alex telles

	Alex Nicolao Telles
	Takım	:	Botafogo
	Mevki	:	Sol Bek
	Yaş	:	32
	Boy	:	1.81
	Uyruk	:	Brezilya

• 2676

  italya federasyonu kendi milli takımlarında oynaması için girişimde bulunmuş haberleri var.
  
  http://www.football-italia.net/...sk-after-alex-telles
• 2677

  https://gss.gs/JAK.jpg
  
  kim ne derse desin delikanlı bir kardeşimiz.
• 2678

  kesinlikle iyi bir sol bekti. ben kendisini çok severdim. müthiş eforlu oynardı. 3-5-2'nin sol kanadını bile götürebilecek kadar enerjikti. handikaplı yönleri de vardı tabi. orta açmayı bir türlü başaramıyordu. ikincisi de savunma yönü zayıftı. şimdi carole'e bakıyorum da adam komple oyuncu. hücum da yapıyor savunmada. telles konusunda sevindirici bir nokta da adamdan zarar etmedik. bizim tarihimizde azdır böyle zarar etmediğimiz adam. yolu açık olsun. porto bu adamı ne yapıp eder; üç dört seneye çok büyük paralara chelsea, psg gibi zengin kulüplerden birine satar.
• 2679

  https://www.instagram.com/p/BNvAV_dDzpj/
  
  anı yaşıyor :(
  
  https://encrypted-tbn2.gstatic.com/...HGmi-FFg3nMidWtvUYMA
• 2680

  bir brezilyalı futbolcu için fazla panik halde oynayan bir oyuncudur. sürati ve ileri gitme içgüdüsü bir bek için etkileyeci olsa da, denge ve koordinasyonsuzluğu savunmada ve ani çıkışlarda başa bela olabilir. bir sezonda maça damga vuran 3-5 maçını sayabilirsiniz bu tip oyuncuların lakin totale vurduğunuzda büyük lig maratonu bittiğinde performans anlamında kafanızda hep acaba soruları olur. kısaca gitse aranır, kalsa tartışılır.
• 2681

  arkasından neden bu kadar ağlandığını anlamıyorum. galatasaray formasıyla 1,5 sezonda 2 gol 3 asisti var. o beğenilmeyen carole'ün de 1,5 sezonda 1 gol 3 asisti var. fiyat/performans olarak carole'ün yarısı etmiyor.
  
  ekleme:
  
  bir sol bekin asli görevi olan defansif meziyetler konusunda bir karşılaştırma yaparsak çok daha üzücü olur kanaatindeyim. zira telles'in işin defans kısmıyla pek ilgisi yoktu. dokunmadan düşengiller familyasındandı kendisi. hani "hücumcu sol bek" dendiği için elbette skora etkisi karşılaştırılacak. misal burada carole gömülüp caner erkin için dualar edilirken hep 3 sezonda attığı gol ve yaptığı asist sayılarından bahsediliyordu.
• 2682

  vay arkadaş, bir sol bekin performans kriteri gole direkt katkısı olmuş. şimdi anladım neden maçlarda spikerlerin gole en uzak futbolcuların bile gol istatistik bilgilerini verdiklerini, kitle buymuş meğerse.
• 2683

  savunması, ikili mücadeleleri rezaletti bu arkadaşın. muslera'nın kahramanlaştığı her pozisyonda bunun fahiş bir hatası olurdu. o zamanlar geriden çok iyi oyun kurup hücumda çok etkili olduğu iddia ediliyordu.(u: tt arenadaki chelsea ve akhisar maçları dışında hücumda da bir numarasını göremedik) şimdi 2 senedir izlemiyoruz diye iyi defans yaptığı mı iddia edilecek?
• 2684

  takımımızda kalmasını çok istediğimi, atak yönü kademesinden daha iyi olmasına rağmen hızı ve çevikliği ile sol bekte ayrı esen brezilyalı aslan parçamızdı.
  
  carole iyi hoş ama telles in yeri hem ayrıydı hem de sabredilemedi.
  
  edit: badem gözlüyü porto almıştı ve bu porto'nun nasıl bir transfer mantığı olduğunu herkes biliyor sanırım..
  
  https://www.youtube.com/watch?v=zeyGH8iGzlQ
  
  https://www.youtube.com/watch?v=lSQxQidYpWM
• 2685

  kanadı en az carole kadar koridor olan futbolcumuzdu.
• 2686

  (bkz: öldükten sonra badem gözlü olanlardan)
• 2687

  (bkz: galatasaray taraftarının badem göz sevgisi)
• 2688

  kendisinin tek olumlu yanı roberto carlos gibi bir sol bek ile aynı ülke vatandaşı olmasıdır.
• 2689

  onu bunu bilmem de porto'da her maç 90 dakika oynuyor mu oynuyor, as takımda mı as takımda. ligde 2 maçta oynamamış, onun da zaten birisi ilk hafta çift sarı kartla atılmasından dolayı.
  
