resim
Arda Turan
Görev:Teknik Direktör
Takım:Eyüpspor
Yaş:37
Uyruk:Türkiye
  • 19103
    (bkz: 2 ocak 2021 galatasaray antalyaspor maçı)

    takımdaki en hırslı, en yetenekli ve en yaratıcı oyuncu. feghouli orta sahada oynayacaksa arda oynayabilir. ancak feg ve arda kanatlarda aynı anda oynayacaksa sorun olur.

    kondisyonunu toplamış görünüyor. saracchi’nin kademesini kaç defa kapattı. yetmedi 80. dakikalarda takım 10 kişiyken 60 metreye yakın deparla boffin’e yaptığı bir pres var ki ağzım açık kaldı. bir asistini de belhanda iç etti saçma sapan vurarak.

    gelmesine en muhalif kişilerden biriydim. karakter olarak da hiç sevmem. ancak galatasaray için terinin son damlasına kadar mücadele eden herkese saygı duyarım. kaptanlığının ve 66 numaranın bilincinde arda. maçın da bana göre en iyisi oydu.
  • 19104
    4 mayıs 2018 istanbul başakşehir sivasspor maçında haklı olduğu bir pozisyonda ani bir refleksle aşırı adamlık gösterip 10 maç ceza almıştı. 2 ocak 2021 galatasaray antalyaspor maçında da benzer bir refleksi oldu ama sadece sarı kartla sonuçlandı. dikkatli olmazsa ilerleyen dönemde adamlıkları kırmızı kartlara sebebiyet verebilir. adamlığı birden bırakamasa bile azaltmaya çalışması lazım. aslında adamlığı aniden bırakmak en güzeli de işte olmuyor, bırakmayan bilemez.
  • 19108
    https://twitter.com/.../1346061611140833280

    1-2 övdük tamam ama sürekli arda güzellemesi de olmuyor. aidiyet hissediyor diyebilirsiniz ama bana göre kariyerinin son yıllarına gelmiş birisinin bize şirin gözükmek için yaptığı harekettir bu. geçmişte sneijder'in ayakkabı bağlamasına; "ayakkabı bağlaması bile farklı adamın ya" diyen taraftara döndük.
  • 19110
    antalya maçında gördüğü sarı yüzünden eleştirmeyeceğim oyuncu. televizyon başında adeta bizi frenleyen, sinir uçlarımıza dokunan hakeme karşı hepimiz öfkeliydik. hızlı ataklarımızı kesti, ucuz faullerle oyunu soğuttu vs. hangimiz sakin kaldık ?

    tepkisinde son derece haklıydı. hakeme itiraz etmeye etmeye bu kadar kolay doğranır olduk. her maç ince ince katlediliyoruz. başka takımda olsa kavga dövüş çalınacak penaltılarımız bile incelenmeden es geçiliyor artık. sadece arda’nın değil, taylan’ın emre’nin oğulcan’ın da hakemi baskı altına alması şart.

    çirkeflik yapılsın demiyorum. ancak hakkını aramayana kimse hakkını vermez bu ülkede.

    (bkz: 2 ocak 2021 galatasaray antalyaspor maçı)
  • 19114
    kendisiyle alakalı sıkıntım siyasi kimliği değildir. "galatasaray'ın teklifi komikti" beyanını buna dair mazeretini anlatmasına rağmen sindiremiyorum. sen sebebi ne olursa olsun uluslararası arenada camiayı küçük düşürücü laflar etmeyeceksin. mazereti de açıklamasının vehametini ortadan kaldıramıyor. onun dışında milli takımı sabote etmek, hocasının ayağını kaydırmak, silah patlatmak, babası yaşındaki adamları dövmek gibi galatasaraylı kimliğine yakışmayan hataları var. bir insan hata yapabilir ama ikinci bir şans için samimi şekilde özür dilemelidir. ha bence her özür de ikinci şansı haketmez... hatanın ağırlığı da önemli. ama hadi bunu geçtim, arda'dan hatalarına dair yarım ağızla yapılmış açıklamalar dışında hiç bir özür duyamadık. sadece gidip fatih terim'den özür diledi ki, ikisinin arasındaki kırgınlık esasında galatasaray'ın meselesi değildi.

    ama malesef bizim camianın böyle bir omurgasızlığı var. kendisine yapılan her türlü yanlışa rağmen ne zaman talep edilse tekrar kucak açıyor. o yüzden de kimse bize karşı yanlış yapmaktan çekinmiyor. yapacak bir şey yok. artık bizim topçumuz. iyi oynadığında bu galatasaray'ın hedefine ulaşmasına yarayacak.

