345
haftalardır hazırlandığım bir maçtı 20 kasım 2016 fenerbahçe galatasaray maçı. bu başlıkta yazdığım tutan çok totemim vardır. yazmadığım da onlarca...
o sene bu sene diye gezen saf gruptanım ben de, bu sene 17 bitti 18'den gün aldık :(
bir kere derbi öncesi o gün mutlaka banyo yapar, duşumu/boy abdestimi alırım (u: su değmeyen yerler kalıyorsa zaar :() dün öğleden sonra da aynısını yaparak başladım. taşınırken diğer eşyalarımdan ayrı bir yere koyduğum, özenle sakladığım sonra kaç sene önce aldığımı hatırlamadığım ve artık giyilecek hali kalmayan, apış arası denen yerlerin bile delik deşik olduğu uğurlu, zamanında çok maç/derbi kazandırmış kırmızı beyaz kareli bozerımı giydim. merak edenler için(u: merak edenler mesaj atmasın :() şunun boxerını düşünün http://imggaleri.hurriyet.com.tr/...H%C4%B1rvatistan.jpg
şu daha yakın aslında https://encrypted-tbn2.gstatic.com/...iMzO6OMz_AY4CtAOZxvA
:(
bir de o gün diğer kıyafetlerim de sarı, kırmızı, beyaz ve siyah olur. yani formamızda kullandığımız renkler, başka renk giymem. çoraba, ayakkabıya kadar öyle olmalı. siyah gs eşofmanı, 2011-2012 sezonu parçalı forması (10 numara melo) (u: bu forma da uğurluydu :( ), üstüme de beyaz sırtında sarı renkle galatasaray yazan gsstore ürünümüz, siyah çorap, kırmızı ayakkabı ile çıktım evden. oğlumu da galatasaray montu ve galatasaray atkısıyla bir güzel giydirdim.
işte aslında tam burada totame dair içimi de sıkıntıya sokan bir şey olmuştu. normalde oğluma bu sene aldığım formasını giydirip kendim de formanın altına kadıköy hatırası tişörtü giyecektim ama bu ikisini bulamadım ve o anda kötü bir şeyler hissetmiştim.
bir de geceden şarjım bitmiş, sabah uyandığımda telefonu açıp saat ve tarihi güncellemek istediğimde telefonun tarihi kendiliğinden 6 kasım'a getirmesiyle bir ürperip böyle olacağını hissetmedim değil :(
neyse evden öyle çıktık eşimi ve çocuğu bırakıp, kankayla buluştuk maçı da bir arkadaşımızın ve arkadaşlarının sırf evdeki eşlerinden kaçıp bahis oynamak için tuttuğu evde izledik.
6 kişiydik ve 2 beşiktaşlı 4 galatasaraylıydık.
resmen maç evimizdeydi :( yalnız bahis yapan arkadaş ilk golü fener atara yüklü girmiş, o enerji bizi bitirdi işte :(
bir de dakika 43 gibi ferguson'un bir lafı vardır "ne yaparsan yap 45'te gol yeme" der deme gafletinde bulundum , bu cümlemden 10-15 saniye sonra topu kaptırdık ve carole'ün arkasına o top atıldı. :(
neyse farklı bir ortamda daha geçen bir kadıköy deplasmanında da kazanamadan döndük çok şükür.
bir daha da kadıköy deplasmanına giderken totem yapan, o sene bu sene diyen mocuishle'nin de ağzına cümle alem sıçsın!
o sene bu sene diye gezen saf gruptanım ben de, bu sene 17 bitti 18'den gün aldık :(
bir kere derbi öncesi o gün mutlaka banyo yapar, duşumu/boy abdestimi alırım (u: su değmeyen yerler kalıyorsa zaar :() dün öğleden sonra da aynısını yaparak başladım. taşınırken diğer eşyalarımdan ayrı bir yere koyduğum, özenle sakladığım sonra kaç sene önce aldığımı hatırlamadığım ve artık giyilecek hali kalmayan, apış arası denen yerlerin bile delik deşik olduğu uğurlu, zamanında çok maç/derbi kazandırmış kırmızı beyaz kareli bozerımı giydim. merak edenler için(u: merak edenler mesaj atmasın :() şunun boxerını düşünün http://imggaleri.hurriyet.com.tr/...H%C4%B1rvatistan.jpg
şu daha yakın aslında https://encrypted-tbn2.gstatic.com/...iMzO6OMz_AY4CtAOZxvA
:(
bir de o gün diğer kıyafetlerim de sarı, kırmızı, beyaz ve siyah olur. yani formamızda kullandığımız renkler, başka renk giymem. çoraba, ayakkabıya kadar öyle olmalı. siyah gs eşofmanı, 2011-2012 sezonu parçalı forması (10 numara melo) (u: bu forma da uğurluydu :( ), üstüme de beyaz sırtında sarı renkle galatasaray yazan gsstore ürünümüz, siyah çorap, kırmızı ayakkabı ile çıktım evden. oğlumu da galatasaray montu ve galatasaray atkısıyla bir güzel giydirdim.
işte aslında tam burada totame dair içimi de sıkıntıya sokan bir şey olmuştu. normalde oğluma bu sene aldığım formasını giydirip kendim de formanın altına kadıköy hatırası tişörtü giyecektim ama bu ikisini bulamadım ve o anda kötü bir şeyler hissetmiştim.
bir de geceden şarjım bitmiş, sabah uyandığımda telefonu açıp saat ve tarihi güncellemek istediğimde telefonun tarihi kendiliğinden 6 kasım'a getirmesiyle bir ürperip böyle olacağını hissetmedim değil :(
neyse evden öyle çıktık eşimi ve çocuğu bırakıp, kankayla buluştuk maçı da bir arkadaşımızın ve arkadaşlarının sırf evdeki eşlerinden kaçıp bahis oynamak için tuttuğu evde izledik.
6 kişiydik ve 2 beşiktaşlı 4 galatasaraylıydık.
resmen maç evimizdeydi :( yalnız bahis yapan arkadaş ilk golü fener atara yüklü girmiş, o enerji bizi bitirdi işte :(
bir de dakika 43 gibi ferguson'un bir lafı vardır "ne yaparsan yap 45'te gol yeme" der deme gafletinde bulundum , bu cümlemden 10-15 saniye sonra topu kaptırdık ve carole'ün arkasına o top atıldı. :(
neyse farklı bir ortamda daha geçen bir kadıköy deplasmanında da kazanamadan döndük çok şükür.
bir daha da kadıköy deplasmanına giderken totem yapan, o sene bu sene diyen mocuishle'nin de ağzına cümle alem sıçsın!