ilham veren etkileyeci bir hayat hikayesi. bazen basamaklar sadece yukarı çıkarmıyor maalesef.
---
alıntı ---
hayat bazen umutları son demde yeniden yeşertir. rickie lambert’in hikâyesi de tam böyle. 15 yaşında ağlayarak gönderildiği anfield road’a, 17 yıl sonra kurtarıcı olarak döndü. sadece liverpool değil, gol sıkıntısı çeken ingiltere milli takımı da bu aralar kilidi açmak için 32 yaşına merdiven dayayan lambert’e güveniyor. liverpool’da efsanelerin ‘9’ numaralı formasını giymeye başlayan lambert ise şaşkın: “9 numaralı formayı giydiğime hâlâ inanamıyorum!”
hikâyenın başlangıcı, merseyside'ın biraz dışındaki 40 bin kişilik kasaba kirkby'ye kadar gidiyor. çeşitli fabrikalar ve depolarda çalışan ray ve maureen lambert'in oğlu rickie, 16 şubat 1982'de doğdu. bir 'scouse' (liverpool aksanına veya kent kültürüne işaret eden bir sıfat.) olan rickie, doğal olarak, bölgede doğan her çocuk gibi liverpool taraftarıydı. çünkü annesi ve babası da 'hasta' liverpool taraftarıydı. hiçbir zaman, hatta mavi renkli forma giydiğinde bile kendisini everton'a yakın hissetmedi. anfi eld road'u her zaman evi olarak gördü. tüm çocukluğunu, liverpool efsanesi kenny dalglish'i hayran hayran izleyerek geçirdi.
10 yaşına geldiğinde, gideceği adres belliydi. ayaklarını iyi kullanan, uzun boylu bir çocuktu. babası onu, elinden tuttuğu gibi, anfield'daki kulübün antrenman tesislerine götürdü. tam beş yıl boyunca,liverpool altyapısına girip bir gün anfi eld'da kop tribünün önüne çıkacağı, taraftarın tezahüratlarıyla kırmızı formayı ıslatacağı günün hayalini kurdu. ancak işler, istediği gibi gitmedi. zira liverpool altyapısının sorumluları, rickie lambert'i karşılarına alarak yeterince iyi olmadığını ve onun için liverpool'da bir gelecek görmediklerini söyledi. o günden, sadece gözyaşlarıyla tesisten koşarak çıktığını hatırlıyor.
15 yaşında hayallerini kaybetmiş ve dünyanın sonu gelmişti. rickie lambert, o gün için, "dünyanın sonu olduğunu düşünmüştüm. ama aynı durumda olan insanlara şunu söyleyebilirim ki, değil. hatta daha başarılı olmanızı bile sağlayabilir." diyor. tek istediği kırmızı formayı terleten bir futbolcu olmaktı ve şimdi bazı adamlar, bunun mümkün olmadığını söylüyordu. yaptığı ilk iş, omzuna liverpool şehrinin ve takımın simgesi olan yarı anka kuşu, yarı kartal olan mitolojik liver bird kuşunun dövmesini yaptırmak olmuştu. kararını vermişti. vazgeçmeyecek ve bir gün bu kapıdan içeri muzaffer olarak girecekti.
bu amaç için önce futbolun içinde kalması ve bir takıma katılması gerekiyordu. soluğu, 40km ötedeki blackpool'da aldı. 16 yaşında, blackpool'a katıldı. 17 yaşında ise, ilk profesyonel imzasını attı. ailesi onu destekliyordu ama durumu çok iç açıcı değildi. trenden indikten sonra antrenmana 40 dakika kadar yürüyerek gidiyordu. blackpool'un hâlâ başkanlığını yapan karl oyston'un gözüne giremediği için, 2000 yılında üç maçta forma giydiği kulübü tarafından serbest bırakıldı. işler bir türlü istediği gibi gitmiyor, bir türlü aydınlığa çıkamıyordu.
bir yandan 18 yaşına gelmiş ve ömürleri boyunca çalışan ailesine yük olmaması gerektiğini düşünmeye başlamıştı. yaklaşık 6 ay, boşta ve parasız gezmişti. önce takım bulması gerekince, rotasını, evine bir saat uzaklıktaki 4'üncü lig takımı macclesfi eld town'a çevirdi. takımla anlaşmıştı ama antrenmanlara gidebilmek için paraya ihtiyacı vardı. bunun üzerine, sabahtan öğlene kadar şeker pancarı işleyen bir fabrikada işe girdi. konserve yapılan pancar kavanozlarına kapak takarak, günde 20 pound kazanıyordu. lambert, o günlerini hatırlatanlara, "olmam gereken kilonun üzerindeydim; vücuduma bakmam gerekiyordu. insanların pancar fabrikasında çalışmam hakkında söylediklerini umursamıyorum. bu, ne kadar yol aldığımı gösteriyor." diyerek cevap veriyor.
