türkiye futbol federasyonu

1202

ceza arttırımı için başvurmaları güzel bir hareketti. federasyonun bazı olaylarda radikal sorunlara radikal çözümler getirmesi gerekir.

bunu trabzon'un evinde oynadıkları fener maçlarında trabzona yönelik,
beşiktaş'ın galatasaray ile oynadıkları maçta beşiktaş'a yönelik,
sivasspor'un kayseri ile oynadıkları maçlarda sivas'a yönelik

yapmalılar.

radikal sorunlar radikal çözümler gerektirdiği için verdikleri çözüm kararı son derece doğru. eğer fenerli kafasında olsak ''neden sadece biz, onlar da atıyor'' diye ağlamamız gerek. ama biz galatasaraylı olduğumuz için önce kendimizi düzeltmeliyiz.

şike olayında radikal karar vermeyen diye ad hominem yapmak da yakışıksız kaçar.

biz bu cezadan fazlasını da hakettik. adamın yüzünü yaralamışsın, sahaya domatesten, tirbüşona her şeyi atmışsın sonra da federasyon yanlı. sen her kurala uyduktan sonra federasyonu sorgulayabilirsin.

yolda tartıştığın bir adamı öldürüp, yargılanırken ''ama benle kavga etmeden 3 hafta önce de o adam öldürmüştü'' demek seni haklı da yapmaz, suçundan da arındırmaz. işte bu yüzden aziz yıldırım'ın şike savunmaları mantıksız geliyordu.

federasyon her konuda sağlam kararlar veremese de, sağlam kararlar verdikleri zaman ad hominem yapmak kendi suçunu dolaylı yoldan kabul etmektir.

sen önce eşkiyalıktan vazgeçeceksin, sonra sana eşkiyalık yapana karşı hakkını arayacaksın.

şu anda tff'ye yürümek, protesto etmek tam bir fenerli kafası gerektirir. çünkü suçlusun.

bu kararın, bu uygulamanın tartışılacak tek bir yanı var;

fener ligde ceza alıp süper kupaya yansımazken,
galatasaray süper kupada ceza alınca neden lige yansıyor?

yukarıdaki dizenin haricindeki tüm eleştiriler boş. evet federasyon yanlı, evet bu federasyonun bu üyeleri ile futboldan değil, tüm spor dallarından uzak durması gerek ama o başka bir tartışma konusu. şu anki konu;

sen nasıl bir cisim atarak bir insanın yüzünü yaralayabilirsin? buraların kralı sen misin? tff'nin kendisi yanlış ama ceza arttırımı başvurusu çok doğru.