resim
Barış Alper Yılmaz
Takım:Galatasaray
Mevki:Sol Kanat
Yaş:25
Boy:1.86
Uyruk:Türkiye
  • 10401
    performans vermedigi takdirde isliklanmasi gayet olagan futbolcu.

    eger ki taraftarsak, galatasaray'a yaptigi terbiyesizlik kabul edilemez. performans veremediginde isliklarim.

    eger ki musteriysek, o zaman para verip hizmet satin aliyorum. dogru durust hizmet gormek de benim hakkim yine isliklarim.

    ha eskisi gibi saglam oynar canini disine takar o zaman da alkislarim. ama goklere cikarma falan kusura bakmasin. galatasaray'in maasli herhangi bir oyuncusudur artik.
  • 10402
    bu futbolcumsu şahıs, geçtiğimiz senelerde bundan daha berbat maçlarda bile taraftardan 1 destek görmesi gerekirken 10 destek görüyordu.

    şu an taraftarın 1 gram tahammülü yok kendisine ve taraftar dibine kadar haklı. şark kurnazı menajeri ve ona çanak tutan barış gidip evde kına yaksınlar. koca bir kariyeri mahvettiler. şu saatten sonra paf takımda çürütülse, 1 tane taraftar "niye" demez.
  • 10406
    ailesi fakir, alt yapı eğitimi iyi olmayan ve türk eğitim sisteminin bir ürünü olan herhangi bir insan henüz 24 yaşında iken 10 milyonlarca euro ile sınandıktan sonra on binlerce insanın önünde ıslıklanıyor. patronu odasına çağırdığında bile ayakları titreyen insanlar, sözüm size. siz bu insandan doğru kararı vermesini nasil isteyebiliyorsunuz. ve siz bu çocuktan her üç günde bir nasıl yüksek performans bekleyebiliyorsunuz. sizler çok gaddarsınız. siz türkiye'nin özetisiniz. bu ülkede neden hiçbir zaman sevgi olamayacağının kanıtısınız. tarifi imkansız büyüklükteki bir saçmalıksınız.
  • 10407
    işine geldigi zaman gayet profesyonel olan futbolculara neden taraftar tepki göstermesin? sonuçta taraftar da profesyonelce yaklaşıyor olaya. profesyonel taraftar takımına zarar veren, bilerek koşmayan, bilerek pas atmayan bencil futbolcusunu gayet ıslıklar. nihayetinde para için gitmek isteyen bir futbolcu varsa karşınızda ona verdiğiniz paranın karşılığını almak profesyonelliğin bir gereğidir. ben bilet alacağım beyefendi koşmayacak bir de ıslık çalmayacağım.

    kimse galatasaray taraftarına ders vermesin. özellikle de galatasaray taraftarı olup her haltta taraftarı suçlayanlar lütfen bir kez olsun bir süzgeçten geçirsin. galatasaray taraftarı akildir. öyle bedavadan yangın yapmaz. barış gol kaçırdığı, kötü oynadığı için değil çabalamadığı bilerek pres yapmadığı ve pas atmadığı için ıslıklandı.
  • 10408
    pamuklara sarmamız gereken futbolcu. 2 ayda 2 kere zam aldı ama olsun yine de pamuklara saralım. menajeri olacak o cahil abim dediği adamla koca kulübü tehdit etti ama olsun biz onu pamuklara saralım. hak etmeden istediği zamlı maaşı aldı ama eli belinde gezen yeni gelin gibi oynuyor ama biz onu pamuklara saralım.

