2942
sözlük-ü sultani yazarları ile yapılan son ali sami yen zirvesini ve birlikte seyrettiğimiz son ali sami yen maçını kendi gözlemlerime anlatmak isterim.
11 ocak 2011 galatasaray beypazarı şekerspor maçı zirvesi için buluştuk...
her zamanki gibi, biricik stada gitmek için biricik sokağımızda bir araya gelmiştik... neredeyse bir çok yazarı oradaydı... hepsiyle tanışmaya çalıştım elimden geldiğince...
thisisthebesttillwedobetter'ı gördüğümde entry silen gizemli moderatörü gören masum köylü modundaydım...
pilgrim'le tanıştığımızda "geberdim sözlük. bu nedir lan? ahahahah" dedim. zira (bkz: #325654)
harrycool abimiz de uzaklardan gelmiş, sözlük sayesinde tanışmak kısmetmiş...
bi ara wasabi ile meşale yaktık... sözlükçe tezahüratlar yaptık...
durup durup dozer tezahüratını başlatan hadomer kendinden geçmişti. ve maçı iulian filipescu ile kapalıda seyredeceklerdi...
kalifiye jurnal de assolistlerden, geç gelenlerdendi. ama cana yakın bir insandır kendisi... yeni açıkta seyretti maçı...
kardeşim dostum büyük insan cracks sokağa gelince yanına gittim, ultradnan ve vurursa gol olur'da oradaydı...
onlarla koyu muhabbet sırasında yamakasi seslendi, "conqui, conqui!! bi gelsene abi" gittim yanlarına işte;
arifsadecekendiniatmazdi kardeşim ile de orda tanıştık...
sokakta nasilanlatalimbugolüsimdisize kardeşimi de bekledim ama kısmet olmdadı.
mümkün olduğunca kişi - nick eşleştirmesi yapmaya çalıştım... ama şu an karıştırma ya da hatırlayamama gafletinde bulunduklarımdan özür diliyorum, yavaş yavaş artık...
gösterileri seyretmek için pilgrim, gissem, alakaya maydanoz ve otoriter bayan denmez kadın de ile stada erken girdik...
gösteriler seyredildi ve artık maç başlamak üzereydi... o sıralarda hagi de geldi... gözlerim imdizdar'ı aradı ama onla da çıkışta karşılaşabildik.
maçın 22. dakikasında yenen golle moraller bozulmuştu, hele eski açık olarak "sarı" dediğimizde yanımızdaki totoşların* lacivert demesi sinirleri gerdi*
vay acondios deplasman tribününe akınlar düzenlemek istedi zor tuttuk.*
derken ikinci yarı başladı, işler hiç de iyi gitmiyordu...
uğursuzluğuna inandığım formamla ilgili (bkz: #522887) entry'mi girdikten sonra,
(bkz: #544430) ve (bkz: #556960) gibi entrylerle gazla gelerek giydiğim ancak hala da galibyet görememiş parçalı formam yine üzerimdeydi.
maçın sonlarına giriliyor ve hala takımda tık yoktu... suçu kendimde hissettim, daha önce çok kez sordum captano abiye uğursuzluk, totem var mıdır diye, ama boşver be oğlum hepimiz aynı maça gidiyoruz cevabını almıştım... bugün de "senle alakalı değil" diyecekti ki...
tcoskun, vay acondios, arifsadecekendiniatmazdi, yamakasi kardeşlerimin de gazına geldim...
dakika 70... formayı çıkartıp arifsadecekendiniatmazdi'nın üzerine astım, takımdaki hareketliliği gören yamakasi, durumu bana bağladı ve "olum bu maçı çevirelim dile benden ne dilersen gibi bir laf etti."(u: hatırlatırım abi (:) derken servet hayvani bir gol attı... sonra arda sonra kazım...
ben çıldırmışcasına seviniyor formayı sallıyordum, captano, tcoskun, vay acondios, yamakasi ile sarılarak...
cracks ve copido aşağı çaprazda oldukları için onlara ulaşmam güç oldu tabi*
evet belki gerçekten totem, uğursuzluk filan yoktur ama böyle bir şeyin denk gelmesi, hele de son maçta çok fantastik olmuştu benim için, asla unutamam bu günü...
maç bitti... o sırada imdizdar'la karşılaştık, kendisi ta ankaradan gelmişti...
ve bir tarihin sona ermesine birlikte şahit oluyorduk, bu koca aile ile..
geri sayım yapıldı,
ve ali sami yen'in ışıkları bir daha yanmamak üzere kapandı...
herkes üzgün, gözler dolu doluydu...
polis olmasa çıkamazdık açıkçası...
sonra metrobüse doğru yol aldık... vedalaşdık, sarıldık... birlikte yolculuk yaptık...
cracks, imdizdar ve prekazi8'i metrobüs kargaşasında kaybettik
ve yola vay acondios, armaninpesindeyiz, socifield ile devam ettik...
açıkçası hayatımda asla unutamayacağım bir maç olmuştur...
bu ailenin bireyi olduğum için mutluyum..
iyi ki varsınız..
gururla öhm öhm diyerek tanım:
çok büyük bir aile...
11 ocak 2011 galatasaray beypazarı şekerspor maçı zirvesi için buluştuk...
her zamanki gibi, biricik stada gitmek için biricik sokağımızda bir araya gelmiştik... neredeyse bir çok yazarı oradaydı... hepsiyle tanışmaya çalıştım elimden geldiğince...
thisisthebesttillwedobetter'ı gördüğümde entry silen gizemli moderatörü gören masum köylü modundaydım...
pilgrim'le tanıştığımızda "geberdim sözlük. bu nedir lan? ahahahah" dedim. zira (bkz: #325654)
harrycool abimiz de uzaklardan gelmiş, sözlük sayesinde tanışmak kısmetmiş...
bi ara wasabi ile meşale yaktık... sözlükçe tezahüratlar yaptık...
durup durup dozer tezahüratını başlatan hadomer kendinden geçmişti. ve maçı iulian filipescu ile kapalıda seyredeceklerdi...
kalifiye jurnal de assolistlerden, geç gelenlerdendi. ama cana yakın bir insandır kendisi... yeni açıkta seyretti maçı...
kardeşim dostum büyük insan cracks sokağa gelince yanına gittim, ultradnan ve vurursa gol olur'da oradaydı...
onlarla koyu muhabbet sırasında yamakasi seslendi, "conqui, conqui!! bi gelsene abi" gittim yanlarına işte;
arifsadecekendiniatmazdi kardeşim ile de orda tanıştık...
sokakta nasilanlatalimbugolüsimdisize kardeşimi de bekledim ama kısmet olmdadı.
mümkün olduğunca kişi - nick eşleştirmesi yapmaya çalıştım... ama şu an karıştırma ya da hatırlayamama gafletinde bulunduklarımdan özür diliyorum, yavaş yavaş artık...
gösterileri seyretmek için pilgrim, gissem, alakaya maydanoz ve otoriter bayan denmez kadın de ile stada erken girdik...
gösteriler seyredildi ve artık maç başlamak üzereydi... o sıralarda hagi de geldi... gözlerim imdizdar'ı aradı ama onla da çıkışta karşılaşabildik.
maçın 22. dakikasında yenen golle moraller bozulmuştu, hele eski açık olarak "sarı" dediğimizde yanımızdaki totoşların* lacivert demesi sinirleri gerdi*
vay acondios deplasman tribününe akınlar düzenlemek istedi zor tuttuk.*
derken ikinci yarı başladı, işler hiç de iyi gitmiyordu...
uğursuzluğuna inandığım formamla ilgili (bkz: #522887) entry'mi girdikten sonra,
(bkz: #544430) ve (bkz: #556960) gibi entrylerle gazla gelerek giydiğim ancak hala da galibyet görememiş parçalı formam yine üzerimdeydi.
maçın sonlarına giriliyor ve hala takımda tık yoktu... suçu kendimde hissettim, daha önce çok kez sordum captano abiye uğursuzluk, totem var mıdır diye, ama boşver be oğlum hepimiz aynı maça gidiyoruz cevabını almıştım... bugün de "senle alakalı değil" diyecekti ki...
tcoskun, vay acondios, arifsadecekendiniatmazdi, yamakasi kardeşlerimin de gazına geldim...
dakika 70... formayı çıkartıp arifsadecekendiniatmazdi'nın üzerine astım, takımdaki hareketliliği gören yamakasi, durumu bana bağladı ve "olum bu maçı çevirelim dile benden ne dilersen gibi bir laf etti."(u: hatırlatırım abi (:) derken servet hayvani bir gol attı... sonra arda sonra kazım...
ben çıldırmışcasına seviniyor formayı sallıyordum, captano, tcoskun, vay acondios, yamakasi ile sarılarak...
cracks ve copido aşağı çaprazda oldukları için onlara ulaşmam güç oldu tabi*
evet belki gerçekten totem, uğursuzluk filan yoktur ama böyle bir şeyin denk gelmesi, hele de son maçta çok fantastik olmuştu benim için, asla unutamam bu günü...
maç bitti... o sırada imdizdar'la karşılaştık, kendisi ta ankaradan gelmişti...
ve bir tarihin sona ermesine birlikte şahit oluyorduk, bu koca aile ile..
geri sayım yapıldı,
ve ali sami yen'in ışıkları bir daha yanmamak üzere kapandı...
herkes üzgün, gözler dolu doluydu...
polis olmasa çıkamazdık açıkçası...
sonra metrobüse doğru yol aldık... vedalaşdık, sarıldık... birlikte yolculuk yaptık...
cracks, imdizdar ve prekazi8'i metrobüs kargaşasında kaybettik
ve yola vay acondios, armaninpesindeyiz, socifield ile devam ettik...
açıkçası hayatımda asla unutamayacağım bir maç olmuştur...
bu ailenin bireyi olduğum için mutluyum..
iyi ki varsınız..
gururla öhm öhm diyerek tanım:
çok büyük bir aile...