4801
an itibariyle avrupa'ya veda eden takım. club brugge'un lugano'yu yenmesiyle gruptan çıkma şansları kalmadı.
4802
ellerinde ne lig kaldı ne avrupa. üstelik daha kasım başındayız. galatasaray'a yetişeceğim diyen fenerbahçe gibi korkunç harcamalar yaptı bu takım. ama yarım futbolcu işini abartınca kadro da çöktü, teknik direktör de kalmadı, başkan da kalmadı, herhangi bir hedef de kalmadı. kendini bilmezliğin, aç gözlülüğün, şımarıklığın sonu tam bir facia oldu. peki ne uğruna? hiçbir şey.
gelecek daha da karanlık. beşiktaş'ın ne satacak bir malı var ne de ligden veya avrupa'dan gelecek bir geliri. herkes ahmet nur çebi'nin koçlara yanaşmasının bir tercih olduğunu sanıyor. bu bir tercih değil bir zorunluluk. evet beşiktaş'ın ne bir geliri var, ne para edecek futbolcusu var. ne de para üretecek bir projesi var. aslında elinde bir fulya seba kompleksi var. onu satatabilirler ama kulübün borcu da 6,5 milyar lira küsür. bu borç eritilebilir bir borç değil, faizli bir borç. yok yani kurtaramazlar. ülke şartları da kendilerini aşırı etkiliyor. eskiden yayıncı kuruluş gelirin vardı, bir yabancı futbolcuya verdiğin birkaç milyon euro eski kur farklarında koymazdı. şimdi hepsi koyar, anasını bile ağlatır. şakaydı gerçek oldu. beşiktaş küçük bir kulüp gibi batması muhtemel bir kulüp. ismini bile değiştirebilir normal şartlarda. taraftar takım kurabilir, beşiktaşspor, özçarşıspor olabilirler artık. yönetimiyle taraftarıyla bir yozlaşmışlığın sonucu olarak 120 yıllık çınarın artık sonuna geldik.
yapmaları gereken küçülmek, mesela ligde direkt üçüncülüğe oynamak, altyapıya ağırlık vermek ve oyuncu satmak. zamanında da dedik, 2016-2017 zamanları sizin normaliniz asla olamaz. çok uyaran oldu, bu işin sonu bombok bir yere çıkıyor diye, ama kimse sallamadı. şimdi taraftarıyla yönetimiyle artık adam olma zamanı. isteseler de istemeseler de buna mecburlar. kendilerini fenerbahçe veya galatasaray zannetmesinler. eğer bu gerçeği kabullenmezlerse anadolu'da batan 100 küsür kulübün kaderi kendilerini bekliyor.
4803
hasan arat kanalıyla finansal bağımlılık olarak rahmi koç’a teslim edilmek durumunda olan kulübün takımı.
rahmi koç yıl boyunca nakit akışını isterse, rahat rahat karşılar ve acı reçeteleri de uygulatarak yavaş yavaş reform yaptırıp kulübü bir noktaya getirir. oğlundan daha kontrollü ve akıllıdır.
fakat problem şurada:
koç holding’in boğazına kadar borçlu hem feneri, hem bjk’yi aynı anda ayakta tutması zor. fenerin toplam maliyeti saha dışı faktörlere aktarılanlarla birlikte şu anda yıllık 150 milyon doların çok üstünde. aynı anda 2 batak kulüp koçlar için bile fazla, birinden fedakarlık etmek zorundalar.
tahminim; 1-2 yıl içinde ali koç dışarıdan sınırlı destek vermek suretiyle başkanlıktan çekilecek.
bjk’yi ayağa kaldırmaya çalışacaklar çünkü bjk durumu çok çok daha kötü.
senaryo; fb’nin bu sene şampiyon yapılıp “beceriksiz koç aile bireyi” ayıbını ortadan kaldırmaktı. konu; 10+ yıllık fenerin şampiyonsuzluğunu bitirmek değil, “koç itibarını” kurtarmaktır. o yüzden holding hissedarı ailenin diğer bireyleri bu son 2 yıldaki aktarımları sineye çekip tamam dediler. holding yönetiminden uzak tutalım derken 1 asırdır elde ettikleri ticari itibar bir hayli yara aldı. aynı zamanda inan kıraç ile mevcut holding hisseleri bazındaki hukuki anlaşmazlık da onları yıpratıyor.
bunun dışında, bjk’de, trabzon lobisi gücü ne kadar devredecek konusu da şüpheli.
ne olursa olsun, büyük yapısal değişikliklere gebe kulüp.
4804
konferans liginde club brugge’ün dünyaları kaçırdığı maçta puan alamasa konferans liginde 0 puanı olacak takımdı. gerçekten çok şanslılar. ben agrika kupasını bekliyorum heyecanla.
