• 1
    ilk kez bugün gördüğüm 2006 tarihli fantastik bir haber.

    http://sampiy10.gazetevatan.com/...tbol-sampiy10-haber/

    --- alıntı ---

    türk futbol dünyası tuhaftır... başarı öyküsü sevmez, başarılı olanı hiç sevmez. dolayısıyla da tek-tük kahramanlar yaratabilir. türk futbolunun en önemli kahramanlarından biri f.bahçe başkanı aziz yıldırım ise, öteki de fatih terim'dir mutlaka... terim, g.saray'ı 4 kez üst üste şampiyon yapıp, uefa kupası'nı da müzesine götürürken, f.bahçe hep 'acıların takımı' konumunda kalmıştır. ancak bu ikilinin yıldızı 1999 yılının ocak ayından beri hiç barışmamıştır. ikisinin yapısı göz önüne alındığında, barışması da çok zor görünüyor. g.saray'ın en başarılı ama en parasız olduğu günlerde, f.bahçe ona yetişmek için çok büyük transferler yapıp, çok önemli teknik adamları getirdi. ama belki de en pratiği fatih terim'i g.saray'dan koparmaktı... bunun olmamasının en önemli sebebi de aşağıda anlatacağımız 'kavga'dır... işte bir görgü şahidinin ağzından 'o gece'nin hikayesi...

    tarih: 25 ocak 1999... yer: akmerkez'in altındaki sosyetik italyan restoranı papermoon... fatih terim, o zamanki yardımcıları müfit erkasap ve bülent ünder ile yemekte... masaya mustafa denizli, levent bıçakçı gibi ünlüler de katılıyor. yemekler yeniyor, içkiler su gibi akıyor.

    aynı gece bir futbolcunun düğününe giden aziz yıldırım ve eşi yıldız yıldırım da aile efradıyla birlikte papermoon'a gelip, girişteki 3 masayı birleştirtiyor ve en 'faça' masaya yerleşiyor. yıldırım'ın ekibinde g.saraylı kardeşi acar yıldırım (eşi yanında yok), asbaşkanı ve kardeşi ali yıldırım, başkan vekili gürbüz refioğlu, abdullah acar ve arkadaşı engin verel eşleriyle yer alıyor.

    uzun masanın başında aziz yıldırım oturuyor. karşı tarafı ise boş kalıyor...

    saat 23.30 sularında terim hesabı istiyor. ama f.bahçe masasını 'pas' geçerek gitmek olmuyor. şakalaşılıyor, davet alıyor ve terim, "ben kardeşimin yanına oturayım" diyerek engin verel'in yanına, masanın sol başına geçiyor. birkaç espriden sonra konu g.saray'daki para sıkıntısına geliyor. o dönemde g.saray hakan şükür'ü juventus'a satmak istiyor ama hakan gitmiyor. aziz yıldırım, 3 dakikalık sohbetin sonunda konuya giriyor:

    * aziz yıldırım: "fatih hoca, biz istesek hakan şükür'ü de emre'yi (belözoğlu) de alırız. ama faruk başkan'la (süren) aramızda konuştuk. bunu yapmayacağıma söz verdim."

    * terim: (kinayeli bir biçimde) "ha, anlamadım... bir daha söylesene..."

    * yıldırım: "fatih hoca, diyorum ki, biz istersek ikisini de alırız."

    * terim: (vücut diliyle 'alamazsınız' diyerek) "yok ya, alır mısın, hadi canım!" (terim dalga geçer gibi konuşunca, g.saraylı acar yıldırım hiddetleniyor)

    * acar yıldırım: "fatih, konuşmana dikkat et, burası bir aile ortamı..."

    * terim: (ayağa kalkıp) "ne varmış konuşmamda, senle görüşeceğiz, senle..."

    * acar yıldırım: (terim'in üstüne yürümek için hamle yapıp) "sen bittin, sen..."

    masa bir anda karışıyor. o sırada acar yıldırım'la birlikte çalışan terim'in takım arkadaşı b.mehmet ile engin verel beline sarılıp fatih terim'i kapıdan dışarı çıkarıyorlar. (o masa ile restoran kapısı arasında 3 adım var.)

    dışarda bu sefer acar ve aziz yıldırım'ın korumaları devreye giriyor. terim'i itekliyorlar. ali yıldırım, engin verel ve b.mehmet koşarak kavgayı ayırıyorlar. terim'i 'valet'in getirdiği amerikan otomobiline bindirip yola çıkartıyorlar. otomobili terim kullanıyor, yanında verel, arkada mehmet var.

    terim yolda sinirlenip "ben ne yaptım ki onlara, birşey söylemedim ki" diye hayıflanıyor. doğruca etiler şamdan'a geçiyor. kapıdan girer girmez soldaki masaya oturuyor. o sırada şamdan'da bulunan ali dürüst ve kardeşi osman dürüst üst kattan aşağı iniyor. bülent ünder ve müfit erkasap da geliyor. terim'i güçbela sakinleştiriyorlar. olay hemen duyuluyor. o sırada akmerkez'deki ofislerden birinde görüşmesi bulunan terim'in o zamanki en 'can' dostu mehmet ağar papermoon'a iniyor. yıldırımlar'ın masasına oturup terim adına özür diliyor. f.bahçeliler'e göre terim daha sonra hatanın kendisinde olduğunu kabul ediyor. ve iş daha fazla büyümeden kapatılıyor. (bununla ilgili başka iddialar da var.)

    ve aziz yıldırım, fatih terim dosyasını ömür boyu kapatıyor.

    --- alıntı ---

    ayrıca sözlükte yazılmışlığı da varmış: (bkz: #1569339)
  • 3
    bu olayı, halil özer'in yazmış olduğu galata sarayı efendileri isimli kitapta okuma fırsatı bulmuştum. ancak ilginç olan şudur ki, aynı kitapta, bu olaydan sonra selim soydan ve şadan kalkavan aracılığıyla fatih hocaya yapılan 10 milyon dolarlık teklif anlatılır. selim soydan'ın, fatih hoca'ya, galatasaray'da herkesin önüne geçtiğinden ötürü hem yöneticiler hem de futbolcular tarafından istenmediğini söylediği belirtilir.

    ancak fenerbahçe'nin nasıl bir kulüp olduğunu, yöneticisinden futbolcusuna bu hissin nasıl sirayet ettiğini selim soydan'ın şu cümlelerinden anlayabiliriz; "bizim amacımız biraz farklıydı. fenerbahçe olarak şunun farkına vardık. terim, galatasaray'da olduğu sürece biz şampiyon olamazdık. onu oradan oynatmak gerekiyordu. oynatamazsak da aklını çelmemiz lazımdı. asıl amaç buydu. bunu da başardığımızı düşünüyorum."
App Store'dan indirin Google Play'den alın