• 355
    ezber bozmaya geldim.

    soru: euroleague organizasyonu, kulüplere sağladığı mali destek noktasında dillendirildiği kadar rezil rüsva bir organizasyon mudur? euroleague'in katılımcısı olan bir kulüp, takım vs. bahsedildiği gibi yalnızca finale ulaştığı takdirde mi para alır euroleague'den? euroleague sadece prestij turnuvası mıdır? uzanamadığımız ciğere murdar mı diyoruz? (1905 puan)

    1. cevap: euroleague organizasyonu, kulüplere sağladığı mali destek noktasında dillendirildiği kadar rezil rüsva bir organizasyon değildir. dünya basketbolunda yeri asla değişmeyecek olan, basketbol sporunun en üst noktası olarak kabul edilen nba'den sonra gelen, takımlar bazındaki ikinci en büyük basketbol turnuvasıdır. nba'i dışarda tutarsak, euroleague'le euroleague'i takip eden (hem oyun kalitesi anlamında hem maddi güç babında hem de taraftar yoğunluğu noktasında) ligler arasında (çin erkek basketbol ligi, eurocup, fiba şampiyonlar ligi, liga acb, türkiye erkekler basketbol ligi, vtb united league vs.) ciddi bir uçurum söz konusudur.

    ezberlerin başında "euroleague şampiyonu sadece x milyon euro alıyor" gelir. eksiktir ve taraflıdır bu söylem. örneğin:

    "euroleague şampiyonu sadece 1 kuruş kazanıyor."
    "şampiyonlar ligi şampiyonu finalden totalde 5 kuruş, yarı finalden 3 kuruş, çeyrek finalden 1 kuruş, ikinci tur katılımından yarım kuruş, gruplara katılımdan çeyrek kuruş, galibiyet başına yarım kuruş, beraberlik başına çeyrek kuruş, forması olduğu için çeyrek kuruş, sosyal medya hesabı olduğu için yarım kuruş, adına dondurma ürettiği için çeyrek kuruş... kazanıyor."

    euroleague takımlarının da tıpkı nba'de, şampiyonlar ligi'nde vs. olduğu gibi bilet gelirleri + maç gelirleri + organizasyon katılım geliri + reklam gelirleri (asıl olay buradadır) + sponsor gelirleri (ikinci asıl olay buradadır) + televizyon gelirleri + ürün gelirleri vardır. bu kalemler bilinmediği için, bilinse de işe gelmediği için dillendirilmez pek. çok açık soruyorum; size mantıklı geliyor mu tuncay özilhan gibi para babası bir kapitalistin yıllarca geri dönüşünü almayacağını bile bile her sezon ortalama 10-15 milyon dolar kadarlık bütçeleri öylesine ortalığa saçacağı düşüncesi?

    efes'in de, fb beko'nun da geçtiğimiz sezonlarda aldıkları olumlu geri kazanımların miktarlarını az çok biliyorum fakat odağı galatasaray olan bir sözlükte bunları yazmayı düşünmüyorum. efes ülkeye mal olmuş bir organizasyon olsa da neticede her ikisi de yerelde rakiplerimiz. bu yüzden rotayı litvanya'ya kırıyorum:

    zalgiris kaunas'ın geçen sezonki toplam bütçesi ±7-7,5 milyon euro bandındaydı. litvanya her ne kadar avrupa basketbolunda ekol ülkelerden biri olsa da ülkenin basketbola akıttığı para komik derecede düşük. ve işte, zalgiris böyle bir yapıda sürekli kar eden (her sezonu 1,5-2 milyon euro artıyla kapatıyorlar, hem de euroleague şampiyonu olmadan! bak sen şu işe!) bir kulüp. nasıl mı? çılgınlık derecesindeki bilet gelirleriyle, lisanslı ürün satışıyla, euroleague broadcasting agency tarafından kendilerine aktarılan yayın geliriyle, euroleague yönetimi eliyle hesapa yatırılan katılım geliriyle, 10 küsür sponsoruyla ve sarunas jasikevicius gibi bir figürü çok başarılı bir biçimde pazarlayabilmeleri hasebiyle. e hani euroleague şampiyonluğundan gelen 1 milyon euro? yoh, o bizde yoh. :( yani? yani neymiş, demek ki neymiş? demek ki euroleague katılımcılarını ayakta tutan mali katkı yalnızca euroleague'ten gelen o az buçuk para değilmiş.

    --- €, $ ---

    miktarlardan bahsedelim:

    - şampiyonlar ligi'ndeki "şampiyonluk" (sadece bu kalemi yazıyorum, neticede euroleague'e sadece şampiyonluk kazancı üzerinden eleştiri getiriliyor) miktarı: 4 milyon euro ( http://gss.gs/bgU )
    - nba'deki "şampiyonluk" (sadece bu kalem, playoff pool'u komple dahil etmiyorum yine) miktarı: 3,5 milyon dolar ( http://gss.gs/hOv )
    - euroleague'in "şampiyonluk" (sadece bu kalem) miktarı: 1 milyon euro

    şu tabloda 1 milyon euro çok da küçümsenmez herhalde.

