• 1579
    kendilerinde toplu olarak bir psikiyatrik bozukluk bulunduğunu düşündüğüm güruh.

    öncelikle ufak bir rehber;
    -hezeyan veya sanrı, yanlış fakat sağlam ve kolay değiştirilemez düşünce ve inanışlardır.
    -sanrısal bozukluk veya hezeyanlı bozukluk, önde gelen semptomların sanrılar olduğu bir psikiyatrik bozukluktur. eskiden paranoya ya da paranoid bozukluk olarak adlandırılan bu bozuklukta primer olarak grandiyöz, erotik, kıskançlık, somatik veya karışık tipte sanrılar bulunur. bazı sanrı(hezeyan) tipleri;
    referans hezeyanı: başkalarının kouşmalarında ya da hareketlerinde kendisine atıflar yapıldığı şeklinde hezeyan.
    perseküsyon hezeyanı: başkasından kötülük göreceği yanlış inancı.
    sistematik hezeyan: farklı olayları bir olay ya da konu etrafında birleştiren hezeyan.
    grandiyöz hezeyan: kendisinin önemini abartan nitelikte hezeyan.

    gelelim hastalarımıza;

    en başta, defaatle sözlükte de belirtildiği üzere, bu kulübün başkanından tut sokaktaki tinercisine kadar hepsine göre herkes beşiktaş'a karşı. her hakem kararı beşiktaş'ı durdurabilmek için. gezi'nin kahraman halk cephesinin bir numaralı temsilcisi çarşı'yı pasifize edebilmek için devletten organize taraftar grubu kuruluyor. * hakem hatası olmadan beşiktaş'ın kaybetmesi mümkün değil. beşiktaş normal şartlarda çok süper takım ama hep üzerine oyunlar oynanıyor. çünkü beşiktaş'ın önü kesilmek isteniyor. şaibeli ve tartışmalı olan her şey beşiktaş ile bir şekilde alakalı çünkü beşiktaş şeref'iyle oynayıp hakkı'yla kazananların takımıdır. --> referans hezeyanları, sistematik hezeyanlar

    kendilerine göre tartışmalı hakemler sürekli olarak beşiktaş'ın kritik maçlarına beşiktaş'ı saf dışı bırakmak için atanıyor ve bu hakemlerin istisnasız galatasaray taraftarı olduğu iddia ediliyor. medyada söz konusu hakemlerin gerçek ya da montajlanmış galatasaray formalı fotoğrafları dolaşıyor. ** bu arkadaşların ateşle savunduğu noktaların başında özellikle galatasaray'ın güçlerinin(?) düzenli olarak beşiktaş'ın önünü kesmekle meşgul oluşu var. havaya girdikleri her zaman diliminde galatasaray tarafından saf dışı bırakılmalarının hepsi her açıdan planlanmış tablolar. öyle ki; galatasaray maçından bir hafta önceki karşılaşmada laubaliliği ve olağanüstü çabası sonucu kırmızı kart görüp cezalı duruma düşen kendi futbolcusu* bile adına düzen dedikleri ve bulunmak için tıpkı ikincilikleri -ve hatta üçüncülükleri gibi- fazla şerefli oldukları bu planlamalar silsilesinin bir piyonu bu arkadaşlara göre. herşey beşiktaş'a zarar vermek için. --> perseküsyon hezeyanları, sistematik hezeyanlar

    kendilerinin bitmek tükenmek bilmeyen iddialarından birisi de her konuda en iyi ve rakipsiz olan bir beşiktaş'ın varlığı üzerine. ilk türk jimnastik kulübü, ankaragücü'ne 6 tane golü adeta kusursuz işleyen bir makine emsaliyle sıralayarak tarihine altın harflerle yazdırdığı galibiyeti ve mahkeme koridorlarında ağlaya ağlaya tarihine üç adet şampiyonluk ve amblemine bir yıldız daha eklemiş olma gururuyla beşiktaş, düzenli olarak sosyal sorumluluk çığırtkanlığı ile şov peşinde koşarken siyahi futbolculara karşı türkiye'de nitelikli? ırkçılığın bayrak taşıyıcılığını yapan, rakibinin efsaneleri ve kurucusuna sebepsizce küfretme arsızlığını gururla taşıyan, liverpoollu futbolcuların ayaklarını titretme başarısı göstermiş desibel rekorcusu muhteşem taraftar grubu çarşı, işçi çocuğu, sakallı sosyal demokrat gitarist, diğer takım hocalarının yanına dahi yaklaşamayacağı seviyede olağanüstü bir karakter, mavi gözlü dev teknik direktör slaven bilic, allah vergisi tipi ve muhteşem tevazusuyla tüm türk sosyete milf'lerinin gözdesi, taraftarıyla müsemma isyankarlığı(?) ve özellikle inşa sürecindeki yeni statlarıyla alakalı olarak tutamadığı sözlerine rağmen dik duruşundan taviz vermeyen çarşı'nın çocuğu başkan fikret orman, müthiş sol ayaklı olcay şahan, kendine müslüman demba ba, arsenal altyapısı ve wenger'in taşşaklarını koklamış salyalı wonderkid oğuzhan özyakup, kuru sıkı görünümlü mavzer gökhan töre ve daha nice, sayamayacağım meziyetleriyle eşsiz beşiktaş futbolcuları. beşiktaş işçinin, ezilmişliğin, emeğin takımıdır; emperyalizm ve statükonun her zaman karşışındadır; gezi'de de defaatle görüldüğü üzere beşiktaş halktır, mes que un jimnastik club. --> grandiyöz hezeyanlar

    buyrun tanıyı siz koyun.
App Store'dan indirin Google Play'den alın