    ve sen asgari ücretle çalışan türkiye cumhuriyeti vatandaşı evet evet sen, sen nasıl anlamazsın bu şımarık milyon eurolar kazanan futbolcuyu. sen gaddarsın kardeşim. sevgi nedir bilmezsin sen. euro aşkını nerden bileceksin sen güzel kardeşim, sen euro mu gördün? görmediysen sus saçmalık yapma. ah benim mağdur barış'ım be ne çektin.
  • 10409
    saçma sapan işlere girmeden sureci takip edip, çalışmaya devam etse dün değilse yarın mutlaka istediğini alıp gidecekti. şimdi hem performansı düşse de düşmese de daha çok göze batıyor. yaptığı her hata taraftara batıyor.
    oysa bu taraftar herkese karşı kendisinin arkasında durmuş, fbjklilere yedirmemek için her platformda savunmuştu kendisini.
    yanlış yaptı ve şimdi o yanlışın ceremesini çekecek. 17-18 yaşında çocuk değil bu.
  • 10410
    3 gün içinde her şeyi toparlayabilir. maaşının büyük kısmını toplumun zor gününde dinçer azaphan’ı örnek alarak kullanması, menajeriyle yollarını ayırması, özür metnini kimseye sormadan kendisi samimiyetle ve mahcubiyetle yazması, en son ajax deplasmanını çözüp kadıköy’de omuzlarını parçalayarak bize dönmesi. bunu yapsa her şeyi geri kazanabilir.
  • 10411
    kendisi galatasaray değerlerine ihanet etmiştir , galatasaray’ın geleneklerine hem de yerli bir futbolcu olarak ağır bir darbe vurmuştur.
    galatasaray bir his takımıdır ,galatasaray şımarıkları, kendini beğenmişleri, yalnız kendini düşünenleri sevmez.
    barış alperi topçu yapan hissiyle yürekten oynaması rakiple çarpışmasıydı hiç bir zaman yetenekli bulunduğu için övülmedi ya da sevilmedi.
    hatalar insan içindir yüksek para cezbetmiş olabilir , ailesi yakınları menajeri aklına girmiş olabilir hepsine eyvallah ama antremana çıkmayıp ekran karartıyorsan bazı şeyleri göze almışsın demektir her şeye rağmen hocan,yöneticin ,başkanın hatta taraftarın bile sineye çekti tüm bunları eğer kaldığın yerden devam etseydin sana kimse bir şey demezdi ama sen sakatlanamamak adına ortada ki topa bile ayak uzatmaya tereddüt ediyorsan işte orada dur barış alper yılmaz ıslıklanmak bu ihanetin yanında hiç bir şey değil ciddi manada galatasaray senden gelecek 30-40 milyona muhtaç bir klüp değil , tüm bu değerlere ve geleneğe ihanet etmenin bir bedeli elbette olacak şayet uyanması gereken baştakiler uyanırsa uygulanması gereken tarife sözleşme bitimine kadar u17 ile antremanalara göndermektir ayağını denk alana değin akıllanır mı işte onu zaman gösterir.
  • 10413
    galatasaray ile olan ilişkisini profesyonel bir noktaya kendi elleriyle çekti, taraftarın da performans vermediğinde kendisine profesyonel yaklaşması çok normal.

