aykut ercetin hatali goller yemistir ancak "bunu nasil cikardi?" dedigim karsi karsiya veya cok yakin
* mesfaden gelen toplara gosterebildigi refleks ile agzimi acik biraktigini defalarca yasadim. diger taraftan
ufuk ceylan'in son (bkz:
29 ocak 2011 bursaspor galatasaray maçı)'nin ikinci yarisinda cizgiden cikardigi bir top disinda kurtarisini bile hatirlamiyorum! tamam defans kotudur, tecrube eksigin vardir, bazi kalecilik vasiflarin eksiktir falan filan ama en azindan 2 macta bir "vay anasini cocuk neyi cikardi yahu!" dedirt ve istersen yine ye gollerini sonra!
sahsen
aykut ercetin'e neden bu kadar kin kusuluyor ve acikca hic bir kalecilik yetenegi goremedigim
ufuk ceylan nasil bu kadar umit vadediyor bazilarina anlamis degilim. sonuc olarak ne
ufuk ceylan ne de
aykut ercetin artik kaleye buyuk bir surpriz olmassa yine uzun bir sure gecmeyecekler. kendilerinden daha fazla "kaleci" olmayan
zapata kaleyi bu haftadan itibaren teslim alacak ve
leo franco gibi batirana kadar kalede kalacak. olan yine bizim iki genc turk kalecimize ve turk kaleci hayallerimize olacak ki ozellikle aykut ercetin
24 ekim 2010 fenerbahçe galatasaray maçı'nda gosterdigi performans ile kalede devamlilik saglayacakken cezali duruma dusmesi kendi adina bu senenin donum noktasi olmustur.