macclesfield'daki ilk sezonunda dokuz maça çıktı ama hiç gol atamadı. sonraki sezon, hiç fena değildi. uzun boylu çocuk (188cm), ligde oynadığı 35 maçta 8; fa cup'taki dört maçta ise iki gol atmıştı. bedavaya geldiği macclesfi eld town'dan bir üst ligde mücadele eden stockport county'ye kulüp tarihinin rekorunu kırarak, 300 bin pound'a transfer oldu. şeytanın bacağını kırmıştı. şimdi kendisini göstermenin sırasıydı. ama olmadı; ilk sezon oynadığı 32 maçta sadece iki gol buldu. bir sonraki sezon 40 maçta 12 gol atarak takımı kümede tutan golcü unvanını aldı. son sezonunda hem kendi hem de takım kötü gitti. takım küme düşünce serbest kaldı ve kapağı rochdale'e attı.
rochdale'de oynadığı üç sezon boyunca çıktığı 68 maçta 28 gol attı. istatistikleri fena değildi. maç başına 0,41 gol ortalamasıyla oynamıştı. ayrıca daha sonra kendisi gibi bir premier league golcüsü olacak grant holt ile etkili bir forvet hattı oluşturmuşlardı. 2006'da, transferin son günü, 200 bin pound'a yine bir 4'üncü lig takımı olan bristol rovers'a transfer oldu. bristol, onun için sıçrama tahtasıydı. çünkü kulübün hedefl eri daha büyüktü. bir üst lige çıkmak istiyorlardı ve rickie lambert'i bunun için bristol'a getirmişlerdi. ligdeki 36 maçta 8 kez ağları bularak takımının play-off finaline çıkmasına yardım etti. bristol, o yıl finalde karşılaştığı shrewsbury town'ı richard walker ve samy igoe'nin golleriyle 3-1 geçerek 3'üncü lige (league one) yükseldi.
takım üst lige çıkınca, rickie lambert de vitesi yükseltti. 2007- 2009 arasındaki iki sezonda oynadığı 105 maçta attığı 48 gol, yukarılardakilerin olmasa bile aynı ligde hedefi daha yüksek olan takımların dikkatini çekmeye yetmişti. 29 gol attığı 2008-2009 takımında, simon cox'la birlikte yılın golcüsü seçildi. 3'üncü lige (league one) düşen southampton, tekrar championship'e geri dönmek için iyi bir golcüye ihtiyaç duyuyordu. geçmişi istikrarsız da olsa son iki sezondaki performansıyla döktüren rickie lambert için bristol rovers'a tam 1 milyon pound ödediler. rickie lambert, 10 ağustos 2009'da southampton'a imza atarak 3'üncü ligin en pahalı ismi oldu. liverpool'a geri dönüşün başlangıcı, bu imzaydı. lambert, southampton'daki ilk yılını şubat'ta mk dons'a yaptığı hat-trick ile açtı. daha da güzeli, 28 mart'ta ailesini gururlandırarak wembley'de oynayan ingiliz futbolcular arasına katıldı. 28 mart'ta yapılan ve alt iki lig takımlarının oynadığı league trophy fi nalinde southampton, carlisle united ile karşılaştı. açılış, 15. dakikada rickie lambert'in penaltısıyla yapılırken; ikinci golü de liverpool'da yine takım arkadaşı olan adam lallana attı. southampton, carlisle united'ı 4-1'le ezdi geçti. takım, fi nansal nedenlerle aldığı 10 puanlık cezaya rağmen ligi 7'nci sırada play-off'un sadece bir sıra altında tamamladı. rickie lambert, hem yılın takımına girdi hem de tüm takımların taraftarlarınca league one'da yılın futbolcusu seçildi. sezonu, 58 maçta 39 golle tamamladı.
ertesi yıl, southampton'da 50 gol atan futbolcular arasına girdi. sezonu 21 golle kapadı ama southampton, onun golleri ve asistleri sayesinde ligi ikinci bitirerek 2'nci lige (football championship league) çıktı. kulüp, rickie lambert'le sözleşme yenileyerek golcüyü 2014'e kadar takıma bağladı. southampton, 2011-2012 sezonunda muhteşem bir işe imza atarak championship'e yükseldikleri ilk sezonda premier league'e doğrudan katıldı. takım, sezonu, 89 puanla şampiyon olan reading'in sadece 1 puan altında ve 88 puanla tamamladı. rickie lambert, forma giydiği 44 maçta 31 gol atmıştı. daha da önemlisi tam 13 asist yaparak danny fox'la birlikte takımın en çok gol attıran ismi oldu. önce takım arkadaşları adam lallana ve kelvin davis'le birlikte yılın takımına seçildi. sonra taraftarlarca 'sezonun en iyi oyuncusu' ödülüne layık görüldü. ancak en güzeli, championship league'de yılın futbolcusu olmasıydı.
