• 33
    san antonio spurs'un başlattığı akım üzerinden devam eden takım: "her maç 30 sayi atacak çok büyük yıldızlara ihtiyacınız yok, komple bir takım olursanız da başarılı olabilirsiniz. üstelik bunu da büyük takaslara gerek olmadan, yıldızları bir araya getirmeden de yapabilirsiniz."

    bu yüzden toplama yıldızlara sahip olan itici takımlara inat atlanta gibi, memphis gibi, washington gibi takımların başarılı olmasını ve bu yıldızların bir araya gelip başarı arama sevdasinin bitmesini istiyorum. bu güzel oyunun geleceği için.

    ha bu arada çok önemli bir not: atlanta'nin koçu mike budenholzer tam 17 yıldır (1996-2013 arası) san antonio spurs takımının dolayısıyla gregg popovic'in yardımcı antrenörüydü. nba'de popovic, rick carlisle, tim thibodeau ve brad stevens'tan sonra çok çok başarılı olacak bir koç doğuyor.

    son bir not daha: dün gece seattle seahawks'ın yenilmesinden sonra tam hatırlamıyorum ama "üzülme amerika bir hawks'ınız daha var" şeklinde çok sempatik bir tweet atmışlar.
  • 34
    bu gece 03.00 da pelicanslara karşı efsanevi galibiyet serilerine son verilmesi pek muhtemel olmayan takım. pelicans bir mucize olmazsa o pota altı savunmasıyla ve sakatlıktan yeni çıkmış martısıyla (u: kaşlar lens mi kardeş?) * hawks karşısında varlık gösteremeyecektir. tabiki caroll ve thabo'nun bu maç olmaması sıkıntı çünkü evans'a karşı durabilecek takımdaki iki isim de yok demek bu. yine de %70 hawks'a yakın maç.
  • 36
    nba'deki favori takımım. hikayesi taaa 1997-98 sezonuna kadar uzanır. o zaman hawks'un dikembe mutombo, steve smith, mookie blaylock ve alan henderson gibi oyunculardan oluşan iyi bir kadro yapısı vardı ve sezona 11'de 11 yaparak başlamışlardı. çok güzel iç ve dış saha formalarının olması ve dikembe mutombo'nun muhteşem oyunculuğunun etkisiyle, ben de atlanta'yı tutmaya başladım.

    uzun süredir nba'i takip etmiyordum ama dün "bi bakayım takımlar ne durumda?" derken bir de gördüm ki 50 maçta 41 galibiyet ve yüzde 82 galibiyet yüzdesiyle doğu konferansında açık ara öndeler. ilk defa onları bu kadar yüksekte görüyorum. daha önce gördüğüm en büyük başarıları konferans yarı finali idi. umarım devam ettirirler bu başarıyı.
  • 39
    son yılların en kötü yapılanan takımlarından biri. özellikle bu sezon oynadıkları oyun berbattı, kadrosunun çoğunu evlat olsa eldivenle sevilecek oyuncular oluşturuyordu. kısa vadede gelecekleri hiç parlak değil. üstüne de gidip 1. turdan en doğru yere gitmeye ve iyi eğitilmeye ihtiyacı olan, tavanı baya sağlam ama tabanı baya düşük olan trae young'ı ve kevin huerter'i aldılar. ne kadar renkli oyun karakterine sahip adamlar varsa bu renksiz takıma gitti. ya siz daha normal yapılandırma işini beceremiyorsunuz böyle uçlardaki oyuncuları niye alıyorsunuz? hem oyunculara hem atlanta'ya hem bize yazık. mesela huerter'i atlanta almasa sonraki sıradan seçen minnesota alacaktı takıma cuk oturacaktı. takımın şutör eksikliğine cuk oturacaktı. zaten mevcut kadrosu hazıra yakın bir takım minnesota.

    her ne kadar atlanta hawks'ın twitter hesabı eğlenceliyse takımı da bir o kadar can sıkıcı. bu iki renkli genci de doğru eğitemezseniz nba dünyasının iki eli yakanızda olur. :(
  • 41
    iyice g-league takımına döndüler. spurs kokartlı koç budenholzer'ı da kaybettiler. langırt sistemine bağlayıp seri yakaladıkları dönemde de cavs'i hiç zorlayamayarak beni üzmüşlerdi. gündem olmaları zor, pek cazibeli bir takım da değiller. sessiz sedasız toparlayabilecekler mi göreceğiz.

