• 151
    takım olarak sakin, tribün olarak agresif olmamız gereken karşılaşmadır.
    maç içinde olur da geriye düşersek bile beraberlik bizim için kötü skor değil. bunu bilerek tribünde olalım ve futbolcularımızı baskı altına alacak hareketlerden mümkün olduğunca uzak duralım.
    bu maçı kazanıp, 22. şampiyonluğa yürüyeceksek teknik heyet, futbolcular ve taraftarlar hep beraber hareket etmek zorundayız.

    (bkz: bugün günlerden galatasaray)
    (bkz: 2018 - 2019 sezonu şampiyonu galatasaray)
    (bkz: agresif tribün)
  • 155
    6. senesini okuduğum okulumu bir sene daha uzatmama neden olacak maç. pazartesi günü en kritik dersin vizesi var. ilk vize rezil, gittim hocaya yalvardım "hocam tek sizin dersiniz kaldı, ekstra ödev falan verin geçemiycem yoksa" diye, kadıncağız da baktı 3 yıldır dersini alıyorum "sen ikinci vizeye iyi hazırlan onun mükafatını alırsın" dedi kıps yaptı yolladı. peki ben ne yapıyorum? ders notlarını elime alınca ideal 11 çıkarmaya başlıyorum. syntaxlar, semanticsler, oluyor sana belhanda feghouli mariano üçgeni. noam chomsky makalesinde kenarda ters takla atarak ayağa kalkan luyindama beliriyor. böyle olmayacak, iki dakka ara vereyim kafamı toparlayıp öyle derse geçeyim diyorum, sözlüğe giriyorum o iki dakka oluyor iki saat, sonra da eski derbilerin özetleriydi, efendime söyleyeyim ekşi'deki tinercilerin fantezilerini okumaydı vs. derken bi bok çalışmadan pazartesi girecek kazığın ucunu yontmaya devam ediyorum. bana artık giren girsin de en azından girdiğine değsin be aslanlarım, hadi göreyim sizi.
  • 157
    (bkz: kaçın lan sahibi geliyor)

    21 haftadan sonra liderlik koltuguna oturup, sene sonunda da ipi gogusleyecemiz ligdeki son 4 macin ilki.

    bizim sampiyonluga inandigimiz kadar , topcular da inansa ,abartisiz soyluyorum , macta fark olmasi lazim. ama iste o kadar istahli ve yuksek konsantrasyonlu top oynamiyoruz.

    islak don gibi araya kacan burak yilmaza da dikkat ettigimiz surece sikinti yok, fiziksel olarak lyundima kendisini sahadan silecektir. isimat mirin ise islenmeyi bekleyen bir hazine gibi.diagne beyefendi kral olacaksa bu herifi donunda sallamasi lazim. vakti gelmistir.
  • 159
    maçla ilgili beklentim işin çoğunu taraftarın halledeceği yönünde. tabiki bunu derken taraftarımızın abesle iştigal etmeden, boş işlere ve zerre fayda sağlamayan boş tezahüratlara yönelmeden, doğru yerde, doğru sesler, ıslıklar, homurtular, teşvikler, hakemin 90 dakika tepesine binmek değil maç boyu tepesinden inmemeler.....vs şekilde olacağı varsayımı ve inancıyla bunu dile getiriyorum.

    işin kalan kısmında ise nacizane görüşlerim şu şekilde;
    1- oyun ve pas hızımızı belirgin şekilde arttırmamız lazım. marcao'nun varlığı buna biraz merhem olur umarım. kısaca daha hızlı oynamalıyız.

    2- sonuç alamadığımız atak girişimlerimizi ısrarla aynı şekilde kullanmaya devam ediyoruz, örneğin, rakip yarı saha ortalarından kazanılan her duran topu, ki buna kornerleri de ekleyebiliriz, sonuç alamamamıza rağmen ısrarla ceza sahasına bel hizasında göndermemiz artık kabak tadı veriyor.
    daha kötüsü, bunu takımda 2 stoperimiz, fernando, donk, diagne gibi hatırı sayılır sayıda iri fizikli oyuncularımız varken yapıyor, daha doğrusu yapamıyor olmamız. kısaca duran topları daha etkili kullanmalıyız.

    3- buna mukabil duran toplarda rakibin fenerden kalma alışkanlığını devam ettirmekte olan gökhan gönül'ün ön direğe koşuları ile arkada dorukhan, vida ve atiba ile pozisyon ve gol bulma özelliği var. zaten bakmayın siz, son haftalarda gollü galibiyetler almalarının temelinde böyle duran toplarla açılan kilitler yatıyor. rakibin duran toplarında başta gökhan olmak üzere, özellikle ön direğe koşu atan oyuncuları biran için bile boş bırakmamak gerekir. kısaca rakibin duran toplarına çok dikkat etmeliyiz.