    --- €, $ ---

    - reklamcılığı, sponsorlukları ve yayın gelirlerini içeren euroleague havuzunun 2018 sonu genişliği 500+ (`~515)milyon dolar` bandındadır (aynı dönemde nba havuzunun genişliği 7 milyar dolar civarlarındadır). 2025 sonu (2026 başı) beklentisi ise 1 milyar euro'dur.
    - uefa'nın şampiyonlar ligi'yle dağıttığı para (2018) 2,25 milyar dolar bandındadır. uefa'nın avrupa ligi'yle dağıttığı para 400 milyon euro civarlarındadır. bu bağlamda euroleague'in dağıttığı (havuzunu oluşturduğu) para uefa'nın avrupa ligi'yle dağıttığı paradan fazladır.
    - basketbolun avrupa'da futbolun gerisinde olan bir spor dalı olduğu hesaba katılırsa euroleague'in doğrudan ve dolaylı olarak katılımcı takımlara sağladığı ekonomik katkı hiç de azımsanmayacak noktalardadır.
    - euroleague elde ettiği havuz gücüne ingiltere gibi, fransa gibi güçlü ekonomilerden uzak kalmasına (2019'dan itibaren asvel giriyor devreye); litvanya gibi, karadağ gibi görece küçük pazarlarla yola devam etmesine rağmen ulaşmıştır.

    --- €, $ ---

    - euroleague'in normal sezon boyunda takımlara dağıttığı galibiyet primi maç başına 60 bin euro'dur.
    - euroleague'in çeyrek final serileri boyunca takımlara dağıttığı galibiyet primi maç başına 80 bin euro'dur.
    - euroleague'in euroleague katılımcılarına ödediği bir katılım payı vardır. bunun yanında final four katılımcılarına, üçüncüye ve finaliste de ödediği belirli miktarlar söz konusudur.
    - avrupa basketbolunda (hatta basketbolda) bonservis mekanizması yoktur, buy out mantığı vardır ki bu da çok çok çok nadir olarak ödenen bir oyuncu alım meblağıdır. dolayısıyla basketbolda takım giderleri oyuncu maaşları odaklıdır.

    para mevzularını euroleague'in resmi sitesindeki "media center" bölümüne girip inceleyebilirsiniz. üst kısımda "press releases" diye bir bölüm var, istemediğiniz kadar içerik mevcut: http://mediacentre.euroleague.net/

    --- €, $ ---

    2. cevap: evet, euroleague temelde bir prestij turnuvasıdır. sponsorların ve şirketlerin çekip çevirdiği (euroleague esasen bir şirket zaten) bir organizasyondur euroleague. 2001 sonrası dönemine "modern dönem" olarak atfedilir zira 2001 öncesinde euroleague-suproleague ayrımı vardır. mevzubahis şirket her yıl çılgınca kar etmeye devam etmekte ve elde ettiği karı ortaklarına paylaştırmaktadır. yani, euroleague katılımcıları temel mantıkla euroleague şirketinin hissedarlarıdır.

    peki odağı yalnızca prestij olan bir organizasyona yatırım değer mi?

    anadolu efes genel menajeri alper yılmaz, sezon başında katıldığı bir yayında (ntv'nin youtube yayınlarından biriydi yanlış hatırlamıyorsam, murat kosova da vardı programda) efes'in bu sezon bütçe artışına gitmesinin asıl sebebinin, anadolu grubu'nun, anadolu efes markasının geçtiğimiz sezonki* euroleague sonunculuğu sonrası ciddi yara almasıyla ilgili olduğunu söylemişti. euroleague'teki başarısızlık anadolu grubu'na marka, sponsorluk ve reklamcılık gibi fraksiyonlarda negatif feedback olarak yansımış. kısacası evet, euroleague organizasyonuna yatırım değerli yatırımdır. buraya parayı akıtan şirket akıttığı paranın karşılığını başka alanlardan alır daha çok.

    3. cevap: evet, uzanamadığımız ciğere murdar diyoruz maalesef. ancak bunun müsebbibi galatasaray taraftarı değil hiçbir şekilde, bunun sorumlusu galatasaray basketbol şubesini yıllardır kötü bile yönetemeyen, şubeyi ahbap zengin etme aracı olarak kullanan kan emici zihniyettir. ayağa gelen büyük sponsorları "küçük olsun ve bizim olsun ki rahatlıkla at koşturabilelim" kafasıyla reddeden kötü fikirli ve kötü niyetli yöneticilerdir.

    umarım bir gün sahip olduğumuz büyük taraftar gücünü sağlam bir bütçe, sağlam bir yapılanma, sağlıklı bir mali yapı ve iş ahlakına sahip yöneticilerle harmanlayıp euroleague'in altını üstüne getiririz. yakın gelecekte pek mümkün görünmese de hayal kurmak bedava...
App Store'dan indirin Google Play'den alın