  lig kupasında bile oynuyor la, daha dün moreirense-porto lig kupası grup maçında oynamış: http://www.record.xl.pt/...porto-em-direto.html
• 2690

  porto'dan 20m veya üstüne satilinca ah ulan diyeceğimiz aysal'ın kazıklarindan (!) biri.
• 2691

  ihtiyacı olan çıkışı yakalarsa ki sadece bir adım var bu çıkışa a sınıfı takımlarda oynayabilecek bir futbolcu. bize en azından zarar ettirmedi, denedik olmadı, oynadığı maçlarda sırıtmadı, tam tersi maça damga vurabilecek performanslar gösterdi zaman zaman.
• 2692

  madem kötü, berbat sol bekti porto' dan neden oynuyor dediğimizde bazı arkadaşlar porto' yu küçümsemeye kalktılar. o porto şampiyonlar liginde yoluna devam ediyor, sen nerdesin? adam şampiyonlar ligi takımında sol bek olabiliyor ama türkiye liginde olamayacaktı öyle mi?
  
  sistemin yok, kaliten yok, kondisyonun yok, disiplinin yok sürekli bireysel olarak oyunculara yükleniyoruz.
• 2693

  süper lig için fazlasıyla yeterli bir bekti ve üstüne koymaya devam ediyordu. bizdeki son maçlarında savunma ve orta açma konusunda kendinde net bi ilerleme vardı. erken sattığımızı düşünüyorum.
• 2694

  bizim ligimizde gelişemeyeceği belli olan oyuncuydu. nice örnekler var bu konuda, sonuncusu ise bruma, adam kiralık gittiği takımda az oynasa bile gelişiyor, bize gelip oynamaya başladıkça geriye gidiyor. yönetimin bu olaylardan ders çıkarması gerekli. ya gelişimini tamamlamış oyuncu alacağız yada genç oyuncuları gelişebilecekleri liglere kiraya vereceğiz. scout sistemi istediği kadar genç yetenek bulsun, adama gram birşey katamayınca ne anlamı oluyor.
• 2695

  solak olduğundan şüphelendiğim, her ikili mücadalede yerde kalan, klube para kazandırmış, carole'e tercih etmeyeceğim doğru zamanda ayrılmış portolu sol bek.
• 2696

  galatasaray'da oynadığı süre içerisinde yaptığı isabetli orta sayısı bir elin parmaklarını geçmeyen futbolcu. ahım şahım bir performansı da yoktu. porto'da kendini geliştirip daha iyi bir takımda oynaması bizdeki performansını muhteşem yapmaz. (bkz: kör ölür badem gözlü olur)
• 2697

  daha gelir gelmez hakkında nedensizce "defans yapmayı bilmiyor" diye bir söylem gelişti. bir maçta her futbolcunun yaptığı kadar hatayı yapınca "aha işte defans bilmiyor bu" diye, yapıştırılan etiket üzerine uyduruldu. eğer üzerinde bu etiket olmadan maçları izlense bu adamın takım için ne kadar faydalı olduğu görülebilirdi.
  
  zıpkın gibi bir sol bekti çünkü tek hamleli değildi. kaçırdığı adamın peşinden koşup topu alma imkanı vardı. hücumda ise fazladan bir hücum oyuncusu gibi opsiyon olabiliyordu. çalımı, pası, beğenilmese de ortası, hatta şutu vardı. bu nedenle rakip defansın kontrol etmesi, engellemesi gereken birden fazla durum ortaya çıkıyordu. böylece telles bizzat asist yapmasa bile rakip defansın dengesini bozabiliyorduk. galatasaray gibi oyunu rakip yarı alana yıkmak isteyen büyük bir takım için işte bu nedenle carole'den daha yararlı olurdu.
  
  mancini transferi olmasa, brezilyalı olmasa, bonservis bedeli 2 milyon düşürülüp maaşına aynı oranda yansıtılsa hakkında daha olumlu bir algı oluşurdu. yazık oldu.
• 2698

  lionel carole oynasın diye bu arkadaşı yedik. daha doğrusu yönetim yedi. gittik potansiyelli adamı portoya bedavaya sattık. muhtemelen 2 3 seneye 30 40 milyon euro'ya gider büyük takımlara.
• 2699

  sanki türkiye'den potansiyelli adamlar her sene 30-40 milyon eurolara satılıyormuş gibi arkasından ağlanan futbolcu.
  
  açın bakın türkiye'den yurtdışına en pahalı transfer neymiş? hayaller peşinde koşuyoruz.
  
  ekleme:
  
  "ekip kur, eğit, pazarla". öyle olmuyor o işler. bir kere senin ligin 5 para etmiyor. yani 1 kulübün bireysel çabasıyla bu iş düzelmez. uefa'yı aldığımızda en tepe dönemdeydik. en iyi futbolcumuz kaça gitti?
  
  neden? çünkü bu iş takımla olmaz. sen neden bir porto, bir ajax, bir dortmund olamazsın biliyor musun? her şeyi bir kenara bırak. futbolu, ligi, sporu filan bırak bunları. sen bir portekiz, bir hollanda, bir almanya değilsin de o yüzden bu işi yapamazsın.
• 2700

  zamanında kar ederek elimizden çıkardık çok şükür.