2815
antu'da kendisi hakkında''emre'ye mahmut olursa'' gibi bir yorum yapmışlar.
ben obsesif biriyimdir biraz. beğendiğim bir cümle gördüğümde mesela onu çok sık kullanmaya başlarım, sürekli tekrarlarım. işte nick hornby'nin fever pitch kitabını okurken gördüğüm ve bu sözlükte de iki üç başlığa yazdığım o cümleyi bir kere daha zikretmem gerekiyor burada;
''hiçbir zaman onun yerini dolduramadık. ama farklı yeteneklere sahip başka insanlar bulduk; bunun bir kaybı telafi etmenin iyi bir biçimi olduğunu anlamak yıllarımı aldı.'' (sf. 123)
enfes bir cümle bence. biz yıllarca bunu beceremedik, düşünemedik. biz şöyle yaptık; yeni hagi, yeni hakan şükür aradık. yıllarca okan, suat, emre aradık. erhan namlı, yeni okan buruk olacak diye bekledik. farklı bir sistemle de başarılı olunabileceğini hiç düşünmedik. oysaki futbolun değiştiğini de pek anlayamıyorduk. ama şimdi teknoloji ile birlikte her şey, en çok da değişim hızlanınca artık anlamaya başladık. şükürler olsun ki artık bu sözlükte yeni bir melo lazım diyenlerden çok daha fazla sayıda iyi bir box to box lazım diyen var. bundan 20 sene önce ribaundcu ve blokcu bir pivot her takımın aradığı şeydi. bugün pası ve hatta biraz da şutu yoksa ribaund ve blokla kimse ilgilenmiyor çünkü zaten artık her oyuncu ribaund alıyor, savunma yapıyor. değişime direnmek yerine ayak uydurmak gerekiyor. elbette maziyi özlüyoruz ama edebiyat ve sanat da biraz bu yüzden var zaten; zamanın hızına müdahale edebilmek için.
antu'dan buralara nasıl geldim tam bilmiyorum ama antu, fener ya da türk futbolu bu kafayala devam ettiği sürece bir arpa boyu yol alamaz. tolga, emre'ye mahmut olsun, rodriguez visca olsun, ersun hoca da abdullah avcı oldu mu ikinclik garanti. geriye bir tek antu'nun adını bozbaykuşlar yapmak kalır.
ben obsesif biriyimdir biraz. beğendiğim bir cümle gördüğümde mesela onu çok sık kullanmaya başlarım, sürekli tekrarlarım. işte nick hornby'nin fever pitch kitabını okurken gördüğüm ve bu sözlükte de iki üç başlığa yazdığım o cümleyi bir kere daha zikretmem gerekiyor burada;
''hiçbir zaman onun yerini dolduramadık. ama farklı yeteneklere sahip başka insanlar bulduk; bunun bir kaybı telafi etmenin iyi bir biçimi olduğunu anlamak yıllarımı aldı.'' (sf. 123)
enfes bir cümle bence. biz yıllarca bunu beceremedik, düşünemedik. biz şöyle yaptık; yeni hagi, yeni hakan şükür aradık. yıllarca okan, suat, emre aradık. erhan namlı, yeni okan buruk olacak diye bekledik. farklı bir sistemle de başarılı olunabileceğini hiç düşünmedik. oysaki futbolun değiştiğini de pek anlayamıyorduk. ama şimdi teknoloji ile birlikte her şey, en çok da değişim hızlanınca artık anlamaya başladık. şükürler olsun ki artık bu sözlükte yeni bir melo lazım diyenlerden çok daha fazla sayıda iyi bir box to box lazım diyen var. bundan 20 sene önce ribaundcu ve blokcu bir pivot her takımın aradığı şeydi. bugün pası ve hatta biraz da şutu yoksa ribaund ve blokla kimse ilgilenmiyor çünkü zaten artık her oyuncu ribaund alıyor, savunma yapıyor. değişime direnmek yerine ayak uydurmak gerekiyor. elbette maziyi özlüyoruz ama edebiyat ve sanat da biraz bu yüzden var zaten; zamanın hızına müdahale edebilmek için.
antu'dan buralara nasıl geldim tam bilmiyorum ama antu, fener ya da türk futbolu bu kafayala devam ettiği sürece bir arpa boyu yol alamaz. tolga, emre'ye mahmut olsun, rodriguez visca olsun, ersun hoca da abdullah avcı oldu mu ikinclik garanti. geriye bir tek antu'nun adını bozbaykuşlar yapmak kalır.