    bana kalırsa iyi futbolcu, ıslıklanması performansını düşürecektir. galatasaray’ın elindeki bir değer olarak görüp verilen paraların karşılığının alınması gerekir diye düşünüyorum. motive edilmesi de demotive de etmemek gerekir.
  • 10414
    sosyoekonomik düzeyi iyi bir aileden gelmediği için eleştirilemez futbolcu. çünkü izlediğimiz spor polo gibi, badminton gibi nonnik elit oyunlarından birisi ve oyuncuların hepsi de aristokrat ailelerinden geliyor. bu yüzden duruma adapte olması için yardımcı olmalıyız. bu mantığa göre brezilya'nın favelalarından gelen oyuncuları, afrika'nın balta girmeyen ülkelerinden gelen futbolcuların her maç öncesi sırtını sıvazlalamamız gerekiyor sanırım. futbol bir alt sınıf oyunudur. bu tarihte her zaman böyle olmuştur. şimdi futbolcuların milyon euro kazanması bunu değiştirmez. hiçbir aristokrat çocuğunu bu hır gür dolu sporun içine atmaz, atsa bile o çocuk başarılı olmaz. ayrıca menajeri ile bir olup ekran karartan, menajeri galatasaray hakkında ileri geri konuşan bir futbolcu benim nezdimde hakaret olmayan her türlü ıslık, eleştiriyi haketmektedir. burası futbolcuların pışpışlandığı yer değil hakedenin baş üstünde taşındığı hakedenin de o başüstünden alınıp bir kenara bırakıldığı yerdir. futbolcu pışpışlamak isteyen kanatlıları tutabilir.
  • 10415
    kendisi uzerinden yapilan saygi, sevgi, destek edebiyati sikmaya baslamistir. degil 24 insanlar 14 yasinda cok buyuk kararlar alabilecek olgunluga ulasmaktadir. el bebek gul bebek yetistirilme sebebiyle ergenligini ancak 30 yasinda tamamlayan insanlarin 24 yasina gelmis koskoca adam icin, o daha cocuk kararlarini kendi alamiyor demesi normal olabilir ancak bu normal sartlar altinda abesle istigaldir. galatasaray taraftari kendisine kizgindir ve bu kizginliginin sebebi kotu performans vermesi degildir. baris sebebi ne olursa olsun, cok buyuk hata yapmistir, galatasarayi hice saymis, herhangi bir is yerinde yaptiginin sonucu kovulmak olan bu hatalari da daha fazla hata yaparak telafi ettigini sanmistir. ne samimi bir ozur, ne de "kendisini kandiran abilerine" karsi bir yaptirim yapmamistir. bizim yonetimimiz de buna canak tutmus, taraftari baska takim taraftari gibi dusunmustur. burasi hala demokratik bir ulkedir, yuhalayan da alkislayan da kabul gormelidir. kimisi yapilanlari yedirir, umursamaz bunun sonucunda alkis tutar; kimisi de affedemez, kendisine yediremez avazi cikana kadar yuhalar, olay bu kadar basittir.
  • 10417
    sezon başladıktan sonra yaptıklarına bu kadar sinirlenmemizin sebebi hayal kırıklığıdır. bu kadar bağra basılıp sevilen biri bu şekilde saçmalayınca maalesef ihanet gibi hissediliyor. üstelik hiçbir pişmanlık belirtisi de göstermiyor.

    sevinç yumaklarında en tepeye çıkışı, sürekli şortunun tek bacağının yukarı kayması vs her şey çok sempatik görülürken şimdi ne yapsa batıyor, tahammül edilemiyor. bu konuda hala bir sorumluluk duymuyor, suçu taraftara atıyorsa olayı hiç anlamamış demektir. maalesef tam fenerbahçeli hareketleri bunlar.

    oysaki galatasaray bir his takımıdır.
  • 10419
    taraftarla ilişikisi gittikçe toksikleşen oyuncu. takıma döndükten sonra öyle gömüldüğü kadar kötü oynadığını düşünmüyorum. bildiğimiz barış'a göre daha düşük seviyede olduğu ve yaşanan süreçten dolayı diğer oyunculardan daha fazla tepki alıyor. benim düşüncem kendini takımın yıldızı gibi görmesi ve savunma yapmak için eskisi kadar efor sarfetmediği yönünde. barış gidene kadar her maçta ıslıklamak ne bize ne ona bir fayda sağlamaz. böyle yaparak barış'ı daha fazla baskı altına sokuyoruz. son trabzon maçından sonra röportaja çıkması ise olumlu bir gelişme. umarım kendini toparlar ve gidene kadar katkı sağlar.

    medyada barış'ı gömmek için sıraya girenler ise daha fazla para kazanmak için zamanları yetse 10 farklı youtube kanalına çıkıyorlar. sonra para bu kadar önemli değil edebiyatı yapıyorlar. şu an prim yapan barış'ı eleştirmek olduğu için, ona takmış durumdalar. daha önce aynı süreci zaha ve nelsson gibi oyuncularda da yaşadık. takımda kaos olsun da biz izlenme kasalım diyen tipler bunlar. bunların gazına gelen taraftarlar oyuncusunu ıslıklayınca aynı yorumcular bu kez bunun yanlış olduğunu söylüyorlar.

    son olarak 'barış masum, sütten çıkmış ak kaşık' demediğimi belirteyim. okuduğunu anlamadan ölümüne ofsaytlayanlar için ekleme yapmış olayım. benim için önemli olan galatasaray, oyuncular değil. ne barış ne de osimhen veya torreira gibi takımın yıldızları.
  • 10420
    kendisinin sürecinde yanlış yorumlandığını düşündüğüm konular olan futbolcudur. çoğunluk doğru yorumluyor da yine de bazı yorumlar bana bunu düşündürüyor.

