8 mart 2010 eskişehirspor galatasaray maçı'ndaki orta saha zaafiyeti üzerine teknik ekibin dörtlü orta saha ve tek forvet ile çıktığı karşılaşma. ilk yarıdaki
4-4-1-1 düzeni mücadele olarak
gençlerbirliği'nden kat kat üstündü. ancak, ister şanssızlık deyin,ister basiretsizlik, olması gereken gol gelmedi. ikinci yarı beklenti sadece bir değişiklik ile forveti ikilemek ve
burak yılmaz'ın gol şansını arttırmak olmalıydı. yani biraz riskli şekilde
4-3-1-2 sistemine dönülmeliydi. bunun için
yekta kurtuluş'un çıkıp
umut bulut ya da
didier drogba ikilisinden birisinin oyuna girmesi yeterli olacaktı. ancak teknik kadro şapkadan tavşan çıkardı ve
amrabat-
umut ikilisini alarak 4-3-3'e dönmeyi yeğledi. tabi sistem gereği de
sneijder kenara alındı siter istemez. teknik kadronun şunu iyi anlaması lazım ki;
burak yılmaz tek forvet oynayabilecek bir oyuncu değil. muhakkak yanında yöresinde güçlü fiziği ile rakip savunmayı dağıtacak, boş alan yaratacak bir ikinci forvete ihtiyacı var.
drogba'yı da sayarsak galatasaray'ın diğer üç forveti de bu özelliklere sahip oyuncular.(form durumlarını gözardı ederek söylüyorum).
burak yılmaz rakip savunma ile boğuşurken gücünü harcıyor ve son vuruşa takati kalmıyor.
bu maçta galatasarayımız şanssız bir üç puan kaybetti. elbette dünyanın sonu değil.
2 mart 2013 schalke 04 galatasaray maçı sonrası
imparator kafa olarak takımı yeniden süper lige odaklayacaktır. ayrıca bizim puan kaybettiğimiz haftalarda rakiplerimizin de puan kaybetme geleneğine de güvenmeliyiz biraz.
beşiktaş da,
fenerbahçe de zor rakiplerle oynuyorlar ve puan kaybetme ihtimalleri yüksek.
gelsenkirchen'de çeyrek final kapısını açarsak, çeyrek final maçlarına kadar takımın mental olarak yeniden disipline edilebilmesi kaçınılmaz. bu işi de en iyi
fatih terim yapar.
enseyi karartmayalım,
şampiyonluk uzak değil.