• 437
    (bkz: #2457405)

    efsaneyi tekrar hatirlatalim :) kendisi abisi abd’li sari kafayi** dolandirmaya calismis. ancak sari kafa yer mi? yememis ve uzan’larin depozitosunu soke soke almis ve geri vermemistir.

    olay da soyle olmustur:

    1999 yilinda uzan brothers (cem ve hakan) new york’ta insa edilecek trump world tower’lardan iki daire satin almak icin sozlesme imzalamislardir. bu apartmanlar da insasi 1998’de baslamis, birlesmis milletler binasinin hemen yaninda bulunmakta olan luks dairelerden olusur. tabi sartname geregi de yuzde 25 depozito odemislerdir. ne icin boyle bir ise girdiler, prestij mi salt reklam mi yoksa baska birsey icin mi bilinmez. ancak tam odeme yapilip sozlesmeler imzalanip ev kapama* * safhasinda uzan’lar 11 eylul olaylarini gerekce gostererek biz geri adim attik evi almayacagiz der. tabi yuzde yirmi bes depozitoyu da geri isterler. tabi trump klasik trump’ligini yapar ve al gel al aha burada gel gel der. tabi taraflar mahkemelik olurlar. mahkeme de trump’i hakli bulur ve kardesim sen bu adama bir soz vermissin bu adam daireyi senin icin rezerve etmis, daha sonra gelen teklifleri de senle anlastigi icin reddetmis der ve uzan’lara trump gibi al gel al aha burada demistir.

    hatta bu dava abd’de hukuk fakultelerinde mulkiyet kanunlari depozito haklari kisminda ogretilir.

    davanin tamami buradan okunabilir.

    https://caselaw.findlaw.com/...ivision/1167905.html
  • 438
    büyük dolandırıcı.

    bankaları* aracılığı ile, sözde off-shore* hesaplarda yüksek faiz vaadiyle, binlerce mudinin* parasını yok etmiş, elinde biraz birikmişi olan insanları mağdur etmiştir. hemen hemen tüm paraların kendi cebine gittiği varsayılmaktadır.

    ülkeye katkısı, bu ve benzeri durumlar doğrultusunda ülkede off-shore bankacılık yasaklanmış, bddk kurulmuş ve bankacılık türkiye'nin en sağlam ve güvenilir sistemi haline gelmiştir.

    hala bağlantıları vardır, bazı duyumlar ediniyor olabilir. ama iki artı iki eşittir dört ederi önce kendisi söylese şüphe ile yaklaşırım.

    gerçekten galatasaraylı olabilir ama adının galatasaray ile anılmasından inanılmaz rahatsızım.

    edit: ekleme
  • 439
    tam hatırlamamak ile birlikte sanırım biz de kendisi tarafından mağdur edilenler arasındayız.
    2000-2001 sezonuna uefa şampiyonu olarak girmiştik.
    ilk defa maçları evde izlemeye karar verip teleon aldık.
    fakat sezon devam ederken teleon yayın haklarını kaybetti ve maç yayınları digitürk'e geçti.
    biz de haliyle üyeliği iptal edin o zaman dedik.
    teleon ise "biz size teleon'u sattık, maçları vereceğimizi taahhüt etmedik. teleon hala açık, izleyebilirsiniz" diyerek reddetti.
    bi itiraz, tüketici hakları, mahkeme vs muhabbetleri oldu ama hatırlamıyorum.
    tek hatırladığım, aile büyüklerinin cem uzan'ı her zaman dolandırıcı olarak anar.
  • 442
    banka, sözleşmeler, şirketler yoluyla dolandırıcılık yapmış ve ülkeyi büyük bir zarara sokmuştur.
    bu zarar elbette ki 128 milyar doların yanında devede kulak kalır ama o günlerde mağdurların parasının karşılanmasında halka dayatılan vergiler etkili olmuştu. yani bir nevi tüm türkiye'yi dolandırmıştı.
    ülkedeki malvarlığına el konulmuş ama yurtdışındaki varlıklarına ise dokunulmamıştır çünkü insan hakları mahkemesi bunu reddetmiştir.
    yurtdışına aktardığı paralar, senin benim gibi vatandaşın paralarıydı. halen daha paramızı yemeye devam ediyor. muhtemelen onlarca kuşak yemeye devam edecekler.

