bunu soylemek zor ama yasin oztekin girerse hareket getirir.
277
beyler bir yardım edin. babam sordu, selçuk ne oynuyor, görevi ne diye ? bildiğin "düşünemedi" adamı oldum,bulamadım bir cevap. bileniniz, çözeniniz varsa bir söyleyin rezil olmayayım. *
278
şu oyuncu değişikliklerinde takımın da bir değişikliğe ihtiyacı olduğu açıkken aynı bölgenin oyuncularını değiştirmekten ne anlıyorlar ki. ne kadar da olcan daha ofansif olsa da sorununu çözecek hamle bu muydu ki. takımının en önemli ismi sneijder i verimli kullanamıyorsun kanatta ama buna çözüm bulmaktnsa bek değişikliğine gidiyorsun. kızdığım noktaları olsa da bu konudaki en takdir edilesi hocalardan birisi terimdir. artık dinozorları tekrar tekrar getirmektense farklı seçenekler aramalıyız tabi ki akla mantığa yatkın olacak şekilde.
ekleme: derken umut sabri'nin yerine girdi olması gerektiği gibi. ama spikerin yorumuna çok güldüm. "çıkan oyuncular arasında donk hala yok" gibisinden birşeyler söyledi. şu spikerleri ligtv getirsin bizim maçları yorumlatsın be. maç içerisinde şahane gözlemlerde bulundular
279
bunak'ın yine oyuncu degistirmeyi unuttugu bir başka maç.
280
donk kirmizi gormeden rahat etmeyecek denizli. zaten hantal oynuyor ustune kirmizi gorsun oh mis.
chedjou gol atarsa atar
281
donk - yasin değişikliğine ihtiyacımız var artık. bu maçta gereken skoru alamazsak tur yalan zaten hamlemizi yapmalıyız artık
282
kendi evimizde oynuyoruz, dakika 87, attığımız korner sayısı 1. * başka sözüm yok!
283
umut bulut ki nihayet topu kapıya istikametlendirebildi.
284
umut hayatının golünü atmaya çok yaklaştı fakat olmadı.
285
dakika 88 sneijder çıktı yasin girdi. bir daha söyleyeyim dakika 88....
286
dakika 89'da sneijder çıktı. şu oyunla şapkadan tavşan çıkarmadan gol atamayacağımız düşünülürse; şu değişikliğin ne kadar acınası bir hamle olduğu görülebilir diye düşünüyorum.
denizli rakip için tek tehlike olan sneijder'i çıkardı.bu maçın en büyük sorumlusu denizli, çıkardığı 11 ve 60 dakika değişiklik yapmamasıyla maçı kazanmak için hiç bir şey yapmadı. yani bizim teknik direktörlerden çektiğimiz nedir, oyuncu kadrosu zaten kalitesiz ve yetersiz üstüne taktik olarakta maça yenik başlıyoruz. rövanş maçı için hiçbir beklentim yok.
edit: adam 70'e kadar beklemiş.
294
evimizde oynamamıza rağmen onlar kadar net pozisyona giremediğimiz maç. rakip bizim adımızdan korkmasa, formamızdan çekinmese eminim ki yenerlerdi.
rövanş maçında italya'da bu futbolla bizi harcarlar matmazel.
295
hayatımda yaptığım en komplike tespite sebep olan maçtır; (bkz: #1905334)
296
bu maçın tek sorumlusu mustafa denizlidir. prandelli sonrası en büyük ikinci hatamızdır.. maç ile ilgili konuşmak artık yersiz gibi.. sen 6 tane defansla turan taktiği gibi taktikle çıkarsan adamlar deplasmanda seni böyle kevgire çevirirler..
297
lazio bizi ismimizden dolayı sanırım aşırı ciddiye aldı. bence onlar da kötü oynadı ama en azından bir takım görüntüsü sahada verdiler.
maçtan önce bi beklentim yoktu. 1-1'e kesinlikle üzülmedim. allah kerim ama ikinci maç rezil olmayalım, yeter. bu ruhsuzlardan daha fazlasını beklemiyorum.
298
ben normalde çok oyuncu ve ya kadro üzerinden "aaa bu olmamış" diye gevşek gevşek konuşmam. ne oynanmak isteniyor, ne kadar geri dönüş alınmış, sebep sonuç vs vs... üzerinden konuşmayı tercih ederim.