    ha bir de bir aralar gözlemcileri bizim ege arar'ı takip ediyordu galiba. ya oğlum abd'de elinizi sallasanız özelliksiz, cüsseli kalas uzunlara çarpar. öyle rastgele 10 günlük kontratlarla listenize düşeni deneseniz daha mantıklı*
  • 42
    geçtiğimiz sezon* doğunun en kötü takımı. mike budenholzer gibi iyi ve ideal bir koçları var.

    trae young
    bazemore
    prince
    collins
    dedmon

    gibi genç ve iyi bir beşleri var ve bu beşi kenardan destekleyecek

    vince carter, jeremy lin, alex len gibi oyuncuları var.

    trae young, yeni steph curry olarak lanse ediliyor. hakkında daha fazla bir şey söylemeye gerek yok diye düşünüyorum.

    john collins ve prince, young gibi gelecek vaad eden isimlerden. bazemore da bu seviye için yeterli bir oyuncu ancak gereksiz yüksek bir kontratı var. o kontrattan kurtulup iyi hamleler yaparlarsa bu üç genç oyuncunun yanına ekleyecekleri bir süperstarla şampiyonluk takımı olabilirler.

    dipnot: jeremy lin beklediğim gibi benchten başlarsa, yılın altıncı adamı ödülünü alabilir.
  • 43
    al horford, doc rivers, jason terry, joe johnson, josh smith, lou hudson, mookie blaylock, pete maravich, steve smith... ama en baştaki ikili, bob pettit ve dominique wilkins. aslında daha nice figür var hawks franchise'ıyla farklı dönemlerde bir seviyede özdeşleşmiş olan lakin ilk akla gelenler (en azından entry'i hazırlarken benim ilk aklıma gelenler) bunlar. son sezonlarda (2015 hariç) ve şu sıralar pek popi olduğunu söyleyemeyiz hawks'ın. bitmek bilmeyen takas döngüsü, gelenler ve gidenler (ersan ilyasova da dahil), bir türlü oturtulamayan ilk 5'ler, sürekli değişen formalar falan, ciddi bir istikrarsızlık var atlanta semalarında. lakin bu olumsuzluklar organizasyonun köklü tarihine leke sürdürmez, sürdürmemeli!

    hikayeye dalıyorum hemen.

    tarihinde 1 (1958) şampiyonluk bulunan hawks'ın soy ağacı tee 1946'lara dayanıyor efenim. ilk olarak buffalo bisons adıyla kuruluyor. fakat henüz yıl bitmeden meşhur mu meşhur mississippi nehri taraflarına yol alıyor. bu bölgede üç farklı şehrin birleşiminden oluşan bir lokasyon mevcut, adına "tri-cities" deniyor (moline, illinois'ye bağlı rock island ve iowa'ya bağlı davenport'tan oluşan bir üçlü). organizasyon da ismini "tri-cities hawks (aslında blackhawks)" olarak değiştiriyor.

    blackhawk ne demek?

    bundan yıllar evvel, şu anki birleşik devletler coğrafyasının gerçek sahibi olan kızılderili yerlilerinden üçü tam olarak bu tri-cities denen bölgede konuşlanıyormuş; fox, kickapoo ve sauk yerlileri. 1800'lü yıllarda sauk kabilesinin lideri olan yerlinin lakabı black hawk imiş. bu abimiz zamanında işgalci beyaz amerikalılara karşı yapılan black hawk savaşında (evet, aynı black hawk) bu üç kabilenin ortak lideri olarak yönetmiş savaşı. yani evet, franchise'ın isminde bu kabile liderinden bir esinlenme, tarihe bir bağlılık var.

    black hawk'ı merak edenler için: https://www.britannica.com/...-Sauk-and-Fox-leader

    tri-cities'te 6 sezon boyunca varlığını sürdüren hawks 1951'e gelindiğinde milwaukee'ye taşınıyor. 4 sezon da burada takılan franchise hemen akabinde, 13 sezon boyunca evi olacağı st. louis semalarına doğru uçuşa geçiyor. 1968'e gelindiğindeyse organizasyon artık kalıcı olarak var olacağı atlanta şehrine, ebedi inine merhaba diyor.

