2501
kendisinden söz edilirken belçika milli takımı vurgusu sürekli yapılıyor(sanki devamlı bir oyuncusuymuş gibi), oysa milli takıma en son euro 2016'da çağırıldı, orada da vermaelen'in cezası nedeniyle 1 maçta forma giydi. toplam milli takım performansı bundan ibaret: 5 hazırlık maçı, 2 tane euro 2016 elemeleri maçı ve 1 tane euro 2016 çeyrek final maçı. hazırlık maçları hâricinde toplam 200 dakika milli forma giymiş yani.
altyapı oyuncusu, büyük umut demiştik; ancak adam u-19 ve u-21 formasıyla da toplam 10 maç oynamış.
velhâsılı belçika milli takımı oyuncusu denerek yorumlanmasının devri geçmiş durumda, zira öyle bir anlatılıyor ki açıkçası ben de düzenli oynamasa da rotasyonda sık sık forma buluyordur diye düşünüyordum.
oyunculuğu da açıkçası -kendisini deli gibi savunanlar da inkâr edemez- hiçbir zaman beklediğimiz, istediğimiz düzeyde olmadı. galatasaray formasıyla 32 maça çıktı, şöyle 3-4 maç üst üste ortalama üstü oynadığını hatırlamıyorum. (son 3-4 yıldır saç baş yoldurmuş semih kayabile 11-12 sezonunda -21 yaşındayken- form tutup performans vermişti, ciddî ciddî piyasa değerinin 10 milyonlara çıktığı bir dönem yaşadı.)
tabii hakkını yemeyelim, manchester city'nin enteresan altyapı yaklaşımı da kendisinin bu hâle gelmesinde önemli rol oynamıştır; henüz manchester city forması giymemiş olmasına rağmen 3-4 yıldır sürekli kiralanıp farklı liglerde oynaması kariyeri adına büyük olumsuzluk. gelecek yılı belirsizlik içerisinde geçecek takımlarda oynadı hep.
yabancı bir futbolcunun galatasaray'ı sevmesi, tutması hoşumuza gidiyor anlıyorum; ancak özellikle gelecek yıllar için tekrar yabancı kısıtlamasına dönüleceğinin dillendirilmeye başlandığı ve kulübün maddî açıdan ciddî anlamda sıkıntılı olduğu bir dönemde denayer'i adamakıllı bir bonservisle transfer etmek mantıksızlık. cüz'i bir miktar karşılığında(belki de sözleşmesi city tarafından feshedilerek) ve uygun bir yıllık ücret dahilinde belki kadroda tutulabilir.
böyle adamlara bulunmaz hint kumaşı muamelesi yapmamıza hiç gerek yok.
kariyer ve performans olarak öyle bir noktada ki bizim denayer'e olan ihtiyacımızın kat be kat ötesinde kendisinin galatasaray'a ihtiyacı var.
altyapı oyuncusu, büyük umut demiştik; ancak adam u-19 ve u-21 formasıyla da toplam 10 maç oynamış.
velhâsılı belçika milli takımı oyuncusu denerek yorumlanmasının devri geçmiş durumda, zira öyle bir anlatılıyor ki açıkçası ben de düzenli oynamasa da rotasyonda sık sık forma buluyordur diye düşünüyordum.
oyunculuğu da açıkçası -kendisini deli gibi savunanlar da inkâr edemez- hiçbir zaman beklediğimiz, istediğimiz düzeyde olmadı. galatasaray formasıyla 32 maça çıktı, şöyle 3-4 maç üst üste ortalama üstü oynadığını hatırlamıyorum. (son 3-4 yıldır saç baş yoldurmuş semih kayabile 11-12 sezonunda -21 yaşındayken- form tutup performans vermişti, ciddî ciddî piyasa değerinin 10 milyonlara çıktığı bir dönem yaşadı.)
tabii hakkını yemeyelim, manchester city'nin enteresan altyapı yaklaşımı da kendisinin bu hâle gelmesinde önemli rol oynamıştır; henüz manchester city forması giymemiş olmasına rağmen 3-4 yıldır sürekli kiralanıp farklı liglerde oynaması kariyeri adına büyük olumsuzluk. gelecek yılı belirsizlik içerisinde geçecek takımlarda oynadı hep.
yabancı bir futbolcunun galatasaray'ı sevmesi, tutması hoşumuza gidiyor anlıyorum; ancak özellikle gelecek yıllar için tekrar yabancı kısıtlamasına dönüleceğinin dillendirilmeye başlandığı ve kulübün maddî açıdan ciddî anlamda sıkıntılı olduğu bir dönemde denayer'i adamakıllı bir bonservisle transfer etmek mantıksızlık. cüz'i bir miktar karşılığında(belki de sözleşmesi city tarafından feshedilerek) ve uygun bir yıllık ücret dahilinde belki kadroda tutulabilir.
böyle adamlara bulunmaz hint kumaşı muamelesi yapmamıza hiç gerek yok.
kariyer ve performans olarak öyle bir noktada ki bizim denayer'e olan ihtiyacımızın kat be kat ötesinde kendisinin galatasaray'a ihtiyacı var.