    şimdi eldekilere bir bakalım. barış henüz 25 yaşında ve an itibariyle profesyonel kariyerinin yarısında dahi değil. türkiye'de başka hiçbir takımda mümkün olamayacak seviyede kendini geliştirdi, diğer takımlarla oynaması mümkün olmayan seviyelerde şampiyonlar ligi maçları oynuyor ve popülaritesi inanılmaz seviyede. bunların hepsinde kendisinin çalışmasının payı bir ise galatasaray'ın payı ikidir. içeri çevirdiği toplara osimhen değil en nesyri vursaydı geçen seneki oyun katkısını ne kadar yapardı mesela? aksini iddia eden barış gibi keçiören benzeri bir takımdan çıkmış akabinde fb-bjk yapmış ve kendini geliştirmiş bir adet yerli göstersin.

    bu saydıklarım barış'ın geçtiğimiz yaz transfer sezonu başlamadan önceki durumunu ifade ediyor. sezon başındaki (ligin ilk 2 haftası) canavar formunu düşünerek yukarıdaki saydıklarıma ek olarak oyununu bir seviye daha yükselttiği ve şampiyonlar liginde kendini göstererek kulübe iyi paralar kazandıracağını öngörebiliriz. taraftarın barış'tan beklentisi buydu yani.

    peki barış ne yaptı? ne idüğü belirsiz bir teklife atladı (üstelik avrupa'dan falan da değil bayağı leş seviye bir takımdan), menajeriyle birlikte takımın arkasından iş çevirmeye kalktı. kulüp satışına izin vermeyince de siyah ekranlar, antrenmana ve maça çıkmamalar gibi aksiyonlara döndürdü işi. resmen takımı sattı. yahu tüm bu süreci bir baştan sona düşünelim. oyuncunun satışına izin vermemenin karşılığı bu barış'ın yaptıkları olabilir mi? bu hangi akla, mantığa sığar? barış gitmek isteyebilir, zam isteyebilir bunlara hiç sözüm yok ama kulüp de satmıyorum diyebilir. bu da galatasaray olarak bizim en doğal hakkımız. bunun karşılığı eğer maça çıkmamaksa, menajerini insanların damarına basarcasına basında konuşturup insanların sinir uçlarıyla oynamaksa barış efendi de kusura bakmayacak ve kötü oynadığında ıslığı yiyecek. iyi oynamasının akabinde anında zam istediğinde bu yazılı olmayan anlaşmayı kabul etmiş oldu zaten. yukarıda saydığım çakallıkları yapmasaydı eğer kötü oynaması en ufak problem de olmayabilirdi ama biraz kıpırdandığında hemen gideceğim veya zam istiyorum dersen kötü oynadığında da bunun karşılığını alırsın. olay bu kadar basit.

    hem dursun başkan hem okan hoca barış efendinin morali bozulmasın diye sürecin başından beri olabilecek en hassas şekilde davranıyor. takımı satıp maça çıkmadığı anlarda bile taraftardan destek istedi okan hoca. barış bu hareketleri bir avrupa takımında yapsa başına neler gelirdi çok merak ediyorum açıkçası. çok daha kötü tepkileri hak etmesine rağmen sadece iki maç yarım ağız ıslık yedi ki onlarda bile ıslıklayanlar kadar alkışlayanlar da oldu. buna karşılık barış hala mağdur durumdaysa kulübü kapatıp gidelim veya kulübün anahtarını barış'a ve uyanık menajerine bırakalım.
  • 10421
    saha içindeki performansı da, kontrat meselesinden sonra geriye giden futbolcu. evet hücumda hala dikine oynayıp çizgiye inebilen, rakibi fizik gücüyle yıkabilen bir oyuncu, hatta bu sorumluluğu alan ender oyunculardan birisi, fakat bir futbolcuyu sadece top ayağında iken ne yaptığı ile değerlendirirseniz yanılıyorsunuz, barış artık top rakipteyken oldukça pasif, kendi kale çizgisinde görünmeyen ve kaçak dövüşen bir futbolcu. top rakipte iken topun kapılmasını bekliyor, sonra da alıp yardırıyor. tabii bu onu artık oyunun sadece bir tek yönünü oynayan bir oyuncu yapıyor.

