elimizde kalan tek hedef 4.lük hedefi. 4.lük hedefini gerçekleştirmek gerek. iyi ya da kötü… bir şekilde sürekli avrupa’da olmak zorundayız. bizi diğer türk takımlarından ayıran özelliktir avrupa’daki başarılarımız.
bu uğurda önümüzdeki fikstürün en zor maçıdır. yüksek eforlu maçlar sonrasında iç saha başarı yüzdesi oldukça kuvvetli uzak bir deplasmana yolculuk.
lig 2.si
konyaspor deplasmanı,
xavi‘nin başa geçmesiyle eski günlerine göz kırpmaya başlayan, bir önceki turda
napoli‘yi deplasmanda 4’leyerek turlamış, turnuvanın net favorisi
barcelona deplasmanı,
jimnastik kulübü ile istanbul (ki hava koşulları dolayısıyla önce izmir, izmir’de idman, ardından maç için istanbul yapıldı) ve son olarak tekrar barcelona ile kritik bir maç…
bunların hepsi 13 günde oldu. 13 günde eforlu 90 dakikaları geçtim, sadece bu güzergahlarda yolculuk yapsam psikolojik olarak 2 gün telefonu kapatıp, yatağımda yatmak isterim. 16. günde dönüp bana antep’e uçacağız deseler, “öffff bir durun ya, dinlenmem lazım” herkesçe anlayışla karşılanırdı. ancak bu çocuklar gidecekler o deplasmana. tabi ki işleri bu, fakat kolay değil…
işte bu faktörler, bu maçı kazanırsak kalan tüm maçları kazanacağımızı düşündürtüyor bana, o yüzden kalan fikstürdeki en önemli maçımız.
hem psikolojik, hem fizyolojik anlamda çok yıprandı futbolcular. özellikle
kerem aktürkoğlu,
marcao,
nelsson ve
berkan kutlu diğerleri az çok bir rotasyona girdiler ancak bunlar hiç dinlenmedi. maşallah diyelim ancak kendinize dikkat edin çocuklar…
kazanmamız için bu sezon yanımızda hiç ama hiç olmayan
futbol şansının yüzünü göstermesi gereken bir maçtır, sonrasında önümüz açık…
allah yardımcınız olsun…