resim
Arda Turan
Görev:Teknik Direktör
Takım:Eyüpspor
Yaş:37
Uyruk:Türkiye
  • 6179
    ben 23 yaşındayım, okulumda başarılı oldum, burs kazandım, beni ben yapan ve beni çok seven ailemi, arkadaşlarımı, sevgilimi bırakıp belçika'ya yerleştim.

    o 23 yaşında, futbolunda başarılı oldu, yabancı takımların dikkatını çekti, onu o yapan, onu çok sevdiğini iddia eden ama ilk başarısızlığında küfrü basan taraftarı ve camiayı (üstelik sağlam bir bonservisle) bırakıp ispanya'ya yerleşti.

    kızamıyorum be sözlük. ben internetten link dileniyorum her hafta, onun parası vardır taktırmıştır digiturk'ünü, ama eminim pazar günü 87. dakikada o da havaya zıplayıp duvarları yumrukladı benim gibi.

    ps: farkımız belki ben duvarı yumruklayınca komşularım bana kızdı, adamın komşusu cristiano ronaldo.
  • 6180
    15 yaşındaki çocuktan küfür yiyip ertesi hafta krallar gibi karşılanmasına rağmen, bunu bütün galatasaray taraftarına yükleyip işin kolayına kaçan eski galatasaray futbolcusu. şahsen ben kardeşimi savunmadığım kadar onu savundum elimden geldiğince. ona söverlerken de sinirden gözlerim doldu, onun başını okşayıp severlerken de sevinip gözlerim doldu. yönetimin onu korumamasından kimse bahsetmesin. geçmiş yönetimimiz galatasaray'a ait neye doğru dürüst sahip çıktı ki.

    kendisini artık kör gözlerle ve duymayan kulaklarla savunmaktan vazgeçip, kaçarcasına gidişini sorgulamak gerek. ben öyle yapıyorum şahsen. ve şunu herkes bilsin arda turan kendisini transfer etmeyi askıya alan atletico madrid'e gitmek için can atarken bunu belli etmeyip sanki hala düşünme aşamasındaymış gibi davranıp bütün sorulara kaçamak cevaplar vermiş, sadece gitmesine yakın "fatih hoca olmasa giderdim" diyebilmiştir. atletico madrid aguero'yu satıp kasasını doldurduktan sonra transfer teklifini yenilemiş ve arda hiç düşünmeden kaçarak gitmiştir. ben bunu yapan arda'nın samimiyetini sorgularım artık. ayrıca bu zamansız kaçışı galatasaray'ı transfer sezonunun sonlarına doğru zor durumda bırakmıştır.

    yaşananları tekrar tekrar kaşımanın bir anlamı yok. gitmesi futbol takımımızın yabancı ve yerli futbolcularının bütünleşmesi adına çok hayırlı oldu. en azından ben buna inanıyorum.
  • 6181
    arda ve galatasaray taraftarı arasına girmeye çalıştılar hep.ne yazık ki başardılar bunu da.ama bu konuda arda da tamamen suçsuz değildi,taraftar da...

    ortaya çıkan son röportajı 1-2 ay öncesine ait olmasına rağmen,milli maçlardan önce röportajın piyasaya çıkması bile arda ve galatasaray taraftarının arasını bozmak için nasıl planlar yapıldığının göstergesidir.yine geçen sezon sonuna doğru ortaya çıkan pembe forma meselesi de aynı şekilde;çekildikten çok sonra piyasaya çıkmıştır.gerçi o ters tepmişti ve iyi de olmuştu,arda orada bizim hislerimize de tercüman olmuştu.bir sonraki maçta herkes arda'ya sahip çıkmıştı.arda'nın da kaptanlığa yakışır bir şeyler yapabildiğini görmüştük bu olayda.

    arda da biliyordu basının ne kadar kaypak olduğunu,kimlere çalıştığını...sonra o da gaza geldi.zaten bir avrupa sevdası vardı.athletico diye tutturdu,sonunda da gitti.zamanlaması yanlış olmasa kimse bir şey demeyecekti.elbette ki transfer sezonu başladığında da gitse yine kızacaktık ama bu kadar olmazdı ve bizi zor durumda bırakmazdı.* bizim ondan istediğimiz yeni kadroyla beraber yükselişe geçmesi ve takıma başarı kazandırarak gitmesiydi.keşke öyle olsaydı...
    kendisini koruyacak başkan ve teknik heyet de vardı oysaki.kaptanlık da o kadar yük olmayacaktı arda'ya...

    kaptanlığı hiç kaldıramadı.ayrılışını da kaptanlık süreci hızlandırdı.bu onun suçu değil,adnan polat'ın suçudur.birine kaldıramayacağı ağırlığı yüklersen altında ezilir.hele ki zaten saha içinde gerek orta sahamızın o zamanlar** çok zayıf oluşu,gerekse baros'un sakatlığı* nedeniyle her yere koşturmasına neden olmuştu.üstüne bir de kaptanlık ağır geliyordu.çünkü galatasaray kaptanı olmak zor bir iştir,ciddi bir iştir.saha dışında da her şekilde örnek olmalısın.kaptan olduğu dönemlerde hem de takım iyi giderken liverpool hayranlığını bir kaç yerde dile getirmesi de hem kendisine hem de takıma zarar vermiştir.

    açılışlar,gece hayatı,vs...özel hayat elbette bizi ilgilendirmez ama o oyuncu sakatsa ve iyileşmesi gerekiyorsa evinde dinlenecek,bu beni ilgilendirir.

    şu sıralar kendisinin oyun stilini hiç beğenmiyorum.***gitti diye söylemiyorum,cidden.yazın yaptığımız hazırlık maçlarında da yani henüz arda'nın takımımızda olduğu maçlarda da aynı düşüncedeydim.takımın ritmini bozuyor,çok top eziyordu.aslında gittiğinde çok da büyük eksiklik hissetmedik ama bu şekilde olmasaydı keşke.

    yine de arda bu camianın evladıdır.herkesin yanlışları olabilir.kral dediğimiz hakan şükür bile galatasaray'a yanlış yapmıştır.umarım arda eksiklerini giderir,hem mental hem fiziksel açıdan çok daha iyi bir oyuncu olarak geri döner yuvasına.döner diyorum,çünkü eminim;sonuçta o da bizim gibi galatasaraylı.
  • 6183
    galatasaray kariyerini;

    189 maç,
    44 gol,
    79 asist,
    33 sarı kart,
    2 kırmızı kart,

    ile tamamlamıştır.

    15056 dakika süre alarak, yaklaşık 80 dakika oynama süresi yakalamıştır.
    342 dakikada 1 gol atmıştır.
    198 dakikada 1 asist yapmıştır.
    0,65 maçta ya asist yapmıştır yada gol atmıştır. 2 maçın 1 tanesine skor anlamında etki etmiştir.

    bütün bu istatistikleri 24 yaşına kadar yapmıştır. türk futbolcularının patlama yapacağı yaş döneminde başarmıştır. yani aha bu adam oldu denilecek yaşa kadar.

    bence saygı duyulacak bir kariyer.

    günahıyla sevabıyla gitti, yolu açık olsun.
  • 6184
    takımda kalsaydı yeni orta saha oyuncumuz felipe melo asla bugünkü performansına ulaşamazdı. melonun akıbeti lincoln, elano, g.dos santos, misimovic gibi olurdu. zira saydığım bu oyuncuların türkiye maceralarının hayal kırıklığı ile sonuçlanmasının en büyük sebebi arda turan beyefendinin kişisel egolarıdır. sahada pas atmadığı, kamplarda bazı oyuncuları **yanına çekerek yerli yabancı ayrımları yaptığı günleri unutmadık. iyiki gitmiştir kendisi. son yıllarda takıma en büyük zararı veren kişiydi arda turan.
  • 6190
    kim ne derse desin, gidişinin zamansızlığı bu taraftarı çok üzdü. şimdi yeni takımı vasat durumda, maç alamıyorlar. kendi performansı da takımla orantılı olarak düşük tabii. hal böyle olunca ister istemez eleştiriliyor. ama mantıklı davranmak lazım, arda artık galatasarayımızın futbolcusu değil, bırakalım madrid taraftarı düşünsün, onlar konuşsun arda'yı. gün olur döner yuvasına, basarız bağrımıza, başımızın üstünde yeri var.
  • 6192
    galatasaray'da alt yapıdan yetişen, kaptanlık yapmış eski futbolcumuzdur. giderken takıma hatırı sayılacak bir para kazandırarak gitmiştir. gençtir bazen ne dediğini bilemeyebilir. anlayışlı olmak gerekir. az da gidilmedi çocuğun üstüne. her neyse! allah yolunu açık etsin, ayağını sağlam bastırsın (bu sonuncusu beygirlere de söyleniyor galiba, ama kötü bir niyetim yok; sadece buna uygun deyim bulamadım) yurda dönerse eğer, yine bize gelir.
  • 6194
    takımımızdan ayrılma kararını alma sürecinde gerçekten kafasının çok karışık olduğunu düşünüyorum. bu süreçte bizlerin payı da yadsınamaz. basının gazına gelerek çok yanlışlar da yapmadık değil. gerçekten sarı-kırmızı formanın üzerinde olduğu günleri çok özlüyorum. kafandaki karışık düşüncelerden arınmış olarak tekrar yuvana döneceğine inanıyorum.
  • 6197
    futbol kariyeri boyunca 7 maç üst üste oynamışmı merak ediyorum. adam zora gelemiyor; 3 maç oynasın adalesi yırtılır arda 2 hafta yok, 4 maç oynasın aşil tendonu kopar 1 ay yok, 5 maç oynasın ciğeri nefessiz kalır arda 1 hafta yok.
    kendisinin ciddi bir şekilde istikrar sorunu vardır. buraya yazıyorum, atletico madrid'in son 7 maçını takibe alın, arda mutlaka sakatlanacaktır. son mallorca maçında oynadı, kaldı 6 maç. hadi şaşırt beni arda. gerçi son oynadığın 23 ekim 2011 mallorca maçında da yorgunluğundan dolayı sahadan alındın. görünen o ki şaşırtamayacaksın beni.
  • 6198
    23 ekim 2011 atletico madrid mallorca maçında sahanın en iyisiydi. atletico'da saha içerisinde üstlendiği görev çok sık değişiyor. bazen 10 numara pozisyonunda oynuyor, bazen kanatlarda, bazen ise bir bakmışsın ön libero olmuş. bazen öyle bir pas atıyor ki aha diyorum xavi, bazen ise öyle toplar çalıyor ve mücadele ediyor ki aha diyorum melo. *

    gördüğüm kadarıyla yaptığı işi atletico madrid'de daha bir ciddiye alarak yapıyor ve bu da her geçen gün kendini geliştirmesine olanak sağlıyor. kötü anlamda söylemiyorum elbet, galatasaray'da iken işine aynı ciddiyeti göstermemesinin ya da gösterememesinin çeşitli sebepleri olmuş olabilir. fakat atletico madrid'de gösterdiği performansa bakarak şunu söyleyebilirim ki; artık net bir biçimde kafasında sadece futbol var. zamansız giderek beni biraz üzmüş olsada kesinlikle " arda benim için bitmiştir " diyenlerden biri değilim. galatasaray'a olan sevgisine zerre şüphem yok. ve bu da benim için yeterlidir.
  • 6200
    2006'da güce denge getirecek diye 66 numaralı formayı sırtına geçiren, 2009'da ise bildiğin dark side'a geçen oyuncu. tamam kötü karakter fetişizmi herkeste var, kimse michael corleone'yi iyi bir asker olduğu için değil, o yemek sahnesinde geçirdiği dönüşüm için seviyor. ya da kimse tyler durden'ın acımasızca davranışlarını eleştirmiyor, sistem eleştirisine bakıyor... ama arda'nın dark side'a geçmesi, kötülüğün gizeminden çok, şımarıklığın iğrençliğini hissettiriyor. keşke florya alt yapısına gidip, ufak topçu padawan'ları ışın kılıcından geçirseydi de, bu kokuşmuş görmemişliğe bulaşmasaydı.
App Store'dan indirin Google Play'den alın