    organizasyonun geçmişini kronolojik olarak özetlemek gerekirse:

    1. buffalo bisons (1946)
    2. tri-cities hawks (1956-1951)
    3. milwaukee hawks (1951-1955)
    4. st. louis hawks (1955-1968)
    5. atlanta hawks (1968-...)

    atlanta belki basketbolda son zamanlarda düşüşte olabilir ama dizi sektörüne 10 yıl kadar önce sağlam bir giriş yapmıştı: https://youtu.be/tIbEIaFgPT0

    entariyi avrupa basketboluna bağlayarak bitiriyorum (neden? çünkü ben ❤️ avrupa basketbolu). bir hawks efsanesi olan dominique wilkins, 1995-1996 sezonunda euroleague'de panathinaikos formasını terletmişti. hatta terletmekle kalmadı, bu sezona euroleague şampiyonluğunu ve euroleague final four mvp'si ödülünü de sıkıştırdı. yine bu sezon içinde yunan ligi şampiyonluğunu da kazan(dır)dı pao'ya. bitmedi; ek olarak finallerin mvp'si ve en skorer oyuncusu da oldu. tabii ki dahası da var; yunan all-star'ında da mvp ödülünü kaptı. #saygı

    o zaman daaminik viylkins: https://youtu.be/AS5putGxdcI

    işte şimdi bitti.

    derleme kaynağı: https://seyler.eksisozluk.com/...inin-ilginc-oykuleri
  • 44
    son 1 yıl içinde seyirciye keyif verme ve geleceğe umutla bakma açısından güzel ilerleme kaydettiler. geçtiğimiz sezona kadar(hatta geçtiğimiz sezon da dahil edilebilir) nba'in en kötü ve izlemesi sıkıcı takımlarından biriydiler.

    öncelikle nba'de kadroyu kuran rol olan genel menajerliğe(gm) travis schlenk'i getirdiler. daha önce golden state'de çalışan ve o sistemi örnek alan biri. geçtiğimiz sezon dallas'la trae young - luka doncic + 2019 dallas'ın 1. tur draft hakkı takasını yaptılar. bu takası yapmalarının sebebi kurmak istedikleri sisteme trae young'in daha uygun olduğunu düşünmeleri(oyun tarzı curry'e benzediği için) ve de dallas'ın bu sezonki 1. tur draft hakkının değerli olacağıydı. young sezona berbat başlasa da 2. yarı iyi oynadı ve ışık verdi. yine de hala geliştirmesi gereken yanı çok ama en azından izlerken keyif veren bir stili var. dallas'tan aldıkları draft hakkıyla da bu sezon 10. sıradan cameron reddish'i aldılar. bu senenin çaylakları hakkında hiç bilgim yok ama reddish yıl boyu ilk 5'te seçilmesi beklenen oyunculardandı o yüzden 10. sıraya kadar düşmesi şanslarına oldu diyebiliriz sanırım.

    geçen sezon young'la beraber kevin huerter'i draft etmişlerdi. onunla alakalı daha önce yazmıştım. çok potansiyelli ve sağlam bir oyuncu. oyun tarzı olarak o da klay thompson'a benziyor. ama maalesef yıl boyu sakatlıklarla uğraştı umarım bundan sonra tamamen sağlıklı olur. geçen sezonun çaylaklarını yakından takip etmiştim nba'e gelmeden önce o yüzden öncesinden de bilgim vardı huerter aklında. harika bir seçim olmuştu atlanta için.

    bu sezon new orleans'la gerçekleştirdikleri takas sonucu 4. sıra draft hakkını aldılar. oradan da de'andre hunter'ı seçtiler. hakkında bir bilgim yok.

    young - huerter - reddish - hunter - collins gibi 5 genç oldu ellerinde. yeni sezonda dinamik ve izleyiciye keyif veren bir takım olmaları muhtemel. bu sezon başarı hedefleri yok, yine draftta iyi bir sırayı almayı ve gençleri sisteme alıştırıp geliştirmeyi hedefleyeceklerdir. ama eski atlanta takımlarına nazaran çok daha keyif verecekleri kesin.

