2278
bu adamla ilgili iki ihtimal var. ya çok aşırı salak ya da (bazı insanlardan ve kaynaklardan duyduğum için aklıma geldi) takımdaki hiyerarşiyi bozmak istemiyor. zira manchester city'den bu sebeple kovulmuştu. bazen oyuncuların çoğunun istediğini yapmazsanız, sizi oradan şutlatabilirler. tıpkı tek başına bir defans oyuncusunun bile (servet çetin) yapabildiği gibi örneğin. gel gelelim bizim şimdiki takıma. takımda oldukça fazla sayıda türk futbolcu var ve selçuk inan,burak olarak da iyi anlaşan başkanları var.
avrupa'da ve diğer modern futbollarda artık kanatsız ve çift forvetli futbol çok az kaldı. zaten kalanlar da yeterli başarıyı sağlayamayan takımlar. geriye kalanları da, yeni sisteme ayak uydurmak zorunda olmayıp, zaten her daim aynı sistem ile oynamaya çalışan takımlar (fc barcelona). kısaca şöyle bir hatırlayalım: ronaldo-bale-isco/di maria-benzema. ribery-robben-götze/kross-mandzukic. hazard-willian-oscar-torres/eto'o. görüldüğü gibi hep iki adet kanat, bir forvet arkası serbest futbolcu, bir adet de forvet. türkiye'de görece bizden daha iyi top oynayan rakiplerimize bakalım: gökhan töre-olcay-oğuzhan-almeida. sow-kuyt-alper-emenike/webo. bu saydıklarımın hepsi 4-2-3-1 kadroları. bu sistemde bazı futbolcular kendi mevkiisinde oynamasa bile, iyi olan bir kaç özelliğini kullanarak yine de orada başarılı olabilirler. çünkü hücumda futbolcular arası mesafe yakındır ve yardımlaşma fırsatın daha çoktur. dönelim galatasaray'a. barcelona 4-3-3'ü deniyoruz son zamanlarda. içerde taraftar desteği, oyuncu kalitesi bir şekilde geçiyoruz ama dışarıda problem. neden? çünkü kanat oyuncun yok. ve bu sistem kesinlikle her oyuncunun kendi mevkiisinde oynamasını gerektiren bir sistem. çünkü forvetin arkasında pas alışverişi konusunda kanatlara yardımcı olan birisi olmadığı için, has kanat oyuncusuna ihtiyaç duyarsın. adam geçebilen, hızlı, çizgiye inebilen ve iyi orta açabilen. peki galatasaray'da kim bunlar? wesley sneijder ve burak. o özelliklere sahipler mi? hayır. ikisinden birini beğenmezsek kim giriyor? umut bulut. peki o? o da değil. 'biz 4-2-3-1 oynasak, bizde kim kanat oynar?' diye sorular olabilir. çok var. telles,eboue,izet,lucas,sabri ve çok sıkışırsak veysel bile. ama sneijder ve burak değil. onlar değil.
mancini ve futbol cahilleri 'sistem ve kimin oynadığı önemli değil' diyedursun, yeni futbolda sistem ve bazı ince oyuncu seçimleri bal gibi de önemlidir. chelsea karşısındaki kötü futbolun sebebi bunlardır. rakibin önde bastığını ve oyun kurmanın zor olacağını bile bile, bu konuda chedjou'dan daha iyi olduğunu 3-4 maçtır belli eden hakan'ı oynatmamak mesela. ağırsa o da ağır ama oyun kurmaya yatkın. en olmadı defans ve orta saha bağlantısı sağlanmadıysa, önlü arkalı bek-kanat varyasyonlarıyla hücuma çıkabilirdik. eğer kanatlara adam koysaydı.
mancini hala 'ben illa burak ve selçuk'u oynatacağım' diyorsa da, yerlerine oynadıkları oyuncular yekta ve drogba olmalı. chelsea'de de, fenerbahçe'de de iki tane kullanılabilir forvet oyuncusu mevcut ama her maç bir tanesi oynuyor. senin elinde iki farklı özellikte, iki forvet oyuncun var. ikisini de oynatacağım diye çırpınıp, takımı mahvediyorsun. defansı ağır olan takımlara karşı burak'ı koyarsın, arkaya kaçırıp pozisyon bulursun. fiziksel mücadeleye girilmesi gereken ya da duran topların önemli olduğu maçlarda drogba'yı koyarsın olur biter. ha eğer sen bana 'ben hoca moca değilim. takımda yüksek egolu kim varsa oynatmak zorundayım. yoksa bir olup beni harcarlar.' dersen, o zaman ben de senin hocalığına tüküreyim. gerçi geleli kaç ay olmasına rağmen, hala frikiklerde başarısız olduğu açıkça görünen drogba'ya 'vurma' diyemiyorsan, sen zaten biraz zayıf kalıyorsun demektir.