    en çok da sosyal medyadaki editlere veya söylenilenlere gülüyorum. shakira'nın türkiye'ye gelip star tv'de şarkı söyleyip dans etmesi ve hemen akabinde star tv'nin sahibi cem uzan'ın görünmesi, ülke önceden böyleydi demeleri...
    https://youtu.be/...aaEif_qWUJ&t=183

    bu arada bu adamın ismini her duyan kişinin ağzından ilk olarak "dolandırıcı" kelimesi çıkar. ülkedeki her kesimden insanın hemfikir olduğu nadir konulardan biridir.*
  • 445
    taraftarlığını sorgulayamam, medya patronu olarak başarılıydı. evet hala onun ismini verdiği kral tv, star tv ve star gazetesi hayatta. onun kurduğu iki büyük gsm operatöründen biri altyapısı yabancılara satılıp ismi değiştirilerek yoluna devam ediyor. jardel olayından dolayı ben de kızgın olsam da yıllarca şampiyonlar ligini izletti bize. lig maçları şifreli olduğu için şl maçlarını dört gözle bekleyen bir doksanlar bebesiyim. bu arada, genç partiyi seçime üç ay kala değil, bir yıl önce kursa belki de iktidar ortağı olacaktı.
  • 446
    gerçek bilanço yerine bilgisayar desteğiyle gerçeğin tam olarak onda bir oranında işlenip kayda geçirilen bir bilançoyu kullanarak dünya dolandırıcılık literatürüne giren, hikayeyi duyan imf'nin "vay anasını bu neymiş" diye ekipler gönderip bıraktığı eseri yerinde incelettiği abimiz.

    kardeşi ile birlikte türkiye'de oldukları son dönemlerde dikkat çeken faaliyetleri imar bankası'nın kayıtlara geçen bilançoları üzerinden yaptıkları bazı hamlelerle holdingleri himayesindeki diğer şirketlerinin cirolarını büyütüp bu şekilde bazı önemli ihalelere talip olmalarıydı. bu konunun çok dillendirilmesi ve bazı ihalelerde denetimlerle bu konunun eşelenmesi üzerine başlayan süreçte ailece holding yönetiminden çekilip yurtdışına çıkmışlardır.

    holdingin ve haliyle bankanın halk tabiriyle sahipsiz kalması üzerine yönetime el koyan tmsf yöneticileri olaya parasını çekmek için şubelerin önünde biriken mudilerin elindeki banka cüzdanları ile devlete sunulan hesap dökümleri arasındaki farkları görünce uyanabilmiş, daha sonradan el koyulan bilgisayarlarda bulunan bilanço yazılımı sayesinde konuya tam hakim olabilmiştir.

    o bakımdan da inovatif bir abimizdir.

    babası mecidiyeköy'deki ali sami yen stadyumu'nun müteahiti idi. galatasaray'ın her zaman tartışma konusu olan gelenekçi ve dışarıya sınırlı açık kongre yapısı olmasa, muhtemelen cem uzan da tarihin bir yerinde galatasaray'ın başkanı olabilirdi.

    neyse ki bugün sadece sosyal medya diye bir şeyin varlığı sebebi ile, galatasaraylı olmasından dolayı yaptığı paylaşımlar üzerinden döndürülen goygoylarla sınırlı ilgi alanımızın içinde olma durumu...

    zamanla uzayan mesafeler misali yıllar geçtikçe kamuoyunda "siyasete girdiği için bileti kesildi" gibi bir algı oluşmuştur. oysa yolun sonunun yaklaştığını sezdiği için siyasete bir gireyim demiştir. ideolojiden ziyade "event" havasına soktuğu mitinglere topladığı kalabalıklar ve ajitatif söylemler üzerinden bir hareket yaratmayı da kısmen başarmıştır. gel gelelim aniden ortaya çıkıp sandıktan aldığı 2 milyondan fazla oy dyp ve mhp'yi baraj altında bırakıp ilk seçimine giren ak parti'ye %35 oy oranıyla %67'lik bir çoğunluğun yolunu açmıştır.

    bu da böyle bir anımızdır...
App Store'dan indirin Google Play'den alın