nikola prkacin'i efes'e transfer ettiren maçtır. "ne alaka lan?" dediğinizi duyar gibiyim. izah edeyim, şimdi bu maçla aynı anda
eurobasket 2001 çeyrek finali olan türkiye - hırvatistan maçı oynanmaktaydı. tabi milletçe önce futbol diyerek isveç maçına odaklanmıştık. üstüne üstlük öne de geçmiştik ve grup liderliği, dolayısıyla dünya kupası bileti geliyordu. o sıralarda basket maçında hırvatistan 15 sayı civarı da öndeydi zaten. sonra ne olduysa işler tam tersine döndü. isveç arka arkaya iki gol bulup işleri lehine çevirdi ve moraller alt üst oldu tabi. "açın la trt'yi açın!" sesleri tam o anda duyuldu.
* o da nesi? bizim basketçiler farkı kapatmış, hatta
mirsad türkcan maç için serbest atışlar kullanıyor. süre 0.2 mi ne, hırvatistan 1 sayı önde ve iki serbest atış kullanıyoruz... mirsad, mirsadlığını yapıp ilk atışı kaçırıyor tabi ve isveç maçından yorgun gelip burdan medet umanların bazılarını da panik ataklarıyla baş başa bırakıyor!
neyse ikinciyi atıyor sonra ve maçı uzatıyor. sonrası malum...
prkacin ne alaka derseniz, o maçta hayvani bir pota altı performansı sergilemişti ve efes o yıllar istisnasız türk milli takımına karşı haddini aşan uzunları transfer ederdi.
*neyse işte, isveç bizi şoka uğratmıştı o gün. bir de o zamanlar bizim futbol milli takımını o durumlara düşürmek sıkardı biraz. hele ki maç
ali sami yen stadı'nda ise... sonra play off oynayıp gittik tabi dünya kupasına herkesin bildiği üzere.
(bkz:
2002 dünya kupası)
(bkz:
5 eylül 2001 türkiye hırvatistan basketbol maçı)