özet geçmem gerekirse, takıma hoca olduğunu öğretemediği için, 5 yıl öncesinde kalan sisteminde ısrar ettiği için, futbolcuları mevkiilerinde kullanmadığı için, takımdaki hiyerarşiden korkup kendini düşündüğü için ve en önemlisi futboldan anlamadığı için bizi en önemli kulvardan elemeyi başardı. tebrik ederim.
avrupa'da ve diğer modern futbollarda artık kanatsız ve çift forvetli futbol çok az kaldı. zaten kalanlar da yeterli başarıyı sağlayamayan takımlar. geriye kalanları da, yeni sisteme ayak uydurmak zorunda olmayıp, zaten her daim aynı sistem ile oynamaya çalışan takımlar (fc barcelona). kısaca şöyle bir hatırlayalım: ronaldo-bale-isco/di maria-benzema. ribery-robben-götze/kross-mandzukic. hazard-willian-oscar-torres/eto'o. görüldüğü gibi hep iki adet kanat, bir forvet arkası serbest futbolcu, bir adet de forvet. türkiye'de görece bizden daha iyi top oynayan rakiplerimize bakalım: gökhan töre-olcay-oğuzhan-almeida. sow-kuyt-alper-emenike/webo. bu saydıklarımın hepsi 4-2-3-1 kadroları. bu sistemde bazı futbolcular kendi mevkiisinde oynamasa bile, iyi olan bir kaç özelliğini kullanarak yine de orada başarılı olabilirler. çünkü hücumda futbolcular arası mesafe yakındır ve yardımlaşma fırsatın daha çoktur. dönelim galatasaray'a. barcelona 4-3-3'ü deniyoruz son zamanlarda. içerde taraftar desteği, oyuncu kalitesi bir şekilde geçiyoruz ama dışarıda problem. neden? çünkü kanat oyuncun yok. ve bu sistem kesinlikle her oyuncunun kendi mevkiisinde oynamasını gerektiren bir sistem. çünkü forvetin arkasında pas alışverişi konusunda kanatlara yardımcı olan birisi olmadığı için, has kanat oyuncusuna ihtiyaç duyarsın. adam geçebilen, hızlı, çizgiye inebilen ve iyi orta açabilen. peki galatasaray'da kim bunlar? wesley sneijder ve burak. o özelliklere sahipler mi? hayır. ikisinden birini beğenmezsek kim giriyor? umut bulut. peki o? o da değil. 'biz 4-2-3-1 oynasak, bizde kim kanat oynar?' diye sorular olabilir. çok var. telles,eboue,izet,lucas,sabri ve çok sıkışırsak veysel bile. ama sneijder ve burak değil. onlar değil.
mancini ve futbol cahilleri 'sistem ve kimin oynadığı önemli değil' diyedursun, yeni futbolda sistem ve bazı ince oyuncu seçimleri bal gibi de önemlidir. chelsea karşısındaki kötü futbolun sebebi bunlardır. rakibin önde bastığını ve oyun kurmanın zor olacağını bile bile, bu konuda chedjou'dan daha iyi olduğunu 3-4 maçtır belli eden hakan'ı oynatmamak mesela. ağırsa o da ağır ama oyun kurmaya yatkın. en olmadı defans ve orta saha bağlantısı sağlanmadıysa, önlü arkalı bek-kanat varyasyonlarıyla hücuma çıkabilirdik. eğer kanatlara adam koysaydı.
mancini hala 'ben illa burak ve selçuk'u oynatacağım' diyorsa da, yerlerine oynadıkları oyuncular yekta ve drogba olmalı. chelsea'de de, fenerbahçe'de de iki tane kullanılabilir forvet oyuncusu mevcut ama her maç bir tanesi oynuyor. senin elinde iki farklı özellikte, iki forvet oyuncun var. ikisini de oynatacağım diye çırpınıp, takımı mahvediyorsun. defansı ağır olan takımlara karşı burak'ı koyarsın, arkaya kaçırıp pozisyon bulursun. fiziksel mücadeleye girilmesi gereken ya da duran topların önemli olduğu maçlarda drogba'yı koyarsın olur biter. ha eğer sen bana 'ben hoca moca değilim. takımda yüksek egolu kim varsa oynatmak zorundayım. yoksa bir olup beni harcarlar.' dersen, o zaman ben de senin hocalığına tüküreyim. gerçi geleli kaç ay olmasına rağmen, hala frikiklerde başarısız olduğu açıkça görünen drogba'ya 'vurma' diyemiyorsan, sen zaten biraz zayıf kalıyorsun demektir.
özet geçmem gerekirse, takıma hoca olduğunu öğretemediği için, 5 yıl öncesinde kalan sisteminde ısrar ettiği için, futbolcuları mevkiilerinde kullanmadığı için, takımdaki hiyerarşiden korkup kendini düşündüğü için ve en önemlisi futboldan anlamadığı için bizi en önemli kulvardan elemeyi başardı. tebrik ederim.