4 eylül 2004 türkiye gürcistan maçı

• 1

  luis medina cantalejo' nun kariyerinin ilk uluslararası orta hakemliğini yaptığı maç. * *
• 2

  1-1 biten 2006 dünya kupası eleme grubu maçı. maç avni aker stadyumu'nda oynanmıştı. luis medina cantalejo'nun yönettiği maçta hasan şaş kırmızı kart görmüştü.
• 3

  ersun yanalın milli takım başındaki ilk maçıdır. maça ilker yasin ve hasan şaş damga vurmuştur. trabzondaki seyircilerde maça susarak damga vurmuştur.
  
  (bkz: tarihte bugün)
• 4

  trabzonlu haluk ulusoy'un açılan dev pankartı macın önüne geçmişti. haluk ulusoy'un karşısındaki kesim bunu ulusoy'un qctirsigini iddia ederken kendisi bunun traftarlar tarafından yapıldığını soylemisti. ulusoy'un tartışıldığı karışık donemlerdi , yaklaşık 2 ay sonra da indirilmişti zaten. yerine de fenerbahçe'nin eller kollar dönemini başlatan levent bicakci gelmisti.
  
  maçtan çok koptuk , fatih tekke guzel bir kafa golü vardı maçta. rüştü de kafasını direğe vurarak ciddi bir sakatlık geçirmişti.
• 5

  tribünlerden "ulusoy başkan trabzon şampiyon" sesleri yükselmişti.
• 6

  ersun yanal'ın milli takimlardaki ilk resmi maçıydi. maçi gurcistan'a daha yakin bir noktada oynamak icin uefa'ya basvurup tiflis'te oynayalim deseydik de olurdu aslinda. resmen bizim takim daha uzun yol yapmisti bu maç için.
• 7

  bu maçı dayımların yazlığında kendisi ve kuzenlerimle beraber izlemiştim. maçı içeride izliyorduk ama bahçede artık iyice saati gelip çatan akşam yemeğini yiyeceğimiz için aile eşrafının baskılarına dayanamayıp son beş altı dakika civarı maçın başından kalkmak durumunda kalkıp sofraya gitmek mecburiyetinde kaldık ama duruma kızan dayım el çabukluğu ile televizyonu bir sehpa, uzatma kablosu ve karasal anten yardımıyla bahçeye kuruverdi.
  
  "son beş dakika da olsa maçımı izlerim, aaa gol yemişiz" (dk. 84 civarı 1-1 olmuş ve maç da bu şekilde bitti. golün tekrarına yetiştik. bizimkini ise 49'da fatih tekke atmıştı)
  
  bu da böyle bir anımdır. üzerinden 11 sene geçmiş olamaz amk. yaşlanıyoruz...
• 8

  lisedeydim, yeni dönem başlayalı 3-5 gün olmuş, kitaplar dağıtılmıştı. askeri lise okumuş insanları heyecanlandıran en önemli anlardan biri, son sınıflık ünvanını aldığı 2. sınıfın 19 mayıs'ı, diğeri de ilk defa bir alt sınıfa sahip olduğu ikinci senenin ilk günleridir. biz de o günleri yaşıyorduk işte, kitaplarını kaplayan hazırlıkların kısımlarında aynı okul/muhitten insan var mı diye arayışa geçmiştik. bu sırada milli maç da oynanıyordu, fatih tekke'nin kafa golü de gelince çocuğu koyduk dedik ama galibiyet gelmemişti işte. bir de kırmızı kart hatırlıyorum, bu maçın bahsi ne zaman geçse (pek de bahsi geçen bir maç değildir ya) o günler geliyor aklıma, okulun dağıttığı kitaplara önce mavi kağıt, daha sonra da mavi naylon kaplayan hazırlıkların gözündeki hüzünlü bakışlar ve bir sene önceki kendimi hatırlayışım.
  maçta kaybedilen puanın üzüntüsü bu yüzden daha hafif gelmişti belki de.
• 9

  o sıra ilk okuldaydim. bu mac oynandığı sırada ailece yoldaydik. ersun yanal'ın milli takim için tartışıldığı sıraladı. milli takimin herşeye rağmen hepimizin olduğu zamanlar. vay be kadar zaman geçmiş dedirten mac.
  
  edit: düzeltme yapıldı sabah uyanır uyanmaz entry girmeyin
• 10

  bu maç için trabzon'u seçen federasyon yetkililerin aklını seveyim! ispanya falan gelir de ya da batı avrupa'dan falan bir takım gelir, direkt istanbul'a inmesin, değlasmana geldiğini hissetsin diye, trabzon'a verirsin maçı anlarım. trabzon gürcistan arası 207 km, istanbul-trabzon arası 1070 km.
  
  zaten ersun yalan kral hakan diyerek geçirdik o dönemi, fatih terim gelince son anda play-off oynayıp isviçre'ye elenmiştik. hayatımda gidemedik diye en çok üzüldüğüm turnuva bu turnuvadır. düşünsenize iyi bir milli takımla almanya'da, seyirci desteğiyle neler yapabileceğimizi?