• 520
    bu maçtaki pozisyonları trtspor'un tekniz analiz programında incelerlerken koray'ın eline gelen topun ellerindeki her açısını zoom yaparak uzun uzun inceleyip penaltı olmadığı sonucunu çıkarmaya çalıştılar. çıkaramadılar, sonra da yeni bir açı geldi o açıya göre değil dediler. o açı telefonlarında varmış. yarın göstereceklermiş anca yetişirmiş. torreira pozisyonunda ise daha pozisyonu göstermeleri bitmeden hemen net penaltı dediler ve inceleme yok. posizyonda ele çarpmıştır ya da çarpmamıştır orasında değilim ben. ama bizim lehimize olabilecek pozisyonu detaylıca inceleyip aleyhimize olabilecek pozisyonu bu kadar kestirip atmaları etiğe metiğe hiçbir şeye uymuyor. tamamen kötü bir niyet var.

    ve bence torreira'nın dirseğine çarpmıyor top. top sağ koltuk altıyla sağ kanat kaslarının birleşim yerine çarpıyor. top dirseğe çarpsa dirseği oynardı torreira'nın. ama anormal bir hareket yok dirsekte. ama sadece 2 açıdan görüntü verildiği için yanılıyor da olabilirim.
  • 522
    yılbaşı arasında takım 3 gün fazla dinlendiği için fiziksel anlamda sıkıntı yaşadığımız dillendirilen maç. rakamlara bakalım öyleyse;

    ikili mücadele kazanma yüzdesi;
    gs %58-göz %42
    sayısal anlamda 43’e 31

    bazı oyuncuların ikili mücadele kazanma oranları;

    kaan ayhan 5/5
    ismail jakobs 4/4
    gabriel sara 10/13
    barış alper yılmaz 7/11

    hava toplarına gene üstünüz. rakip ise ligin genç ve en dinamik takımlarından biri. hakemin sallai, barış ve torreira’nın kaptığı 3 tane faulle alakası olmayan pozisyona faul çalması var. her şeye zırt pırt düdük çalan bir hakem izledik. normal hakem yönetiminde fiziksel anlamda göztepe’yi dövdüğümüz daha net ortaya çıkacaktı. 1 vs 1’de çok üstün bir maç çıkardık.

    takımın sorunu ise bence organizasyon problemi. üçlüye başta karşı olsam da o sistemlerde takım çok daha akışkan, rakip kaleye rahat giden ve ceza alanına kalabalık giren görüntü veriyordu. artık kaan’ın bek olduğu 4-2-3-1’i rafa kaldırmamız gerekiyor. stoper ve mika da üçlüye dönmek için isteniyor.

    osimhen, barış ve yunus’un tutuk olduğu, sara ve jakobs’un müthiş savaştığı çok önemli maçı kazanmasyı bildik. bu takımın fizik anlamında pek sorunu yok, oyun içi organizasyonu güçlendirecek ve alternatif yaratabilecek oyunculara gitmeliyiz ara transfer döneminde.
  • 524
    mücadele ederek, koşarak, tekmeye kafa sokarak, yüksek efor sarfederek oynadığımız ama organizasyon olarak sınıfta kaldığımız bir iç saha maçı daha. kasımpaşa, eyüpspor, elfsborg, tottenham, trabzonspor, samsunspor ve göztepe. bu maçları seyircimiz önünde oynadık ve toplam 16 gol yedik, 26 da olabilirdi bu sayı. toplam 17 puan aldık, çok daha az da olabilirdi. ne olursa olsun galatasaray'ın bu kadar çok pozisyon verme lüksü yok, bu kadar gol yeme lüksü de. savunması bu kadar gol yiyip başarılı olan takım hatırlamıyorum. ikinci yarı bu takımların hepsi ile deplasmanda oynayacağız. kendini şampiyon ilan edenleri uyarayım.
  • 525
    şu maçta göztepe'nin gol dışındaki en önemli iki pozisyonu torreira ve jakops'un ters vuruşları. bir de muslera'nın kurtardığı karambol var. kayserispor'un bile daha net pozisyonları vardı. sadece gol pozisyonu açısından bakarsak durum bu. özette de görülebilir.

    göztepe'nin başardığı şey, yakın markajla, önde baskıyla bizimkileri hataya zorlayıp çok top kaparak bize oyunumuzu oynatmamaları, hücum gücümüzü düşürmeleri.
  • 527
    öncelikle 85. dakikaya kadar maçı telefondan izledim.
    o dakikadan sonra olanlar hakkında pek fikrim yok.
    herkes takımı aşırı gömmüş ama ben aksine davinson hariç ciddiyetlerini beğendim.
    yediğimiz gol zincirleme hata ile yunus’ta başlayıp muslera’da bitiyor.
    davinson’un en büyük defolarından biri de bu tarz pozisyonlar.
    topa mı gideyim yoksa rakibe mi derken hamle yapamayıp rakibin gerisinde kalıyor.
    yunus demişken, barış ile beraber bencilliğin üst seviyelerine çıkmışlardı özellikle ilk yarıda.
    yediğimiz golden evvel ısrarla 3 kişinin arasına dalmanın mantığı nedir?
    aynı şekilde barış, bir pozisyon oldu ikinci yarıda sağ kanatta.
    topu aldı, düzeltti, mertens yanına geldi. topu ona yuvarlayacağına etrafında dönüp orta yapmaya çalıştı.
    top yapabildiğimiz anlarda zaten 2. golü bulduk.
    bu arada göztepe iyi takım tamam ama sorun bizim oyuncularımızın 3. bölgedeki gereksiz topla oynama sevdaları.
    kısacası herkesin gömdüğü kadar bir durum yok.
    okan hoca göztepe’ye gayet iyi çalışmış, kayserispor’a bile 4-5 pozisyon veren takım doğru düzgün pozisyon vermedi.
    son olarak koray günter ve torreira’nın pozisyonlarında penaltı çıkmaz.
  • 528
    galatasaray'ın her zamanki gibi oynadığı maç. galatasaray sezon başından beri bundan farklı bir şey oynamadı. rakip dandikse 4-5 atıp geçtik, rakip biraz diri ise ya bugün pek günümüzde değiliz dedik.

    tottenham ve sivas maçları hariç oynadığımız oyun tamamen aynı. biraz oyuncu kalitesi biraz rakiplerin dandikliği ile geldik buralara kadar. 17 maç 47 puanlık bir futbol oynamıyor takım, kesinlikle oynamıyor.
  • 529
    dünyanın en iyi takımı da olsanız her maçı yüksek tempo ve iyi oyun ile kazanamazsınız.

    ligde yarıştığımız rakibimizin iyi oynayarak kazandığı maç sayısı bir elin parmaklarını geçmezken bizde durum tam tersi. o yüzden biraz daha anlayışlı olunmalı.

    yediğimiz gol, direkt bireysel hatalardan geldi. akan oyundan gelmedi. bitiricilikte daha iyi olsaydık en az iki farklı skor ile daha rahat bitirebilirdik.

    zorlu bir maçı sağ salim atlattık. oraya üç puanı yazdık. kimseye umut vermeden, plan yapma fırsatı vermeden geçtik.
  • 530
    bu maçı kazanmak bir 3 puanı daha alarak aradaki farkı kapatma şansı vermemek demek.

    göztepe ile yapacağımız diğer maç ligin sondan 2. maçı olacak o maça kadar iş bitmiş olabilir, bitmediyse de şampiyonluk modu açmış galatasaray olacaktır o gün.

    aslında dün kazanarak o maçı da kazanma zorunluluğunu ortadan kaldirmis olduk bence.

    fener göztepe ile rekabetin daha yüksek olduğu bir dönemde yapacak. bakalım göreceğiz o zaman kadıköy'de neler olacak?

    3 puan çok kritikti. koyduk cebe rahatız.
  • 531
    bu maçtan sonra yine bakıyorum, bu ülkede sadece hakem tartışılıyor. bu ülkede eski hakem yorumcuları da dahil ya taraf tutmaktan ya birilerine maşa olduktan sonra gerçekleri göremez hale gelmiş. bu maçta hakemin verdiği kararların çoğu doğru. ne koray günter'in pozisyonu penaltı, ne torreira'nın pozisyonu penaltı. ama bu pozisyonlarda top ele çarptı ya, türk mantalitesi her şey penaltı bu ülkede. avrupa'da bu kadar kolay penaltı çalınıyorsa evet haklısınız ama yok yani görüyoruz. işin boku çıktı. kaan'ın pozisyonu penaltı zaten, ilk anda verildi, orada problem yok. barış alper'in şiddetli itirazdan verilmeyen 2 sarı kartı var. barış alper pozisyonlarda haklı ama haklılığını bu şekilde ifade edemez. bunun dışında hakemlik hiçbir şey yok maçta. verilen 3 kritik kararın 3'ü de doğru. ama ısrarla hakem üzerinden galatasaray kollanıyor deniyor. tamam zaten alıştık bu deliliğe. okan hocama ekstra motivasyon olur, siz bilirsiniz. yarın 5 atarken ağlamak yok, ona göre.
App Store'dan indirin Google Play'den alın