1
dünya kupası boyunca maçları sunan ve devre aralarında da reklam yapan spor dostu şirket.
tanımı yaptıktan sonra kendileriyle daha 2 hafta önce başımdan geçen olayı anlatıyım.
kışın öğrenciyken cebime biraz daha para girsin diye part time çalışayım diye kariyer.net' ten başvuru yaptım, haziran başı geri döndüler, başka bir yerle anlaştığımı belirtmeme rağmen randevu verdiler ve lütfen gelin dediler.
gittiminsan kaynakları müdürü mülakattan sonra "benden onay aldın sıra müdürlerimizden birinde dedi"
müdüre gittik, cv' ye baktı: "2 yabancı dilin var dur seni ihracat müdürüne gönderiyim" dedi, 10 saniye bile konuşmadan gönderdi
ihracat müdürüyle ingilizce mülakat yaptık ve mülakttan sonra "tamamdır çağatay bey, işe alım için bir kurucu müdürümüz var ondan da onay alalım tamamdır" dedi, ancak o gün kurucu müdür yerinde değildi.
insan kaynakları müdürü nerede olduğunu bilmediğini, istersem yarın veya ertesi gün arayabileceğini ve tekrar gelip görüşebileceğimizi söyledi. tamam dedim. cuma gününe kadar ses çıkmadı. cuma günü aradım "cagaman bey ihracat bölümü için müdürümüz daha fazla çalışan istemiyor ama isterseniz gelin üretim, satın alma ya da yurt içi pazarlama bölümünde çalışmaya başlayın" dedi, düşünmek için pazartesiye kadar zaman istedim, tamam dedi. pazartesi günü arayıp "tamam kabul ediyorum, görüşelim" dedim, "cv nizi müdürlere şimdi mail atıyorum hangisi uygun görürse o bölüme alalım biz sizi" dediler.
tahmin edeceğiniz gibi pazartesiden beri ses yok, bugün cumartesi.
kurumsallaşmakmış. kurumsallığınızı yiyim.
kulaklarım mehmet ali erbilin sesiyle dolu sayenizde: " uğuuuur deriiin donduruucuuuu"
tanımı yaptıktan sonra kendileriyle daha 2 hafta önce başımdan geçen olayı anlatıyım.
kışın öğrenciyken cebime biraz daha para girsin diye part time çalışayım diye kariyer.net' ten başvuru yaptım, haziran başı geri döndüler, başka bir yerle anlaştığımı belirtmeme rağmen randevu verdiler ve lütfen gelin dediler.
gittiminsan kaynakları müdürü mülakattan sonra "benden onay aldın sıra müdürlerimizden birinde dedi"
müdüre gittik, cv' ye baktı: "2 yabancı dilin var dur seni ihracat müdürüne gönderiyim" dedi, 10 saniye bile konuşmadan gönderdi
ihracat müdürüyle ingilizce mülakat yaptık ve mülakttan sonra "tamamdır çağatay bey, işe alım için bir kurucu müdürümüz var ondan da onay alalım tamamdır" dedi, ancak o gün kurucu müdür yerinde değildi.
insan kaynakları müdürü nerede olduğunu bilmediğini, istersem yarın veya ertesi gün arayabileceğini ve tekrar gelip görüşebileceğimizi söyledi. tamam dedim. cuma gününe kadar ses çıkmadı. cuma günü aradım "cagaman bey ihracat bölümü için müdürümüz daha fazla çalışan istemiyor ama isterseniz gelin üretim, satın alma ya da yurt içi pazarlama bölümünde çalışmaya başlayın" dedi, düşünmek için pazartesiye kadar zaman istedim, tamam dedi. pazartesi günü arayıp "tamam kabul ediyorum, görüşelim" dedim, "cv nizi müdürlere şimdi mail atıyorum hangisi uygun görürse o bölüme alalım biz sizi" dediler.
tahmin edeceğiniz gibi pazartesiden beri ses yok, bugün cumartesi.
kurumsallaşmakmış. kurumsallığınızı yiyim.
kulaklarım mehmet ali erbilin sesiyle dolu sayenizde: " uğuuuur deriiin donduruucuuuu"