bu maçta attığımız gol; galatasaray'ın attığı ve bir yandan sevinirken bir yandan burukluk yaşadığım birkaç golden biridir. gol sonrasında babamla sevinirken ilk önce
fevzi'nin yerdeki o hali ardından da tribündeki eşinin hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamasıyla sevinmeyi bırakmış yerime oturmuştum. mutluydum ama inanılmaz üzülmüştüm onlara. o günden sonra hiç unutmadım o anları.
fevzi'yle ilgili ne zaman bir şey duysam hemen gözümün önüne gelir;
https://www.youtube.com/watch?v=js14K0V892Q bu sene çok ilginç bir olay yaşadım. saroz'da yazlık kiralamıştık. annem-babam yeğenimle yazı orada geçirdiler, biz de abimle haftasonu kaçamak yapıyorduk. bir haftasonu bir komşu ile kızı geldi bize yemeğe. kadının kızını görür görmez bi' afalladım, "kim ya bu, yüzü ne kadar tanıdık geldi" diye düşündüm. oturduk, tanışma faslı sonrası yemek yiyoruz bir yandan da sohbet ediyoruz. derken o ara bizim aramızda futbol muhabbeti açıldı. galatasaray, fener, beşiktaş transferler vsr. konuşurken birden karşımdaki o kime benzettiğimi bir türlü çıkaramadığım kadın eski kaleci fevzi'yi tanıyıp tanımadığımı sordu. tanımaz mıyım, bizim bir maçta yediği gol ve eşinin o anki gözyaşları hala aklımdadır... der demez tebessüm etti, benim jeton düştü. birkaç saniye inanamadım. sonra siz fevzi'nin eşisiniz dimi diye sordum. tekrar tebessüm etti ve evet dedi.
olaya bak arkadaş; 16 yıl önce televizyonda gözyaşlarıyla gördüğüm bir kadın şu an tam önümde oturuyor ve ben de o an yaşadıklarımı ona anlatıyorum. çok duygulandı. fevzi'yle birkaç yıl sonra ayrıldıkları için ve şu anda bir başkasıyla evli olduğu için konuyu çok uzatmadım ama inanılmaz dumur oldum. hayat çok garip.