    yaptıkları hamlelerin çoğu iyi olsa da kötü hamleler de yaptılar. fakat bunları konuşmaya pek değmez çünkü mesela turner alıp bazemore verdiler. bu kötü bir hamle, bazemore'a daha iyi bir takas yapabilirlerdi ama atlanta'nın kaderini değiştirecek bir durum da değil. tamamen uzun vadeyi düşünen bir takım olduklarından bu tür kısa vadeyi etkileyen şeyleri pas geçiyorum.

    ana çekirdeklerini yukarda saydığım 5 oyuncu oluşturuyor. ek olarak omari spellman ve bembry gibi ucuz genç rol oyuncuları da mevcut. bu 7 oyuncunun yıllık toplam maaşı 25 milyon dolar bile etmiyor. salary cap yıllık 109 milyon dolar. diğer oyuncuların kontratları 1-2 sene içinde bitecek. yani bu temel oyuncuların yanına süperstar hatta süperstarlar alma şansları olacak.

    işin temelini kurma kısmını güzel hallettiler. bu sezon aldıkları çaylakları tanımıyorum ama zaten young - huerter - collins uyumlu, sağlam ve iyi bir çekirdekti. önlerinde zaman da var. acele etmeden doğru hamleler yaparlarsa ve en önemlisi free agenttan doğru süperstar(lar)ı alabilirlerse şampiyonluğun en büyük adaylarından biri olabilirler. bu da en son 1958 yılında(zaten 1 defa şampiyon oldular) şampiyon olan atlanta hawks için büyük bir başarı olur.
  • 45
    kendileri hakkında uzun zamandır bir şeyler karalamak istediğim önümüzdeki yıllar için büyük potansiyel vadeden ve de şahsıma gerçekten çok heyecan veren nba organizasyonu.

    organizasyonun geçen yıla kadar olan yapılanmasını magician arkadaşımız yukarıda güzelce özetlemiş. üstüne 2020 yılında yapılan hamleler, takımın durumu ve gelecekteki yapılması mümkün adımları da kısaca biz ekleyelim.

    2019-2020 sezonuna ara verilene dek 20-47'lik bir galibiyet-mağlubiyet oranı elde edildi. uzaktan epey facia gibi gözüken bu durum toplam kaybedilen 47 maçın 27'sinde farkın sadece 12 sayı ve altında olmasıyla aslında ilginç bir hal alıyor. takımda şu an için göze çarpan en büyük eksiklik oyuncular arasında ki top paylaşımını tam olarak ayarlanamamış olması. biraz daha tecrübe ya da eklenmesi olası sadece bir yıldız oyuncu takviyesi ile bile bu oranların tam tersine dönmesi kuvvetle muhtemel.

    takımın şu anki en dikkat çeken ismi bu sene all-star olarak seçilen 22 yaşındaki oyun kurucu trae young. sezonu 29 sayı ve 9 asist gibi muhteşem bir performansla bitirdi. skor gücünün yanı sıra cidden müthiş bir pas yeteneği ve oyun görüşüne sahip bu arkadaşın ilerleyen yıllarda mvp yarışında da sık sık adının geçeceğini düşünüyorum.

    takımın geri kalan potansiyelli genç çekirdeğinden ikinci yıllarını geçiren sg kevin huerter ve üçüncü yılını geçiren pf john collins ile çaylak sf'ler cam reddish ve de'andre hunter de yine ciddi süreler alarak hem tecrübe kazandılar hem de oyunlarını geliştirme şansı buldular. bu 4 oyuncudan john collins harici olan 3 tanesi kanımca kariyerleri boyunca en azından iyi birer rol oyuncusu olarak takımlarında yüksek süreler alabileceklerdir. collins kardeşimiz ise star ışığına sahip. 21 sayı 10 ribaundluk bir sezon geçirdi. ah bir de sezon başı bulaştığı yasaklı madde kullanımı ile 25 maçlık bir ceza yemeseydi hakkında çok daha olumlu konuşabilirdik ama yine de gençliğine verip bir daha böyle bir hata yapmamasını umuyoruz.

    sezon içinde bu etkileyici genç çekirdeğe bir de clint capela eklemesi yapıldı. şut tehditi olmadığı için modern oyunda biraz demode gibi kalsa da minimum 10 sayı 10 ribaundluk istatistiği ve muhteşem wingspan'i sayesinde ortaya koyduğu blok tehditi ve çekebildiği zorlu ribaundlar ile dört dörtlük bir rol oyuncusu olacaktır.

    mevcut vaziyeti özetledikten sonra yavaş yavaş işin asıl heyecan veren kısmına geliyoruz *. şimdi efendim önümüzdeki yıl itibariyle nba salary cap 115 milyon dolar olarak açıklandı. atlanta'nın önümüzdeki seneki maaş yükü ise sadece 59 milyon. yani rahatlıkla iki tane maksimum kontrat verebilme fırsatına sahipler. bu rakam elde mevcutta bulunan pivot dewayne dedmon'ın olası bir ileri tur draft hakkı karşılığında takaslanması ile 46 m'a da hemen düşebilir. bu noktada şanssızlıkları bu sezon sonu serbest kalacak oyuncular arasında öyle çok da tatmin edici, dişe dokunur bir isim olmaması. takımın şampiyonluğa oynaması için sg ve sf pozisyonlarına üst düzey takviye yapması gerekiyor. bir bakınca bu yaz için o pozisyonlarda en öne çıkan iki isim demar derozan ve gordon hayward. bu arkadaşlarla birlikte belki normal sezonda doğu zirvesi ya da ikincilik falan görülür evet ama play-off'larda konferans finali bile zor görülür diye düşünüyorum. bu kadar yıl sabrettikten sonra bir yıl daha tanking yapılabilir diye düşünüyorum.

    neden mi?

    efendim nedeni şu 2021 free agent yani serbest oyuncu piyasası tek kelimeyle yanıyor. lebron'dan giannis'e, kawhi'den paul george'ye birçok süperstar veya star oyuncu boşa çıkıyor. diğer isimlere bakmak isteyenler için liste aşağıdaki linkte.

    https://www.spotrac.com/nba/free-agents/2021/

    ihtiyaç sg ve sf dedik ama ikna edilse de giannis gelse ne muhteşem olurdu değil mi kawhi ile birlikte * ilk 5'te 3 all-star ama ne all starlar. ve böyle iki oyuncuyu bir araya getirebilecek diğer tek organizasyon da kimsenin gitmek istemediği istese de elinde rj barrett harici pek de işe yarayan bir adam olmayan new york knicks. öte yandan bahsettiğim iki ismin ikna edilememesi durumunda victor oladipo ve paul george isimleri mantıklı ve reel tercihler olacaktır. takımın liderliğinin kademeli olarak george'den young'a geçeceği sağlıklı bir yapı oluşturmak hiç de zor değil.

    young-oladipo-george-collins-capela. organizasyonun şehre taşındığı 1968 senesinden beri ilk şampiyonluğun 2021 senesinde gelme ihtimali hiç de uzak değil. yüzüp yüzüp kuyruğuna geldiler umarım bu fırsatı yüzlerine gözlerine bulaştırmazlar :)

    edit: eklemeyi unutmuşuz; bu arada bu sene çok büyük ihtimalle de draft'te ilk 5'ten bir yıldız adayı seçecekler, önümüzdeki sezon da tanking yaparlarsa bir tane daha böyle oyuncu gelecek. cidden umut vadedici.
  • 46
    bu takası hangi başlığa yazacağımı çok düşündüm en sonunda bence takasın karlı tarafı atlanta’ya yazmaya karar verdim.

    dewayne dedmon karşılığında tony snell ve khyri thomas’ı aldı detroit’ten. dedmon’ın kaybı önemli mi? hayır. 2018-19 sezonunu atlanta’da iyi geçirip daha sonra sacramento’da hiçbir şey yapmamıştı. daha sonra atlanta’ya tekrar döndü ancak hepi topu 10 maça çıkabildi onda da hiçbir şey oynamadı.

    karşılığında alınan tony snell ise aldığı dakikaya oranla gayet yüksek volumeda ve yüksek yüzdede şut sokan bir isim. trae young’ın yeni nesil steph curry olma yolunda yanında ihtiyaç duyacağı iyi bir catch&shooter yani.