    galatasaray futbol takımı büyük başarıların peşinde koşuyor olabilir, fakat bu, bir kulüp duruşunu çiğnemek anlamına gelmemeli. bir oyuncu, 5 gün boyunca, kafasına göre idmana çıkmayıp, bir de kriz yönetiminin teknik direktörü tarafından yönetilmesine mecbur ediyorsa, galatasaray futbol takımında bir daha sahaya çıkmamalı, herkesten açık açık özür dileyip, davranışını sebepleriyle açıklayana kadar. bakın çok netim, bunu osimhen yapsa bile yarın kadro dışı kalmalı. yoksa oyuncuyu, yaptığı şeyin ciddiyeti konusunda eğitemezsiniz, yaptığının çok normal bir şey olduğunu düşünür ve şuna yönelir: hocam, takım arkadaşlarım beni affetti, bu taraftar niye beni ıslıklıyor yahu?
  • 10424
    profesyonel futbolculuk dünyasını asgari ücret alan ve ezilen halk ile bir tutmak akıl tutulmasıdır, yaşanılan gerçekliğin farkında olmamaktır. paralel bir evrende belki tam tersi bir durum vardır ama barışı taraftar ıslıklıyor diye yok profesyonel değilsiniz, şu kadar alıyorsunuz gibi alçaltıcı konuşmalar belli bir kesimin ağzıdır.
    gel gelelim bizler duygularıyla yaşayan canlılarız. hele galatasaray gibi bir takımın kuruluşundan bu güne kadar olan süreçte içinde bulunan saygıdeğer insanlar bile bu his olayına dikkat çekmişken kimse bizden duygusuzluk örneği beklemesin.
    barış alper yılmaz büyük bir hata yapmıştır. olay sadece zam istemek değildir. ben de geçen sene ocak ve şubat aylarında zam istediğim için patron ile 1 ay tartışma yaşadım ve ilişiğimi koparma noktasına geldim.
    en sonunda tartıştık ve dedim ki "kardeş ben kritik bir roldeyim bu yüzden seni yarı yolda bırakamam 15 gün daha çalışayım sen yerime birini bak."
    ertesi gün kendisi benden önce işe gelip bilgisayara oturmuştu. ancak yerime eleman aramaya tenezzül bile etmeden patronca özür diledi. uzun çalışma saati geçiren işçiler bunu anlar.
    yani ben amatör halimle ne patronumu ne de iş yerini zora sokmamak için aldığım kuş kadar maaşa rağmen devam ettim. kestirip atabilirdim. "tamam bilader herkes yoluna" diyerek ceketimi alıp çıkabilirdim ki ben 2012'den beri aynı yerde çalışıyorum.
    yapamadım değil, yapmadım.
    barış'ın böyle bizi yüz üstü bırakacak şekilde cıvıtması beklenmeyecek bir davranıştı.
    adam temmuz da yeni sözleşme imzalamadı mı? ben mi yanlış biliyorum. kim bugün patronuna gidip hacım bana 1 ay önce zam yaptınız ben de kabul ettim ama daha da isterim yoksa ofisimi, bilgisayarımı açmam diyebilir? adamı tefe koyarlar. iş hukukunu bırak iş ahlakı bunu kabul etmez.
    şimdi sen duygularıyla hayatına yön veren adam bunları yapıp sonra hiçbir şey olmamış gibi devam mı edeceksin?
    ilk gün neredeysem yine oradayım. tez vakitte yollanmalıdır.
    bu arada barış gitmesin, ona ihtiyacımız var, şu olur, bu olur diyenlere de bir çift lafım var.
    burası galatasaray, boğulacaksak büyük denizde boğulalım. barış kim ki muhtaç olalım?
    galatasaray avrupa fatihidir, önümüze bakalım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın