2 seneden beri yürüttüğü fenerbahçe başkanlığı makamında şu ana kadar başarısız olmuş kişidir.
bu durum hemen hemen bütün spor medyasındaki çalışanların hem fikir olduğu bir konudur. en büyük rakiplerinin taraftarı olarak 2018-2019 ve 2019-2020 sezonlarında ne yapmış ve en büyük rakibi olan bizim yönetimimiz ne yapmış, olabildiğince objektif olarak kıyaslamaya çalışalım. tabii ki bir galatasaraylı olarak çok fazla objektif olamayız fakat elimizden geldiği kadar deneyelim.
öncelikle mustafa cengiz yönetimi'nin galatasaray sözlükte sürekli başarılı gösterilmesine sebep olan ffp olayına bakalım. ali koç'da aynı mustafa cengiz gibi ffp belasıyla uğraşmış, bizden daha kötü oldukları halde bizden daha az ceza almışlardır. son aldıkları ceza da hediye şeklindedir. yani bizden daha kötü olmalarına rağmen bu konuda bizim yönetimden daha iyilerdir.
sponsorluk konularında ise yine bizden çok daha iyi sözleşmelere imza attılar. tabii ki burada koç ailesinin gücünü görmezden gelemeyiz fakat, iki yönetimi karşılaştırırken hangi aileden geldiğinden bağımsız kulübün kasasına ne kadar sokabiliyor buna bakılması lazım. biz 2019-2020 sezonunda kadın basketbol takımımıza sponsor bulamazken ve bunu ligde yapamayan tek takım olurken fenerbahçe futbol takımı göğüs reklamından aldığı ücret bizim futbol takımımız için aldığımız ücretin neredeyse 2 katıydı. yani bu konuda da bizden daha iyi işler çıkarmış. kulübe sıcak para sokma işinde de gayet özverili çalışmış.
yani neredeyse bizden 3-4 kat daha kötü maddi durumları olmasına rağmen bu iki senede bu durum hiç fark edilmemiş. iki takımda aynı düzeyde zorlukla karşılaşmış.
transferlere geldiğimiz zaman 2018-2019 sezonunda josef'i 12'ye, guliano'yu 10'a ve fernandao'yu 2,5 a satmışlardır. bizi şampiyon yapmış ve o sezona kadar en çok gol atan yabancı oyuncu unvanını almış gomis'i bu oyuncuların gittiği coğrafi bölgeye 6'ya satmışız. ücretinden bağımsız, ligler başladıktan sonra satılmış olması da, satma işleminde ne kadar planlı olduğumuzun göstergesi.
2018-2019 sezonunda şampiyonlar liginde oynayacak galatasaray'ın forvet hattında sadece eren derdiyok bulunurken, düşme mücadelesi veren fenerbahçe'nin ileri hattında slimani,soldado,frey ve forvette oynayabilen ayew vardı. ayrıca bu dönemde ileriye dönük satabilecekleri ferdi kadıoğlu'nu da kadroya kattılar.
yine 2019 2020 sezonu transfer döneminde eljif elmas'ı 16 milyon euroya sattılar. bizim oyuncu satamamamızda bizi etkileyen yabancı sınırı, ffp, rakiplerin durumumuzu bilmesi ve bu yüzden oyuncuyu almamaları durumu yine fenerbahçe'de işlemedi. adamlar düşmeye oynadıkları takımdan 16 milyonluk satış yapabildiler. biz ise 10 ya da 13
* milyona aldığımız ve yaz transfer döneminde satarak parasını kullanırız dediğimiz oyuncuyu satamadık. sezon başlangıcında o satmaya çalıştığımız oyuncu diagne, tek forvetimizdi. transfer sezonunun son günü kamp yapmamış 4 tane oyuncuyu kadromuza kattık. ali koç ise fatih hoca'nın da çok istediği vedat muriqi ile sezon başında anlaşmıştı. yani sezona yine bizden daha hazır girdiler.
ali koç, özellikle 2019-2020 sezonunda kaybettikleri her puandan sonra medyada sürekli konuşarak kaybettikleri puanları tff'ye ve hakemlere bağlamış, kural hatası olmadığı her kanalda açıklanmış pozisyonları kural hatasıymış gibi göstermiş ve özellikle luiz gustavo ve serdar aziz'in haftalarca kollanmasını sağlamıştır. bu tabii ki yapılması etik ve hoş bir şey değildir fakat yaptıkları algı ile, 2018-2019 sezonunu biz hakemlerle kazanırken, kendilerinin 2019 -2020 sezonunu kaybetme sebeplerini hakemler ve tff'ye bağlamışlardır. bize 2018-2019 sezonunda yapılanların yarısı 2019-2020 sezonunda fenerbahçe'ye yapılmamıştır fakat medya yönetimi sayesinde şuan herhangi bir futbol seyircisine sorsalar bu fenerbahçe'nin yaptığı algı doğrultusunda konuşacaktır. zaten bunu ekşi sözlükte ve diğer sosyal medyalarda görebiliyoruz.
ali koç yönetimi kimsenin açık açık düşmanlık beslemesine ve hakkında kötü konuşmasına izin vermemiştir. sonuna kadar haksız oldukları 3 temmuz olayları hakkında bile hiç bir takım ve yöneticisine söz söyletmemiş ve bu çirkinliği örtmüşlerdir. bizim yöneticilerimiz ise semih özsoy'un bilerek ve isteyerek takımımıza fetöcü demesine, takımımız teknik direktörüne sokak kabadayısı demelerine bile ses çıkaramamışlardır. bizim maçlardan sonra ortalığı bir birine katan kulüp başkanlarına plaket vererek teşekkür etmişlerdir.
burada mustafa cengiz yönetimi övülürken kullanılan bir söz de menajerlerin oyuncağı olmadığı konusu. ama tff'nin yaptığı açıklamada menajerlere en fazla para veren takım biziz. yani bu konuda da rakibimiz bizden daha iyi maalesef.
bu yazdıklarımıza ve genel olarak yapılanlara bakarsak ali koç'un en büyük hatasının bir fatih terim bulamaması olduğu gözüküyor.
bunu yine şuradan anlayabiliriz. galatasaray maç kaybettiği zaman burası hariç diğer sosyal mecralarda, tek konuşulan ve eleştirilen kişi fatih terim oluyor. fakat fenerbahçe maç kaybettiği zaman en fazla eleştirilen ali koç oluyor. ali koç'un bulduğu hiç bir teknik direktör, futbol takımını koordine edebilecek, her şeyi üstlenebilecek cesaret ve güçte değildi. yani aradaki tampon bölgeyi oluşturamadı. zaten eleştirilen teknik adamları ile de çok kısa sürede yollar ayrıldı.
aynı zamanda diğer sosyal medyalarda galatasaray taraftarı hariç, mustafa cengiz yönetimine saldıran ya da gitmesini isteyen bir kısım da yok. çünkü kimsenin tavuğuna kışt demiyorlar. ali koç ve fatih terim konusunda durum tam tersi.
edit: bu yazıdan sonra aşağıdaki yapılan yorumlara binaen açıklama yapma zorunluluğu hissettim.
1. bu yazı bir ali koç güzellemesi değildir. burada ali koç'un başarılı olduğu da yazmamaktadır. sadece mustafa cengiz yönetimi'nin çok fazla övüldüğü ffp ve sponsorluklar ile ilgili kıyaslama yapılmıştır ve bunlar somut verilerdir. fenerbahçe ffp'den 10 sene ceza aldı da benim mi haberim yok.
2. si bu yazı da ali koç başarılıdır da denmemektedir. hatta fatih terim'ini bulamadı büyük bir eleştiridir. burada fatih terim'den kasıt fatih terim'in galatasaray'da galatasaray'da yaptığı futbolla alakalı her şey. adam iki senede doğru düzgün teknik direktör getiremedi. bu çok büyük bir rezalettir ve başarısızlıktır.
3. ali koç ile mustafa cengiz'in eğitimleri ya da maddi durumları kıyaslanmamıştır. ya da kültürel bilgileri, sosyolojik tespitlerine de değinilmemiştir. ayrıca şunu içtenlikle söyleyebilirim ki, kişilik ve insanlık olarak mustafa cengiz sevdiğim bir kişidir. hastalıktan döndükten sonra fotoğraflarına bakamadım, içim gerçekten çok acıdı. ali koç için ise içimde bir sevgi barındırmamaktayım.
4. bu yazı ve diğer eleştiri yazıları kişilere karşı nefret yazısı değildir.
5. bu kadar kötü yönetici olan ali koç bile takımını savunduğunu ama bizim yöneticilerin hiç oralı olmadığını açıklamaktadır.
6. bu yazı yüzünden kişiliğe hakarete varacak kadar cevap yazanların üslubuna dikkat etmesini ve sözlük kurallarına uymasını tavsiye ederim. burası forum değil sözlük ve sadece okuma yazma öğrenerek yazı yazılıyor diye eleştirenlerin sözlük nedir araştırması gerekir.
saygılarımla.