürler cenk.
not: illa sövecekseniz gidin basketbol şubelerini yöneten, daha doğrusu yönetemeyen değerli yöneticilerimize sövün.