sıcak su akmayan soyunma odalarından premier league'e terfi etmişti. 2012-2013 sezonuna müthiş bir giriş yaptı. southampton'ın manchester city'yle karşılaştığı ligin ilk maçında jay rodriguez'in yerine oyuna girdi ve golünü attı. attığı bu gol sayesinde, ingiltere'deki dört profesyonel ligde de gol atan küçük ve seçilmiş grubun üyesi oldu. daha sonra southampton'ın ilk lig galibiyeti olan 4-1'lik aston villa maçında ağlara iki gol bıraktı. chelsea'ye, newcastle'a goller attı. southampton tarihindeki 100 golü geçen yıldızlar kervanına katıldı. aynı sezon 500'üncü lig maçına çıkarak yine tarihe geçti. futbolcu olmaz denen ve 38 maçta 15 gol atan bu adamın sözleşmesini southampton, 2016'ya kadar uzattı.
geçtiğimiz sezon, rickie lambert için muhteşem başladı. carter ve maison adında iki oğlu olan rickie ve amy lambert çiftinin üçüncü çocuğu bella rose, 8 ağustos 2013'te doğdu. ancak ailenin 8 ağustos'ta yaşadığı tek sevinç, bu kadar değildi. lambert'lerin babası, hastane santralinin ingiltere milli takımı teknik direktörü roy hodgson tarafından arandığını bildirdiğinde, açıkçası aklına nazik bir tebrikten başka bir şey gelmemişti. ancak hodgson, rickie'yi tebrik etmekle kalmadı. ona, "hazırlan, çocuğun olduğu için öbür gün, yani takımdan bir gün sonra kampa katılıyorsun." dedi. hastane odasındaki sevinç çığlıkları komşuları biraz rahat etse de bu tip sevinçlere alışık olan kadın doğum katındakiler kutlamaya eşlik etti.
31 yaşındaki rickie lambert, ilk kez 14 ağustos 2013'te wembley'de tam 80 bin ingiliz'in karşısına iskoçya'yı devirecek gol umudu olarak çıktı. lambert, klasik bir umut taciriydi. bazen güvenmek or olabilirdi ama kırılma anlarında asla kendisine duyulan güveni sarsmazdı. tribünde kirkby'dan dört araçlık konvoyla gelen anne ve babası ray ile maureen ve onların arkadaşları da vardı. 67'nci dakikada wayne rooney'nin yerine oyuna giren lambert, topla buluştuğu ilk an olan 70'inci dakikada leighton baines'in kullandığı kornere yükselmedi, adeta kule kurarak çıktı ve muhteşem bir kafa vuruşu yaptı. kendisi de inanamıyordu ama iskoçya'yı 3-2 deviren golü atmıştı. doğruca gözlerinden yaşlar akarak sahaya bakan annesinin bulunduğu tribünlere koştu. başarmıştı; futbolda bir geleceğin yok denilen 15 yaşındaki genç adam, ulusun umudu haline gelmişti.
roy hodgson, onu ikinci kez, dünya kupası elemelerindeki moldova ve ukrayna maçları için kadroya çağırdı. 6 eylül'de 4-0 kazandıkları moldova maçını attığı golle süsledi. southampton'a kahraman olarak döndü. sezon beklediğinden iyi geçti. rickie lambert, oynadığı 33 lig maçında 17 gol atan jay rodriguez'in ardından attığı 14 golle takımın gol yükünü çeken iki isminden biri oldu. yine bencil bir golcü olmadığını gösterdi. orta sahada gol yollarını destekleyen steven davis 9, adam lallana 7 asist yaparken; rickie lambert, arkadaşlarına tam 10 gol attırdı. kariyerinin 200'üncü golünü de buldu. sezon sonunda roy hodgson brezilya'ya gidecek dünya kupası kadrosuna kendisini dahil edince, sadece şunları diyebildi: "4 yıl önce evde oturup dünya kupası izliyordum, şimdi brezilya'ya gideceğim. sabırsızlanıyorum."
bu performansı ona southampton'da oynarken bile maçlarına taraftar olarak gittiği liverpool'un kapısını açtı. liverpool transfer komitesi onu çağırdığında inanamadı. 17 yıl önce kovulduğu aşkı, kollarını açmıştı. neşeli bir sağlık kontrolünün ardından 4 milyon pound'a imza attı. imzanın ardından gittiği brezilya'da sadece 2-1 yenildikleri uruguay maçının son üç dakikasında oynadı. ama bu bile yüzündeki gülümsemeyi solduramadı. bulutların üstünde uçuyordu. luis suárez'i barcelona'ya gönderen liverpool'un yeni umudu rickie lambert'ti. lambert, sezon öncesi preston north end ile yapılan hazırlık maçından önce bir kez daha sevinçli bir şaşkınlık yaşadı. menajer brendan rodgers, efsanelerin giydiği '9' numaralı formayı ona layık görmüştü. lambert, maçtan yaşadığı şaşkınlığı şöyle anlattı: "kendimi hep 9 numara gibi gördüm. ben bu tarz bir futbolcuyum ama liverpool'da bu numarayı giydiğime hâlâ inanamıyorum. ben bir profesyonelim ve 32 yaşındayım. duygularımı ahatlıkla kontrol edebiliyorum. kariyerim boyunca birçok önemli maç oynadım ancak başlama vuruşundan önce hiç bu kadar gerildiğimi hatırlamıyorum. çok özel bir andı."
---
alıntı ---
esquire dergisi'nin eylül 2014 sayısından alınmıştır.