3 değişiklik yapıldı. bunların 3.'sü 85'ten sonra oldu. hepsi 2. yarıda ve zannediyorum son 20 dakikada gerçekleşti.
carole-olcan sabri-umut wesley-yasin
buraya geleceğim. ama önce selçuk ve sneijder temelli iki kelam etmem lazım. selçuk hakkındaki görüşlerimi bilen bilir. ben selçuk'u hem severim hem beğenirim. takımın üstünde bir sene geçirdiğine de inanıyorum. ama bu maç ya hemen çıkmalıydı ya da geriye çekilmeliydi. adam benim gördüğüm bütün maç debelendi. ama olmadı, olamadı. çok farklı bir şekilde hem stoperlere yakın, hem de sırtı kaleye dönük oynadı. galatasaray'da hemen hemen hiç bir zaman oynamadı. pardon 1 maç hariç hiç bir zaman oynamadı. o maç;
drogba'nın golüyle kazandığımız süper kupa maçında fatih terim mehmet topal'dan kurtulmak için selçuk'u ileri attı. mehmet topal'a selçuk'a yapış görevi verildiğinden mehmet topalı ileri çekti ve göbek rahatladı. bu başka bir zaman değil. peki sneijder nerede solda. verim var mı? yok. kenarda kim var. asıl mevkisi selçuk'un işkence çektiği yer olan bilal.
niye böyle bir orta saha göbeği ile çıktık biz? rakip tabela yapmasın, alanlar daralsın böylece en azından defansta rahat çoğalalım. tabela 1-1. plan tutmadığı belli. zira bugünkü oyun kaza golü bile yesen patlayacak bir oyundu. bunun dışında en az 3 net gol fırsatı ben hatırlıyorum. bu hatta rağmen. ne selçuk'un yerinden edildiğine değdi, ne sneijder'in. yine gol pozisyonu verdik, selçuk bitti (bitmeyi geçtim kendi bataklığına çekildi her dakika), sneijder olmadı. hadi diyelim yine de bu 2'liyi bozmak istemiyoruz.
o zaman değişiklikler ne yahu.
carole- olcan değişikliği. tamam topu taşımak gerek. carole sana dirayet getirdi, elinden geldiğince öne çıktı ve iyilerdendi. carole ve sneijder 2'lisinin en büyük sıkıntısı neydi, bir üçüncü. eee olcan ile sniejder'de yaşadı. niye carole?
gelelim umut-sabri'ye. umut'a hiç lafım yok. sabri'nin işe yarabileceğini düşünsem de hadi ona da tamam. ama solda sniejder, ileride podolski, sağda kim? kanat yok yahu takımda. zaten rakip daraltıyor her alanı, biz de yardım ediyoruz.
gelelim bana gerçekten en tuhaf gelene. sniejder-yasin. hadi yasin tamam. bir tane daha kaleyi düşünen adam koymak gerek. tamam iyi güzel. dakika olmuş 88 şişiriyorsun umut ve ya podolski topu indirecek şut çekecek adam lazım ve en iyi şut atan 2 adamdan birini çıkarıyoruz. mantık nerede burada? ya stoper ve ön stoperlerden biri ve ya selçuk çıkmalı anca yani.
bu noktadan sonra, bunlara bakarak ben hangi maçı konuşayım?
299
su ortasaha kurgusunda jose rodriguez, ya da en azindan birlo kisa'nin olmamasini hala aklim almiyor. bu kadar duz adamin oynadigi orta saha ile denizlinin nasil atak kurgulamayi planladigi gercekten buyuk muammma
300
sonu hakkında konuşmak istediğim maç. ya uzaydan gelinse 18 ekim 2014'teki golleri izlemiştir sıradan bir türk izleyici. top oynamayan galatasaray sneijder'in 2 bazukasıyla maç aldı. zerre top oynamadık, daha kötü bir iç saha derbisi olamaz yani.
şimdi hocamız türkiye'nin en kariyerli 3 antrenöründen birisi. izliyor yani maç. izlemese bile spor yorumcusu, her hafta çıkıyor ve konuşuyor. ya elinde uzaktan tavşan çıkaracak bir adam varken niye alır ki bi insan? aldığı adam da geniş alan topçusu. rakip girmiş ceza sahası içine.
daha da bir şey yazmak istemiyorum. 90 dakika 5 stoper ile tamamladık maçı ki her yerde yazılıyor bu. amaç: duran toptan gol yememek. bu yani, tek sebebi bu sneijder ile podolski'yi allaha emanet ileri salmamızın. rakip madrid'te bizim mi haberimiz yok?