    sevmiyorum, kötü günde destekçisi olmam ama başarılı olursa galatasaray'ı alkışlarım.
  • 19116
    atletico madrid'deki ilk dönemlerinde sevdiğim, işini iyi yaptığını düşündüğüm bir futbolcuyken, daha göz önüne çıktığı ikinci dönemi ve sonrasındaki barcelona sürecinde saçmalamaları, referandum sürecindeki gereksiz çabaları ve ekonomi gibi alakasız konulardaki yorumları bir iticilik sağlamıştı. kendisinin hangi siyasi görüşte olduğu ya da yaşam tarzı beni ilgilendirmez ama bu şekildeki çıkışları bir futbolcu için bence gereksiz ve anlamsızdı. sonraki süreçte zaten kendisini bitirdiği bir döneme girdi. milli takım mevzuları, hastane basma vs. derken yok olma noktasına gelmişti ki, bir el öpme, kendisine ikinci bir şans getirdi. hocası bir babalık göstererek kendisine bir şans verdi ve takım içinde bir rol verildi. saha icinde yetenekli ve oyun aklı olan sınırlı oyunculardan birisi. takım içinde kendisini sevdirmiş ve takım içi bütünlüğü sağlamaya çalışıyor. o olmasaydı galatasaray bu sene belki yine şampiyonluk mücadelesi verirdi ama o bu ikinci şansı elde etmese camiasız kalacak ve futbol dünyasında kabul görmeyecekti. bu sezon saha içindeki mücadelesini görüyorum, takdir de ediyorum. kaptanlık mevzusunda ise muslera döndüğünde takımın en kıdemlisi olduğu için pazubandını teslim etmesi gerekiyor.
  • 19117
    siyasi kimliği kendisini bağlar elbette. ama bunu açık acik dile getirmek yerine kendisine saklasaydım keşke. neticede kendisi oy kullanan tc. vatandaş olmakla bir, bir ekonomist değildir. haddimi aşmadan, aşırıya kaçıp haksızlık yapmadan gözümdeki durumunu bir benzetme ile anlatmak istiyorum. geçmişinde yaptıklarıni, yaşadıklarını ve yaşattıklarını takıma katıldı, oyuncumuz oldu diye görmezden gelmek, ağır veya adi suç işlemiş kişinin sırf kravat takıyor diye iyi hal indirimi almasına benzetiyorum. o ayıpları ayan beyan oradadır. yıllarca kendimizle övündük, gurur duyduk galatasaraylilik duruşu, metin oktay ruhu diye. armaya, renklere gönül verdik adanmışliklar için. işin ahlaki boyutunu geçtim, kulüp değerlerini bir çok kez ezip geçecek hal ve hareketlerde bulunmuştur. umarım bu saatten sonra benzer saçmalıklara imza atmadan hayalimizdeki olmasını istediğimiz, kulübün değerlerine yakışır biçimde oynar, yaşar ve futbolu bırakır.
  • 19118
    artık rahat bırakılması gereken futbolcudur.

    bizim taraftarın gömme sevdası da dillere destan. geçmişte kimler ne skandallara karıştı da kimse ses çıkarmadı ört bas etti geçti. tamam biz galatasaraylıyız her şeyi kabullenmeyiz de arkadaş sırf siyasi görüşünü sana ters açıkladı diye 10 sene de aynı muhabbet olmaz yeter artık yahu. yarın çıksa karşı tarafı desteklese bu seferde diğer taraf gömecek, yalaka bilmem ne diye yettiniz yahu.
  • 19120
    yeni dönemin moda tabiri ile, arda turan'in refarandumda evet propagandası yapıp, hayır bastigina yemin edebilirim ama kanıtlayamam. aynı murat boz gibi. barcelonali futbolcular katalanlarin yaptığı refarandumda bir tavir koymuşlardır, hatta arda o gün orda olmak yerine türkiye'ye gelmeyi seçmişti. bununda barcelona içinde hoş karşılanmadığıni yazan bir yazı okumuştum. bir çok ülke de futbolcular siyasi konulara girmez, çünkü o ülkelerde kutuplaşma ve siyasetin hayatın gündemi olduğu bir durum yoktur. hatta en önemlisi, bir gazetecinin oyuncuya bunu sorduğu da yoktur. 2010 refarandumu sırasında söylenen taraf olmayan bertaraf olur sözü sonrası, kim hangi tarafın hoşuna gitmeyen şeyler söylediyse bertaraf olmuştur. evet videosu aslında arda turan'a yapılan bir tuzakti ama bunu göremedi. ridvan'in asıl paslamasi gereken emre belözoğlu olmasına rağmen adı bile geçmedi, aynı tuzağa terim düşmedi, hatta reis sevdalısı olduğu söylenen acun bile düşmedi. arda'nın başına ne geldiyse egosu'nu kontrol edemediği için geldi, o nedenle de çıktığı kariyer ve gönüllerden hızla geri düştü. gönlümü tekrar kazanamaz, ama bu durum hayatını düzene koymasına karşı değil.
  • 19121
    tüm dünyada sporcuların siyasi görüşlerini dile getirilmesi destekleniyor bizde ise tam tersi. gerçi bu arda'nın desteklediği kesim
    ile alakalı. olcan adın o dönem hayır çağrısı yapsa muhtemelen o tepkiyi almayacaktı. arda'da ülkenin %50den fazlasının seçtiği kararı seçti. ben o gün seçmedim mesela. arda ile siyasal olarak aynı eksende olmam mümkün bile değil. ama fikri özgürlüğünü engellemem. çünkü bu benim inandığım değerlere uymuyor.

    başlığında örnek verilen çoğu oyuncunun gayet politik olması ise ayrı konu. özellikle barcelonalı oyuncuların katalanca konuşması, pique'nin referandum dönemi açıklamaları epey yankı bulmuştu.
  • 19122
    kendisinin siyaset üzerinden eleştirilmesini bir noktaya kadar kabul edebilirim. mesela her ne olursa olsun evet çağrısı yapmamalıydı. cumhurbaşkanının bu yönde bir talebi olduğunu dahi düşünmüyorum. söz konusu çağrıyı acun yapmadı, fatih hoca yapmadı. şeytanın başının altından çıkan işlerdi. burak geçenlerde video üzerinden çağrı yapmasından dolayı pişman olduğunu açıkladı, arda'nın da pişman olduğuna eminim aldığı tepkilerden dolayı. ama burak gibi çıkıp da pişmanım video işlerine girmemeliydim de demez.

    diğer bir husus ise arkadaşlar cumhurbaşkanı ile yakınlığı. bu konuda yurt dışından örnekler verilmesini son derece saçma buluyorum. çünkü yurt dışında siyasiler futbolla bizdeki gibi ilgili değil. futbolculara karşı hiç ilgili değil. bizim cumhurbaşkanıımz ise geçmişte futbol oynamış, yada hadi tamam oynamaya çalışmış diyelim. admaın futbola da başarılı futbolcuya da ilgisi var. arda 2010 referandumunda hayırcıydı. akp li falan değildi o dönem. mahallemizin insanıydı, biliyorduk az çok ne olduğunu. ancak sonrasında cumhurbaşkanı arda'ya ilgi göstermeye başladı. bizim kültürümüzde makama saygı esastır. aynı görüşten olmasan dahi makama saygı duyarsın. mesut özil akpli miydi? ama erdoğanla bir poza girdi futbol hayatı tersine döndü. çünkü almanların kültürü ile bizim kültürümüz farklı. neyse konuya dönelim. cumhurbaşkanı arda'ya ilgi gösterince arda bu ilgiye kayıtsız kalmadı. kalamazdı da. bu ülkede bankada milyonları olan ve cumhurbaşkanı ile doğrudan diyalog kurma fırsatı olan hiç bir insan cumhurbaşkanı kendisi ile doğrudan iletişime geçmek istediğinde bu isteğe kayıtsız kalmaz. devletin başındaki adamı karşına almak çok akıllıca bir iş değildir bizim ülkemizde. sonuç olarak cumhurbaşkanı hayranlık ve gurur duyduğu arda ile sıcak ilişkiler kurmak istedi ve kurdu da. yarın başka bir oyuncu ile isterse onunla da kuracaktır. bu konuda hiç bir şüphesi olmasın kimsenin. hiç bir topçu cumhurbaşkanım ben muhalifim sizinle muhatap olmak istemiyorum demez, diyemez. burada siyaset yapanlar aynı durumda olsa onlar da demez.

    bu ülkede bir dönem siyaset yüzünden neredeyse ülkeyi terk edecek noktaya gelen fazıl say'ı cumhurbaşkanı annesi öldüğünde taziye için arayıp zeytin dalı uzatmıştı. fazıl say cumhurbaşkanı beni taziye için aradı, duygularında çok samimiydi diye bir açıklama yaptı. bu ülkenin solu fazıl sayı bile sen nasıl onun taziyesini kabul edersin, akpli mi oldun diye linç etti.

    evet, boş beleş açıklamalar yapmasına, gereksiz konulara girmesine gerek yoktu arda'nın. o da onun hatası. ancak bu işin en başında ne arda akpliydi ne de cumhurbaşkanı ile çok samimi olmak gibi bir derdi vardı. arda sadece kendisine gösterilen ilgiye kayıtsız kalamadı. ilginin makamı nedeniyle kalamazdı da. başka ülkelerden örnekler vermesin kimse. başka ülkelerde ben futbolcuyla ya da basketbolcuyla samimi olmak, birinden milletvekili, birinden federasyon başkanı, birinden cumhurbaşkanı danışmanı, birinden devlet bankasına müdür atamak gibi bir derdi olan siyasetçilere hiç denk gelmedim. bazı şeyleri içinde bulunduğumuz şartlara göre değerlendirmekte fayda var.
  • 19123
    takıma yeniden geldiğinden beri etliye sütlüye karışmayan, topunu oynamaya çalışan galatasaray futbolcusu. buna rağmen siyasi kimlik bik bik diye eleştiriliyor, durduk yere eski defterler açılıyor.

    inanılır gibi değil diyeceğim de bu sözlükte emre belözoğlu'na haksızlık yapılıyor, çok ağır eleştiriliyor diyenleri gördü bu gözler. şaşırmıyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın