12
yok hükmündeki bildiri.
suçlu belli: başta fenerbahçe olmak üzere şikeye karışmış tüm gerçek ve tüzel kişiler.
koruyanlar belli: iktidar ve onun komutlarıyla hareket eden, hatta neredeyse tamamını kendi atadığı medya, tff vb. gerçek ve tüzel kişiler.
peki ultraslan'ın iktidara dair duruşu ne şekilde?
elbette "spora siyaset karıştırmayalım" yalanı arkasında, kâh sessiz kalarak kâh doğrudan muhaliflere saldırarak destekler nitelikte.
hani, neredeyse tecavüz suçluları bile kullanacak yakında; son derece yavşak bir safsata var: "zamanlaması manidar" diye.
işte hah, ultraslan'ın böyle bir bildiriye şimdi imza atmasının zamanlaması gerçekten manidar.
neyi beklediniz diye sorarlar adama.
ben söyleyeyim; hükümetin zayıflamasını beklediler.
"seversin-sevmezsin ama" muhabbetine de açıklık getirelim.
herhangi bir kişinin çok doğal hakkı olan, şiddet içermeyen bir protestoyu şiddetle engellemeye kalkan bir zihniyete karşı "ama" kullanılmaz.
bu yaşanan olayların üzerine, az biraz vicdanı olup da ultraslan'dan ayrılmamış, ona ses çıkarmamış, oralarda olup da engel olmak için bir çaba harcamamış, en ufak bir girişimi olmamış kişilerle, bizzat böyle olaylara ön-ayak olanların teoride-pratikte bir farkları yoktur.
dolayısıyla, avustralya ultraslan üyesi olup olaylardan haberdar olduğunda bunlardan ayrılmamış biriyle, tribünde diğer renkdaşlarına toplu halde saldıran şerefsizler arasında en ufak bir fark yoktur. kimse kusura bakmasın.
çünkü ultraslan üyesi olmak bir tercihtir. zorunluluk değildir.
velhasıl, böyle bir topluluğun yayınlayacağı hiçbir bildirinin de en ufak bir kıymet-i harbiyesi bulunmamaktadır.
o çok özenle korudukları götlerin sıçtığı boklar, kendi üzerlerine de çoktan bulaşmıştı; niyeyse şimdi sesleri çıkmaya başladı.
yemezler hocam.
o boku biz daha önce de reddettik. o zaman siz o götleri korudunuz.
umarım o boklarla birlikte ultraslan da tasfiye olur.
ve bu çıkar amaçlı kanalizasyon düzeninin yarattığı pis kokulardan tamamen kurtuluruz.
suçlu belli: başta fenerbahçe olmak üzere şikeye karışmış tüm gerçek ve tüzel kişiler.
koruyanlar belli: iktidar ve onun komutlarıyla hareket eden, hatta neredeyse tamamını kendi atadığı medya, tff vb. gerçek ve tüzel kişiler.
peki ultraslan'ın iktidara dair duruşu ne şekilde?
elbette "spora siyaset karıştırmayalım" yalanı arkasında, kâh sessiz kalarak kâh doğrudan muhaliflere saldırarak destekler nitelikte.
hani, neredeyse tecavüz suçluları bile kullanacak yakında; son derece yavşak bir safsata var: "zamanlaması manidar" diye.
işte hah, ultraslan'ın böyle bir bildiriye şimdi imza atmasının zamanlaması gerçekten manidar.
neyi beklediniz diye sorarlar adama.
ben söyleyeyim; hükümetin zayıflamasını beklediler.
"seversin-sevmezsin ama" muhabbetine de açıklık getirelim.
herhangi bir kişinin çok doğal hakkı olan, şiddet içermeyen bir protestoyu şiddetle engellemeye kalkan bir zihniyete karşı "ama" kullanılmaz.
bu yaşanan olayların üzerine, az biraz vicdanı olup da ultraslan'dan ayrılmamış, ona ses çıkarmamış, oralarda olup da engel olmak için bir çaba harcamamış, en ufak bir girişimi olmamış kişilerle, bizzat böyle olaylara ön-ayak olanların teoride-pratikte bir farkları yoktur.
dolayısıyla, avustralya ultraslan üyesi olup olaylardan haberdar olduğunda bunlardan ayrılmamış biriyle, tribünde diğer renkdaşlarına toplu halde saldıran şerefsizler arasında en ufak bir fark yoktur. kimse kusura bakmasın.
çünkü ultraslan üyesi olmak bir tercihtir. zorunluluk değildir.
velhasıl, böyle bir topluluğun yayınlayacağı hiçbir bildirinin de en ufak bir kıymet-i harbiyesi bulunmamaktadır.
o çok özenle korudukları götlerin sıçtığı boklar, kendi üzerlerine de çoktan bulaşmıştı; niyeyse şimdi sesleri çıkmaya başladı.
yemezler hocam.
o boku biz daha önce de reddettik. o zaman siz o götleri korudunuz.
umarım o boklarla birlikte ultraslan da tasfiye olur.
ve bu çıkar amaçlı kanalizasyon düzeninin yarattığı pis kokulardan tamamen kurtuluruz.