4805
yayıncı ve beşiktaş genel kurul üyesi hasan arda kaşıkçı'nın frankafon çetesi olduğunu iddia ettiği takım.
normalde böyle iddialara kulak asmam. ancak rosier, ghezzal ve aboubakar başta olmak üzere fransızca bilen oyuncularin tripleri, sakatlık bahaneleri vs. derken durumun ciddi olduğunu düşünüyorum. 37 derece ateşim var diye rosier oynamak istemiyormuş misal.
büyük bir yıkıntı içindeki takım.
4806
son 1 haftada 4 futbolcusunda uyluk sakatlığı görülen takım.
jean onana: uyluk üst adalesinde gerilme ve kanama.
yakup arda kılıç: uyluk arka adalesinde gerilme ve kanama.
milot rashica: uyluk iç adalesinde gerilme ve ödem.
eric bailly: uyluk arka adalesinde gerilme ve kanama.
doktor değilim ve tıbbi bilgim yok denecek kadar az ama belli ki beşiktaş antrenörlerinin ve doktorunun da pek yok, o yüzden ahkam kesebilirim. tıbbi kaynaklara göre uyluk problemlerinin genelde ısınmadan antrenman yapmak veya kasları aşırı zorlamak gibi sebepleri oluyormuş.
hızımı alamadım ve chatgpt'ye de bu konuyu sordum:
siz:
bir futbol takımında uyluk sakatlıklarının sık yaşanması neye işaret eder?
chatgpt:
bir futbol takımında uyluk sakatlıklarının sık yaşanması, çeşitli faktörlere bağlı olarak ortaya çıkabilir. bu faktörler arasında:
antrenman yönetimi: aşırı antrenman yükü, yanlış antrenman teknikleri veya yetersiz dinlenme, uyluk kaslarına ve eklemlerine fazla stres uygulayarak sakatlıklara yol açabilir.
fiziksel hazırlık: futbolcuların yeterli fiziksel hazırlık eksikliği, kas zayıflığı veya dengesizliği gibi faktörler uyluk sakatlıklarına zemin hazırlayabilir.
yetersiz ısınma ve soğuma: doğru ısınma ve soğuma yapılmaması, kasların ani gerilmesine neden olabilir.
oyun tarzı: takımın oyun tarzı, sık sık koşu, ani duruşlar, hızlı dönüşler gibi hareketleri içeriyorsa, bu durum uyluk kaslarına ve eklemlerine fazla baskı yapabilir.
genetik faktörler: bazı oyuncular genetik olarak daha fazla sakatlanma eğiliminde olabilir.
zemin koşulları: oyunun oynandığı zemin, sert veya kaygan bir zemin olabilir ve bu da sakatlık riskini artırabilir.
yaş ve tecrübe: genç oyuncuların büyüme dönemlerinde yaşadıkları hızlı büyüme, kemik ve kas gelişimini etkileyebilir.
fiziksel tıp ve rehabilitasyonun eksikliği: takımın fiziksel tedavi ve rehabilitasyon konusundaki eksiklikleri, oyuncuların sakatlık sonrası doğru bir şekilde iyileşmelerini engelleyebilir.
bir futbol takımında uyluk sakatlıklarının sık yaşanması durumunda, takımın teknik kadrosu, fizyoterapistleri ve kondisyonerleri bu konuda detaylı bir inceleme yaparak uygun önlemleri almalı ve oyuncuların fiziksel hazırlıklarını artırmak için gerekli adımları atmaları önemlidir.
4812
türk futbolunun ilerlemesi için tez zamanda tarihe karışmaları hayırlı olacak kulüp.
4813
bu yazki transfer döneminde tam emin olmamakla birlikte bizden daha fazla para harcayıp kurdukları kadro bu. çebi fena tokatladı bunları zannımca, yoksa kimse o bahtiyara 4.5 milyon euro para vermez.
4816
sen git jimnastik yap bjk, futbol senin neyine. bir de takımmış.
4822
benim hatırladığım tarihinin en kötü sezonunu yaşayan takım. mesela liverpool'dan 8 yedikleri sezon 6 puanla grup sonuncusu olmuşlardı (bunu becermeleri de muhteşem bir olay ya neyse) ve inönü'de son maç porto'yu yenseler gruptan çıkacaklardı. abdullah avcı döneminde de buna benzer bir rezalet var ama o dönem kadrolarında rebic, ox, aboubakar gibi adamlar yoktu. şl'de 0 çektikleri sezon filan derken tarihleri rezilliklerle dolu ama bu sefer kendilerini bile aştılar.
edit: bu arada yanlış anlamayın ''beşiktaş büyüktü ama bu sezon kötü'' durumu yok hep bu standartlarda kötülerdi ama bambaşka bir challenge yaparak çıtayı daha aşağıda bir noktaya çektiler.
4824
ezeli rakibi bursaspor'un yanına doğru giden takım. hem onların da stadı güzel. uludağ muludağ falan.