    detroit ağırdan alıp yeniden yapılanmaya çalışıyor. yavaş yavaş da cap esnekliği arıyorlar kendilerine. iki takım için de fena takas değil, atlanta için bence çok iyi bir takas.
  • 47
    lloyd pierce yönetiminde yeni sezona girecek potansiyelli ve sürprize açık doğu konferansı takımı.
    milwaukee bucks'ın eline yüzüne bulaştırdığı bogdan bogdanovic takasını free agent'tan alarak tam aradıkları rolü doldurmuş oldular. bunun yanında danilo gallinari'yi 3 sene 63 milyon $'a takıma kattılar. böylece son sezonlarda trae young yokken hücumda tıkanıp kalan takıma, young haricinde 2 tane daha kilit açıcı oyuncu eklemiş oldular. yine guard pozisyonuna 2 yıl 15 milyon $'a taze şampiyon ve playoffta gayet iyi performans veren tecrübeli guard rajon rondo'yu aldılar. bence hücum anlamında istedikleri düzeye çıkacaklardır.
    jeff teague ve dewayne dedmon takımdan ayrıldı.
    geçen sene işin savunma kısmında yaşadıkları sıkıntılar nedeniyle bence çok iyi bir ekleme yaparak 10 milyon $'a kris dunn'ı takıma kattılar.
    her şeyden biraz biraz yapan ve son bir sıçrama yapması beklenen john collins'e sahipler. bence bu sene clint capella ile beraber hawks'ın playoff kovalamasında çok faydalı olacaklardır.
    bence bu sene play-in yarışının en iddialı takımı oldular. ellerindeki salary cap boşluğunu draft pick'i kovalamak yerine potansiyel süperstarının* yanına sağlam eklemeler yaparak harcadılar. bu yatırım sezon içi hedeflerini gayet iyi yansıtıyor. sezon içinde izlemesi keyifli bir takım olacaklardır.
  • 48
    geçtiğimiz sezon takımın en büyük handikabı, trae young dışında hücumda bir şeyler üretebilecek-kendi şutunu yaratabilecek oyuncuları olmamasıydı. özellikle trae young kenardayken takım hiç bir şey üretemiyordu. bu sorunu gidermek için, durduğu yerden skor üretebilen danilo gallinari'yi ve nba'de bile bence elit seviye bir clutch player olan bogdan bogdanovic'i kadroya kattılar.
    üstüne sorunlu savunma için, geçen sezon clint capela'yı almışlardı. buna birde kris dunn'ı eklediler. bogdan'ın da fena bir savunmacı olmadığını düşünürsek, ortalama bir savunma takımı çıkabilir bu kadrodan.
    bence burda tek sorunlu transfer rajon rondo. evet geçen sezon özellikle play-off'larda beklenenin çok üstünde oynadı ama o takımın lebron'un takımı olduğunu ve lebron'un çevresindeki en ümitsiz vakaları bile nasıl, verim alınabilir hale getirdiği ortada. şimdi bu lebron etkisi kalktıktan sonra, umarım takımı baltalayacak bir oyun oynamaya çalışmaz. ancak bence bu kontratı hak etmiyordu ve atlanta'ya bekleneni hiç veremeyecek.
    genel toplamda imkanları doğrultusunda, harika hamleler yaptı atlanta hawks, bu sene doğu konferansında top 5 takımdan* sonra,6. sıra için en büyük adayım kendileridir. tahminim normal sezonu brooklyn nets'in bile üzerinde bitirecekler.
  • 49
    nba’in en potansiyelli takımlarından birisi olmasına rağmen sezona çok kötü girmiş ve olması gereken yerde olamamış takımdı. şurada sezonun ilk yarı değerlendirmesini yaptığım entryde de en büyük hayal kırıklığı yaratan iki takımdan birisi olduğunu yazmıştım. (bkz: #3118676)

    işte o takım koç değişikliğinden sonra bambaşka bir takıma dönüştü ve kazandığı üst üste 8 maçla doğu konferasında 4. sıraya yükselmeyi başardı. bu seride en göze çarpan isim de john collins oldu.
App Store'dan indirin Google Play'den alın