6203
başarısız bir sezon geçirmesi için galatasaray taraftarı elinden geleni ardına koymamaktadır.
hayır takımda leblebi gibi gol atan bir forvetin var. bırak topla oynamasın amk. sen sistemini ona göre kur, golleri o atsın topla başkası oynasın. jardel görmüş takımız. jardel de topla yarak gibiydi, şimdi sorsan herkes özlemle anar. üstelik adam bırak burak gibi pres yapmayı, 10 metre karede oynuyodu futbolu.
galatasaray'ın esas sorunu burak falan değildir. pres yediği saniye topu defanstan ileri taşıyamamaktır. bu konuda başarı en az 6 kişilik bir top kullanma ve yerleşimle hallolurken yani defans 4'lüsü ve önündeki melo ve selçuk'un hem çok iyi top alıp hem de çok iyi pas atması gerekirken özellikle galatasaray'ın kenar bekleri oyuna hiç ama hiç katılmıyorlar bu anlamda. riera o açıdan gerçekten çok faydalı oynuyordu. furkan özçal'da o ışığı gördüm. veysel sarı da bunu becerebilecek bir oyuncu. ama evet hiç biri tam anlamıyla çözüm değiller şu aşamada. geçen sene fenerbahçe'nin en büyük artısıydı caner ve gökhan gönül gibi iki beke sahip olmak. bu adamlar türkiye şartlarında alman milli takımında ve bayern münih'de lahm'ın yaptığı işi yaptılar. bek mevkiinde oyun kurucu gibi oynadılar. böylece fenerbahçe'nin oyun merkezi genişledi. pres yapmak ve baskı altına almak zorlaştı takımı. özellikle türkiye ligi temposunda.
kimse merak etmesin galatasaray ilk presi kırıp topu rakip yarı sahaya yıkmaya başlasın, herkes görecek burak yılmaz'ın nasıl bir anda daha iyi oynamaya başladığını. bunu beceremediğimizde belçika 2. lig takımına da aynı ruhsuz gibi görünen oyunu oynarsın, sivasspor'a da, orduspor'a da.
bence teknik anlamda bu işin çözümü galatasaray kadrosu içerisinde ortasaha menşeili adamları beke yerleştirip oyun merkezini genişletmek. kimse merak etmesin defansif yetersizlikleri türkiye liginde hissedilmeyecektir bile. kim var elimizde? hamit, furkan, yekta, veysel... erkan zengin'in galatasaray'a gelmesini sırf bu nedenle çok istiyordum. türkiye düzeyinde sol beke adapte olması mümkündü. adamda pres kırmak için her türlü özellik mevcut. ama olmadı...
biz 14/15 sezonu başlangıcında, zayıf takımlara karşı oynanan ve performansımızın yetersiz kaldığı hazırlık maçlarında burak yılmaz'a kızaduralım, 13/14 sezonunda takımda drogba vardı da farklı mı oluyordu? yine rakip yarı sahaya yerleşemiyorduk. burak'ı gönderip sırtı dönük top oynayabilen arkadaşların aklında eminim bu işi drogba'dan daha iyi yapabilecek isimler vardır fakat ben bunca sene dünya üzerinde daha iyisini görmedim o anlamda. galatasaray'ın oyunundaki yanlışın ve sorunun taraftarca doğru tespit edilmediğine inanıyorum. burak yılmaz'dan nefret edenlere ise bir sorum var. barcelonalı arkadaşlar kusuruma bakmasın, sihirli değneğimle burak yılmaz'ı luis suarez yaptım. hadi bana yabancı sınırı varken ligde mücadele edecek galatasaray kadrosunu oluşturun. sözlüğün bir kısmı farkında, bir kısmı değil fakat galatasaray bu sezon şampiyon olacaksa burak yılmaz'dan verim almaya mecbur. elinde luis suarez olsa bile mecbur. onun için de taraftar olarak elinden geleni yapıp destek vermek lazım bu adama.
hayır takımda leblebi gibi gol atan bir forvetin var. bırak topla oynamasın amk. sen sistemini ona göre kur, golleri o atsın topla başkası oynasın. jardel görmüş takımız. jardel de topla yarak gibiydi, şimdi sorsan herkes özlemle anar. üstelik adam bırak burak gibi pres yapmayı, 10 metre karede oynuyodu futbolu.
galatasaray'ın esas sorunu burak falan değildir. pres yediği saniye topu defanstan ileri taşıyamamaktır. bu konuda başarı en az 6 kişilik bir top kullanma ve yerleşimle hallolurken yani defans 4'lüsü ve önündeki melo ve selçuk'un hem çok iyi top alıp hem de çok iyi pas atması gerekirken özellikle galatasaray'ın kenar bekleri oyuna hiç ama hiç katılmıyorlar bu anlamda. riera o açıdan gerçekten çok faydalı oynuyordu. furkan özçal'da o ışığı gördüm. veysel sarı da bunu becerebilecek bir oyuncu. ama evet hiç biri tam anlamıyla çözüm değiller şu aşamada. geçen sene fenerbahçe'nin en büyük artısıydı caner ve gökhan gönül gibi iki beke sahip olmak. bu adamlar türkiye şartlarında alman milli takımında ve bayern münih'de lahm'ın yaptığı işi yaptılar. bek mevkiinde oyun kurucu gibi oynadılar. böylece fenerbahçe'nin oyun merkezi genişledi. pres yapmak ve baskı altına almak zorlaştı takımı. özellikle türkiye ligi temposunda.
kimse merak etmesin galatasaray ilk presi kırıp topu rakip yarı sahaya yıkmaya başlasın, herkes görecek burak yılmaz'ın nasıl bir anda daha iyi oynamaya başladığını. bunu beceremediğimizde belçika 2. lig takımına da aynı ruhsuz gibi görünen oyunu oynarsın, sivasspor'a da, orduspor'a da.
bence teknik anlamda bu işin çözümü galatasaray kadrosu içerisinde ortasaha menşeili adamları beke yerleştirip oyun merkezini genişletmek. kimse merak etmesin defansif yetersizlikleri türkiye liginde hissedilmeyecektir bile. kim var elimizde? hamit, furkan, yekta, veysel... erkan zengin'in galatasaray'a gelmesini sırf bu nedenle çok istiyordum. türkiye düzeyinde sol beke adapte olması mümkündü. adamda pres kırmak için her türlü özellik mevcut. ama olmadı...
biz 14/15 sezonu başlangıcında, zayıf takımlara karşı oynanan ve performansımızın yetersiz kaldığı hazırlık maçlarında burak yılmaz'a kızaduralım, 13/14 sezonunda takımda drogba vardı da farklı mı oluyordu? yine rakip yarı sahaya yerleşemiyorduk. burak'ı gönderip sırtı dönük top oynayabilen arkadaşların aklında eminim bu işi drogba'dan daha iyi yapabilecek isimler vardır fakat ben bunca sene dünya üzerinde daha iyisini görmedim o anlamda. galatasaray'ın oyunundaki yanlışın ve sorunun taraftarca doğru tespit edilmediğine inanıyorum. burak yılmaz'dan nefret edenlere ise bir sorum var. barcelonalı arkadaşlar kusuruma bakmasın, sihirli değneğimle burak yılmaz'ı luis suarez yaptım. hadi bana yabancı sınırı varken ligde mücadele edecek galatasaray kadrosunu oluşturun. sözlüğün bir kısmı farkında, bir kısmı değil fakat galatasaray bu sezon şampiyon olacaksa burak yılmaz'dan verim almaya mecbur. elinde luis suarez olsa bile mecbur. onun için de taraftar olarak elinden geleni yapıp destek vermek lazım bu adama.
