hayatımda gittiğim ilk maç.
https://www.youtube.com/watch?v=rpIabBShThc soğuk bir kış akşamı olduğunu hatırlıyorum. babamın elinden tutup stada girmişim. kale arkası tribünündeyiz, ama eski açık mı yeni açık mı hatırlamıyorum. küçücük çocuğum. boyum da yetmiyor sahayı komple görmeye. tribündeki o beyaz korkuluklardan var önümüzde, hani insanlar aşağı yuvarlanmasın diye konulan. onun yan tarafına tutunup, bir yandan da parmaklarımın ucuna kalkıp, insan kalabalığı arasından sahayı görmeye çalışıyorum.
çubuklu formamız ve siyah şortumuz daha dün gibi aklımda. hani böyle bir imge çakılır ya insanın zihnine, aynı o şekilde sabitlenmiş. futbolcuların nefes alıp vermelerinden çıkan buharı dahi hatırlıyorum. sahayı görebildiğim kadarıyla aklımda kalan tek oyuncumuz 6 numaralı forması ve sarı saçlarıyla
ufuk talay. hiç aklımdan çıkmaz o resim. rakip ceza alanına yakın bir yerde topla oynuyordu. ve oyunun yönünü sağ kanada doğru çeviriyordu.
maçı kazandığımızı da hatırlıyordum ama skoru hatırlamıyordum. linkten maçı izleyince duygulandım. anılarım canlandı. ve ufuk'un 6 numaralı formayı giydiğini görünce de garip bir mutluluk oluştu içimde. o anımın sağlaması gibi, ona tutunmamın boşa gitmemesi gibi. kafamdakiyle gerçeğin bire bir örtüştüğünü görmek büyük bir haz verdi bana.
üzerinden tam 24 sene geçmiş.
babama hâlâ içten içe hep teşekkür ederim beni maça götürdüğü için. kimse unutmamıştır sanırım ilk gittiği maçı.
kendime de sözümdür, bir gün çocuğum olursa ben de onun zihninde böyle bir anı oluşturacağım.