    4- hocamızın bazen basireti bağlanıyor ve değişiklik için çok fazla bekliyor, ve bunda da özellikle bize gol gerekiyorsa maalesef genelde sahadaki orta saha oyuncu sayısını bir azaltıp forvet sayısını bir arttırma hamlesi yapıyor. bunun neticesinde o dakikaya kadar tek tük de olsa pozisyonlar oluyorsa bile yapılan değişiklik ile hepten oyunun kontrolünü yitiriyoruz. halbuki hocamızın lafıydı yanlış hatırlamıyorsam "çok forvetle oynamak çok gol atmak demek değildir" diye. kısaca, hocamızın bu konuda biraz daha öngörülü ve "işte hamle böyle olmalı" dedirtecek dokunuşlarda bulunmasını bekliyor ve diliyorum.
    (not: bunu derken kenar kalitemizin hocamızın elini kolunu bağladığı gerçeğini de göz ardı etmiyorum)

    5- başta belhanda, kısmen feghouli ve benzeri parlama eşiği düşük oyuncuların maçta gerginliğin olduğu noktalardan süratle uzaklaştrılması konusunda iş diğer oyunculara düşüyor. rakip oradan yürüyerek bizi eksik bırakmaya çalışabilir. bu maçta iki tarafın da eksik kalma lüksü yok, hele bizim hiç yok, çünkü eksik şekilde kazanma şansımız yok. kısaca maçı mutlaka 11 kişi tamamlamalıyız.

    sonuç olarak, yarın kırmızılarımızı giyerek tribündeki yerimizi alıp allah'ın izniyle şampiyonluk kupasının bir kulbundan tutmuş olarak evlerimize döneceğiz.
    (bkz: hedef 22)
    (bkz: sen şampiyon olacaksın)
    (bkz: kupalara layıksın sen şanlı galatasaray)
    allah yardımcımız olsun...
  • 160
    sezon boyunca hakemler tarafından doğranmamıza rağmen,

    yeni bir futbol sistemine geçiş yapmaya ve o sisteme uygun olmayan futbolcularla bunu uygulamaya çalışmamıza rağmen,

    ve hocamızın* sezon boyunca yaşadığı formsuzluğuna rağmen...

    kazandığımızda 2018-2019 sezonunun 31.haftasını lider kapatacağımız, yenilmediğimiz takdirde ise şampiyonluk şansımızı ciddi şekilde devam ettireceğimiz derbi...

    son zamanlarda hakemiydi, açıklamasıydı, yayıncı kuruluşuydu, yorumcusuydu... midem kalktı şu futbol ortamından. işle ilgili sorunlar da yaşadım. sözlükten uzaklaştım, sadece galatasaray maçlarını takip etmeye çalışıyorum futbola dair...

    lakin özel bir sebeple istanbul’ dayım ve kardeşimin gazıyla 2 adet bilet bulduk bu maça. birlikte gideceğiz. doğu 415’ de olacağız. ilk maçım değil ancak ilk derbim. böyle bir sezonda böyle bir haftada izleyeceğim allah nasip ederse.

    hıdırellez gecesi...

    biraz öfkeliyim beni şuralardan uzaklaştıran şeylere... başta hakem faciaları olmak üzere, beni sözlükten ve futboldan uzaklaştıran herşeyin acısını çıkarırcasına oynamalarını bekleyeceğim aslanlardan. “aslan” sıfatını haketmelerini bekleyeceğim... hem futbolculardan hem taraftardan...

    tribünde susmak yok, sahada durmak yok!

    haydi aslanlar!!!

    #konsantrasyon
    #nophone

    not editi: şimdi “ben” e girdim ve son oylanan 2 entry’ imden birinin, geçen sene oynadığımız beşiktaş maçıyla ilgili olduğunu gördüm. o maç da şampiyonluk yolunda bu maça benzer bir haftada ve önemdeydi. bu da başka bir tesadüf, kader, alın yazısı, enerji... her neyse...

    buyrun o entry: (bkz: #2465000)
  • 162
    70e kadar skoru lehimize almalıyız. çok ilginç bir maç. beşiktaş iyi bir takım değil ama bireysel becerileri yüksek. erken golle helva gibi edebiliriz. skoru alamazsak her türlü sonuca açık olacaktır. kritik bölge ortasaha olacaktır. eğer ortasahada hem sertlik hem teknik olarak üstünlüğü sağlayabilirsek rahat bir şekilde alacağımızı düşünüyorum.
  • 164
    bjk taraftarı ve camiası öyle bir havalanmış durumdalar ki, sormayın. 3 puan garanti de işte fark atıp prestij sağlayacaklar akıllarınca. "geliyoruz, ezeceğiz, harika oynuyoruz, biz en iyiyiz, şampiyonluk geliyor" gazıyla hareket ediyorlar.

