rakibin bir bok oynamadan skoru yakın götürdüğü maç oluyor. dış şutları geçtim ama kaçan serbest atışların haddi hesabı yok. yazık.
52
adamların kritik şutlarının alayı giriyor, senin takımının yıldızı lakovic 2 de 0 boş üçlük, 2 de arroyo tarafından bakkala gönderilme ile oynuyor, yine iyi bu halimiz.
53
lakoviç'in devre arası abdest alması gereken maç. bak adamım basmıyorum etmiyorum sana ama o 3lüklerden birisi girse, elin açılsa bi açılıp pir açılsan ya çok mu şey istiyorum ha?
54
bomboş üçlükleri kaçırmaya devam ediyoruz ama hala skor olarak önde götürüyoruz maçı. ikinci yarı ile ilgili tek umudum boş şutların yarısını sokmamız.
dış şut yüzdemiz yerlerde olmasına rağmen ilk yarıyı 6 sayı önce kapadık, fakat beşiktaş gibi maçtan kopmayan bir takım için hiçbirşey. kendi evimizde 16 sayılık farkı eritmişlerdi. içeri penetreler işe yarıyor fakat furkan bugün kötü başladı, ona ve serbest atışlarına çok ihtiyacımız var.
lakovic hadi be babacım diye diye dilimizde tüy bitmişti zaten ama bugün geldiğimden beri kötü yarılarından birini oynuyor. arroyo kendinisini pazara gönderdi 1-2 pozisyonda.
andric, göksenin ve gordon ile ayaktayız, dedovic'te fena değil ama tam takım, kendi oyunumuzu oynamadan besiktaş'ı yenmemiz çok zor. görüldüğü üzere arroyo, hawkins, erceg en olmadık şutları bile sokuyor kaç maçtır.
62
ilk yarının iyileri göksenin ve dedovic, rakipte dawkins. dışarıdan boş şutları da soktuğumuzda iyice şaşıracaklar, iç dış dengesi sağlandığı an, rakip dağılmaya hazır. bjk'nin üzerinde çok büyük bir stres var, boş şutlardan birkaçını soksaydık, o boş beleş seyircisi yüzünden iyi gerilecekti bjk takım olarak.
63
üçüncü çeyreği oynamayıp, dördüncü çeyreği 20 dakika oynamak istediğim maçtır.
64
ilk yarida aldigimiz toplam 15 ribaundun 9 tanesi hücum ribaundudur. demek ki 6 tane savunma ribaundumuz var. matematigim çok kuvvetlidir leventçim. sabrinin frikiklerini begeniyorum.
65
işler gayet iyi gidiyor ilk iki periyod itibarı ile ve mümkünse pota altını zorlamaya devam edelim. bu maçı alırsak şampiyonluğun ucu gözükebilir, haydi aslanlar.
66
içinde euroleague olmasa, galatasaray'ın maçı olması dışında umrumda olmayan maçtı. şu pis futbol holiganlarının hem abdi ipekçi'de hem de sinan erdem'de yavaş yavaş görülmeye başlamasından sonra artık voleybol mu izlesem diye ciddi ciddi düşünüyorum ama orda da büyük maçlarda ortam farklı olmayacak eminim.
abdi ipekçi'deki maçta serbest atış atılırken susuyoruz diye küfür edenler mi dersin, sinan erdem'de topluca ana avrat sövmeler mi dersin. basketbol lan bu. bu oynayan adamların çoğu bulundukları takımdan belki de 1 sezon sonra sizin takımınızda oynayacaklar. öyle "altyapıdan çıksın, kaptan olsun, uğruna marşlar yazalım" denecek adamlar değil. ayrıca basketbol öyle bir spor değil. yabancı örnek verenlerden zerre hazetmem ama artık ben de hak veriyorum; amerikada adam gırtlak gırtlağa olduğu rakibinin sahasına arkadaşını getiriyor ve 50 bin kişi önünde kendi takımının attığı sayılara deli gibi sevinip, hoplayıp, zıplıyor. biri de dönüp ne laf atıyor ne de karışıyor. siz şu maçta düşünebiliyor musunuz galatasaraylı iki arkadaşın o beşiktaş tribünlerinin önünde forma ile galatasaray'ın attığı basketlere sevindiği görüntüyü. o görüntü bile gelemiyor di mi gözünüzün önüne? aynısı tabi ki bizim maçlar için de geçerli.
şu zihniyetin bi an önce yok olup gitmesi gerek. takımımızın taraftarı mıyız, yoksa rakibin düşmanı mı onu bi an önce belirlememiz gerekiyor.
67
3. çeyrek sendromunun kaderini belirleyeceği maç.
68
çok enteresan çizgiye basarak attığımız giriyor. 5 cm geriden ise hiç girmiyor. gordon'dan 2 2lik peşpeşe. 45-38
69
murat murathanoglu ve iki yorumcusu hayatimda gordugum en tarafli maci anlatmaktalar. besiktas'in her top kaybinda sesleri kisiliyor ve galatasaray'in her basketi onlari yikiyor resmen! oha arkadas bu kadar da ayiptir!
70
çeyrek bitimine 5 dakika kala 3. çeyrek sendromunun henüz esamesi okunmayan maç.
71
erceg 1/2 36-41 top kaybı yaptık ve arroyo fark 3e indi.
gordon 38-43 hawkins ile boş dönüyorlar ve yine gordon 38-45