üzerinden 4 sene geçmiş olduğunu tesadüf eseri fark ettiğim unutulmaz maç. bütün sezon boyu bir sürü maçı son topta kaybeden bir takım olarak son hücumda basketi atıp turu geçecek skoru bulmak arog filmindeki
büyü bozuldu muhabbeti gibi bir etki yapmıştı. ki o sezonun kasım-aralık aylarını tek bir maç kazanamadan geçmişti bu takım. kuralar çekilince ikinci turdaki çapraz eşleşme hesapları yapılan euroleague grubundan sidik zoruyla eurocup'a geçebilmiştik bu yüzden. kaptan ve allie quigley sakatlıktan dönmüştü ancak her sezonki klasik maaş problemleri yüzünden allie bazı maçlarda sahaya çıkmıyordu.
bir de
dursun aydın özbek döneminin hemen arkasına gelmişti bu eşleşme. bir ay önce küme düşme adayı olan bu takım toparlanma sürecine girmişti bu maçla birlikte. zaten maçtan sonra soyunma odasından atılan fotoğraf bir haykırış niteliğindeydi. ödemelerin az biraz yoluna koyulması, quigley başta olmak üzere yabancı oyuncuların sıkıntılarının giderilip sahaya konsantre olmalarının sağlanması ve tabi takımın da form tutmasıyla tablo değişmeye başlamıştı. gerek yarı finalde gerek finalde her biri ayrı bir yönüyle efsane olan 4 maçla kazanılan kupa yine bir galatasaray mucizesi olarak yerini almış, güç bela girilen playoff ise canavar yakın doğu basketbol karşısında sessiz sedasız 3-0'la kaybedilerek noktalanmıştı...
(bkz:
tarihte bugün)