istanbul'a yeni tasindigim donem oynanan ve parasizliktan gidemedigim maç. maçi renkleri gostermeyen 37 ekran televizyonda seyretmistim. o yuzden psv'nin formasinin mavi oldugunu ancak ozetleri izledigimde yillar sonra farkettim.
maça iliskin unutamadigim en sacma detayi ilk basta yazayim. mateja kezman denilen
are you player bu maçin ilk yarisinda ceza sahasinin içindeki bir karambolde mondragon'a kasten kramponlarini geçirmisti. pozisyon sonrasi mondragon inanilmaz sinirlenmis ve yerde yatan kezman'in uzerine zebellah gibi cokmustu. uefa yari finalinde leeds'de oynadigimiz maçi da yoneten slovak hakem lubos michel o pozisyonda hemen olay yerine gelmis ve kezman'a sari kartini cikarmisti. bu durum o sirada bana galatasaray'in artik avrupa'da nasil bir yerde oldugunu bir kere daha hatirlatmisti. eskiden olsa o pozisyonda bizim kaleci kart gorur, rakip uyari alirdi ama artik galatasaray avrupa'nin devlerindendi ve hakemler adil kararlar veriyorlardi.
bu maçta ümit karan sayisiz gol pozisyonuna girmis ama degerlendirememisti. girdigimiz net gol pozisyonu sayisi 10'dan asagi degildi. topu onlara biraksak da cidden surklase etmistik rakibi.
ayrica sergen'in bu maçta attigi gol kanimca sampiyonlar ligi tarihimizdeki en guzel gollerden biriydi. sergen arif'e havadan gonderdi, arif son cizgiden tek dokunusla umit karan'a sisirdi, umit sut acisi olmadigini anlayip tek dokunusla sergen'in sag ayagina birakti ve sergen de tek vurusla topu koseye gonderdi. maçin yorumcusu da turgay seren kaptanimizdi.