    yarın arena'da bunların alınlarına vura vura kazanmamız lazım.maçtan sonra "gak guk" bile diyememeliler. ha bunlar yine tineri çekip abur gubur ederler elbette. ama biz öyle bir oyun oynamalıyız ki konuşurken bile yüzleri kızarmalı.

    bu maçı kazanamayacak futbolcu ya da teknik direktör maçtan sonra sakın bahane üretmesin.
  • 165
    galatasaray benim icin parken stadyumunda babamin kucaklari arasinda popescu’nun penaltisinda gozlerimi kapatip o golun verdigi mutlulukla ona sarilisim. ali sami yen’in numarali tribununde hagi’nin bilbao’ya attigi son dakika golunden sonra ufacik yasimda sevinc gozyaslarim. sneijder’in o soguk arena gununde icimi isitan juventus a attigi gol. ve nicelerisin. o kadar hisli ve hirsliyimki. konusucak o kadae sey varki. yapilan fahis haksizliklar ve bitmeyen algi operasyonlari. her bi taraftan yapilan saldirilar. ama hic birinin gucunun yetemeyecegi bir camia, kultur ve olusum. yarinki macta macin son dakikasina kadar o an sonuc ne olursa olsun ali sami yen ruhuyla bir dakika bile susmadan bu takima destek vericez. allah yardimcin olsun iyi niyetli guzel kalpli canim hocam benim. en buyuk galatasaray baska buyuk yok!
  • 166
    bu sezonun net şampiyonluk maçı. 3 puandan başka olasılığımız yok, akla getirilmesi dahi teklif edilemez. takım gününde olursa ligin en iyi topunu oynadıklarını sanan renksizlere futbol dersi verecektir.
    bizim ligimiz bizim rakibimiz bunlar değil, avrupanın korkulu rüyasıdır galatasaray.
    bu maçı alıp 19 mayıs'ta şov yaparak sahamızda kupayı göreceğiz, öyle hissediyorum.
  • 167
    kazanmamız gereken ve kazanacağımız maç. bu sene siyasi sebepler üzerinden fazlasıyla yıpratıldık ancak kendi ipimizi kendimiz kesebilecek haldeyiz. galatasaray taraftarı bu maçtan gelecek bir galibiyete aç, istiyoruz bunu. eksik kalmayalım yeter ki, bir şekilde çözeceğiz bu maçı. allah yardımcınız olsun aslanlar.

    biz şampiyonluğu göreceğiz.
  • 171
    sabahin 8'inde beni ayaga dikmis, tum gece zerre uyku uyutmayan musabaka.

    ayrica ayagimda ciddi denilebilecek bir yara var, yakin zamanda ugradigim minik bir kazadan dolayi olustu.
    doktor gecen gun "4-5 gun daha ustune basma" dedi.
    iyide ne basmamasi? mac var doktor mac!
    takimimin bana ihtiyaci var doktor!!!!!

    birazdan acil servise gidip, bunu sariyormusunuz, alciya mi aliyorsunuz naparsaniz yapin diyecegim.
    allahim sen kizma da, bu maca gitmemi hic bir guc engelleyemez.
    bu macta tek yurek olacagiz.
    bu macta elestiriler, camia ici cekiskeler son bulacak.
    bu macta once besiktasa sonra diger 16 takima koyacagiz.
    bu maci kazanip lider olacagiz.
    ve sampiyonluk mesalesini yakacagiz.
    allah yardimcimiz olsun!
  • 174
    "biz gaassaray'ız, nası olsa final maçlarını alıyoruz, rakip de kadrolu karılarımızdan beşiktaş, koyar geçeriz yeeaaa" kafasıyla bu maça yaklaşılırsa facia olur. facia derken fark yemekten değil puan kaybından* ve akabinde gelecek moral bozukluğundan bahsediyorum. yönetimiyle, teknik ekibiyle, futbolcusuyla, tribündeki taraftarıyla full ve tam konsantre olarak bu maça odaklanmamız lazım. acaba şampiyon olur muyuz diye düşünmek yok, diğer haftaki rize maçını düşünmek yok, burak araya kaçar mı falan diye de düşünmek yok. hocam işini bilir zaten de kendisini akbabalara, mhk'ya, hakemlere karşı yalnız bırakmamak boynumuzun borcudur.

    unutulmamalıdır ki galatasaray finallerin takımıdır ve bu ülkede de finalleri en iyi oynayan takımdır. 22. şampiyonluğu önümüzdeki bu maçla birlikte 3 maçı kazanarak alacak gücü de, kudreti de pekala vardır ve kafasını şampiyonluğa, kazanmaya odakladığı takdirde o siktiğimin kupasını bize 22. kez getirecektir.

    göreyim seni galatasaray'ım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın