8199
taraftar ile seyirci arasındaki farkı gösteren oyuncu. doğru. taraftar için armadan başka aidiyet duyulacak şey yoktur. seyirci ise hocaya, futbolcuya, yöneticiye bağımlılık hisseder. bunlar giderse takıma ve armaya küser.
kerem'in katlettiği ne ilk ne son maç. 2-3 maçtır kötü diye geçiştirenler de kendisini kandırır anca. herkesin hafızası o kadar zayıf değil. geldiği günden bugüne içinden geçtiği maçları tek tek sıralarım ama değmez. anlamayacak olan yine anlamaz.
gol atmış, gol kaçırmış mesele değil. isterse her maç 5 tane gol kaçırsın. asıl sorun oyun etkinliği koyamamasında. sürekli top kaybı, sürekli basit hatalar, sürekli yanlış paslar.
sadece dünkü maçın istatistikleri; 0 isabetli şut, 2/0 başarılı çalım, %59 pas isabeti (büyük kısmı geriye pas), 7/2 başarılı ikili mücadele, 20 top kaybı. özellikle sahaya ağırlık koymakta zorlandığımız maçta 60 dakikada 20 top kaybı inanılmaz. aldığı hemen her topu kaybetmiş. ama fanboyları toz konduramıyor, 1 maçlık kötü oynadı yazamıyor bile.
her hafta biz kerem'i avutmak zorunda mıyız? gol atamadığı her hafta sahanın en kötüsü. hatta bazen gol attığı maçlarda bile sahanın en kötüsü oluyor. ama her maç kerem'i tribüne çağıralım, hoca çıkıp pohpohlasın. karşılığında kerem'de bir gelişme var mı? geldiği günden bugüne ne eksiklikleri varsa halen aynı eksiklikleri var.
milli takımda formayı sakatlık olmazsa 18 yaşındaki kenan yıldız kapacak. çünkü 18 yaşındaki kenan, kerem'den daha sağlam yere basıyor, daha doğru kararlar veriyor. montella'nın ya da milli takımın kerem'e bir özür veya minnet borcu da yok. biz kerem'e karşı sürekli bi mağrur, sürekli bi mahcubuz. cidden yetti.
kerem'e yapılan pohpohlama fenerbahçeli'lerin ferdi'ye yaptığı pohpohlamayla birebir aynı. bizim ''en iyi yerli kanat'' dediğimiz adam zeki yavru'ya üstünlük kuramıyor. fenerli'lerin ''en iyi bek'' dedikleri adam 35-40 metre zaniolo'ya eskortluk yapıp gol yediriyor. bir fark yok.
(bkz: 2 şubat 2024 samsunspor galatasaray maçı)
kerem'in katlettiği ne ilk ne son maç. 2-3 maçtır kötü diye geçiştirenler de kendisini kandırır anca. herkesin hafızası o kadar zayıf değil. geldiği günden bugüne içinden geçtiği maçları tek tek sıralarım ama değmez. anlamayacak olan yine anlamaz.
gol atmış, gol kaçırmış mesele değil. isterse her maç 5 tane gol kaçırsın. asıl sorun oyun etkinliği koyamamasında. sürekli top kaybı, sürekli basit hatalar, sürekli yanlış paslar.
sadece dünkü maçın istatistikleri; 0 isabetli şut, 2/0 başarılı çalım, %59 pas isabeti (büyük kısmı geriye pas), 7/2 başarılı ikili mücadele, 20 top kaybı. özellikle sahaya ağırlık koymakta zorlandığımız maçta 60 dakikada 20 top kaybı inanılmaz. aldığı hemen her topu kaybetmiş. ama fanboyları toz konduramıyor, 1 maçlık kötü oynadı yazamıyor bile.
her hafta biz kerem'i avutmak zorunda mıyız? gol atamadığı her hafta sahanın en kötüsü. hatta bazen gol attığı maçlarda bile sahanın en kötüsü oluyor. ama her maç kerem'i tribüne çağıralım, hoca çıkıp pohpohlasın. karşılığında kerem'de bir gelişme var mı? geldiği günden bugüne ne eksiklikleri varsa halen aynı eksiklikleri var.
milli takımda formayı sakatlık olmazsa 18 yaşındaki kenan yıldız kapacak. çünkü 18 yaşındaki kenan, kerem'den daha sağlam yere basıyor, daha doğru kararlar veriyor. montella'nın ya da milli takımın kerem'e bir özür veya minnet borcu da yok. biz kerem'e karşı sürekli bi mağrur, sürekli bi mahcubuz. cidden yetti.
kerem'e yapılan pohpohlama fenerbahçeli'lerin ferdi'ye yaptığı pohpohlamayla birebir aynı. bizim ''en iyi yerli kanat'' dediğimiz adam zeki yavru'ya üstünlük kuramıyor. fenerli'lerin ''en iyi bek'' dedikleri adam 35-40 metre zaniolo'ya eskortluk yapıp gol yediriyor. bir fark yok.
(bkz: 2 şubat 2024 samsunspor galatasaray maçı)