1
taraftarın genelinin farkında olduğu bir kısmının ise omuz vurup geçtiği hede. buraya taşıma ihtiyacı hissettim bu konuyu. çok basit aslında. empati ulan empati yani. geçen sene aragones gitti fenere. heriflerle dalga geçmedik mi dede diye? o psikoloji takıma yansımadı mı sonunda? 90lı yılları getirin gözünüzün önüne. fatih terim'in milli takımda yaşadığı her başarı aslında galatasaray'ın başarısı değil miydi 94-95'te? yine aynı şekilde 2008'de? emre'yi kim savunuyordu hareket çekerken? şimdi kimler savunuyor? neden savunuyor? katil dedikleri adamı neden savunuyorlar evladım ha? her argüman, her siper medyada ele alınır, saha sonuçları medyayı, medya da saha sonuçlarını etkiler. kaç yaşına gelmiş galatasaraylı rijkaard'a sallıyor! o etkilenecek de sabri arda topal balta vs etkilenmeyecek mi? bana maval okunmasın profesyonellikmiş falan diye. değil işte öyle. kitlelerin psikolojisi takımı etkiler, onu da kitleleri etkileyen kitle iletişim araçları etkiler. yeter ki taraftar taraf-tarlığını bilsin. kendini kaybedip gazeteci olmasın. gazeteci olacaksa gitsin olsun. milleti bozmasın kısaca. bu taraftar inancını kaybederse şampiyonluğu da takım kaybeder. bu psikolojik savaştır, icabında bu sözlük de harp meydanıdır. yaşasın direniş. inadına rijkaard inadına istikrar!