normalde bilenler bilir, yabancı oyuncunun millileştirilmesinden nefret ederim. hele hele senin ülkende yetişmemişse...
ancak dragan bey'de durum biraz farklı. hatta belki de satrançta durum biraz farklı. gerçekten doğru karakter analizi yapıp, doğru oyuncuyu getirirsen, etinden ve özellikle sütünden faydalanabiliyorsun.
ediz gürel yakın zamanda gm oldu. daha bu çocuk 15 yaşında ve prag challengers'ı kazandı. hindistan gibi şu aralar satrancın yükselen bir değeri olan ülkenin en önemli satranç kanalı tarafından kendisi ile röportaj yapıldı.
https://www.youtube.com/watch?v=rRzzZgU0czg izleyemeyenler için,
ediz gürelin koçunun dragan solak olduğunu öğrenmemle büyük bir sevinç yaşadım. neden derseniz, bildiğiniz üzere bizde aktif olmayan gm sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. ülkenin sağladığı kaynaklar da sporcularımız için fazlaca kısıtlı. ancak dragan'ın böyle bir sorumluluk alması, 'kardeş sen bizden de fazla türkmüşsün, helal olsun' dedirtti. adam her gün 2 saatini ediz'e ayırmış.
mesela ipatov da var, türkleştirdiklerimizden. bilmiyorum belki o da yardım ediyordur, ancak kendisinin yaşına yakın vahap şanal, mustafa yılmaz ve emre can gibi sporcular varken, ipatov'un türkleştirilmesini hiç içselleştirememiş bir insanım.
artı ipatov her şeyden önce etinden de faydalandırmamış, çok kısa süre içerisinde aktif satrançtan uzaklaşmıştır.
neyse her şey için teşekkürler dragan. sen ve ediz'i dünyanın en yüksek seviyelerinde görmek dileğiyle. bu arada
yağız kaan erdoğmuşa da günde bir 2 saat ayırırsan seviniriz.
**