• 39
    normalde maç saati böyle şeylerle uğraşmak istemezdim. istekli ve hevesli bir kardeşimiz anlaşılan. amacım kendisi yermek de değil. sözlükte onun gibi düşünenler varsa birazcık kendilerini sorgulamalarını sağlamak. ancak artık kendimi bunu yazmak zorunda hissediyorum. entrylerini görür görmez kendisinin yazdığını tahmin edebiliyorum. bu nasıl bir üslup gerçekten anlayamıyorum. insanlar kültürel ve mesleki birikimlerini buraya boca etmiyor diye hepimizi cahil cühela sanıyor olabilir.

    eminim kendisi o cahil cüheladan değildir. şimdi spor sözlüğüne siyaset bulaşmasın diyenlere kişisel olan politiktir diye cevap vermiş ya oradan devam edelim.

    - bu kardeşimiz madem sosyal tarih biliyor:
    kişisel olan politiktir sloganının kullandığı bağlamla hiçbir alakası olmadığını da biliyordur. çünkü ikinci dalga feminizm, aileye ilişkin muhafazakar mahremiyet anlayışına karşı bu sloganla ifade edilebilecek düşünce setini savunmuştu. kamusal/mahrem ayrımında aile içindeki hiyerarşinin ve eşitsizliğinin siyasetin konusu olmamasını eleştirmişlerdi. yani ozan tufan üzerinden, rus taraftar üzerinden her konuyu siyasete çekmek bu sözün bağlamıyla alakasızdır.

    - yine bu kardeşimiz madem sosyal teori biliyor:
    sözlükte bir şeyler anlatmaya çalışırken hepimize karşı sık sık sembolik şiddete başvurduğunun da farkındadır. yani tıpkı bourdieu'nun anlattığı gibi varolan kültürel sermayesini muhatabının üzerine boca ederek eşitsiz bir ilişki kurmaya çalışıyor. bu anlattığım türkiye'de "uzman elitizmi" diyebileceğimiz şekilde çok yaygın bir pratik olduğu için kimsenin tuhafına gitmiyor olabilir. fakat kendisini mürekkep yalamış bir kardeşimiz olarak bu yaptığının ne anlama geldiğini biliyordur.

    - yine bu kardeşimiz mantığa da hakimdir:
    her kişisel olan siyasaldır şeklinde bir evrensel niceleyici kullandığımızda zaten toplumsal olananın siyasal olduğu varsayımıyla beraber semantik olarak siyasal diye kavrama ihtiyaç kalmayacağını da biliyordur.

    - yine bu kardeşimiz antik yunancaya da hakimdir:
    politikanın etimolojik olarak polis yani şehir ile ilgili olan şeyleri ifade etmek için kullanıldığını da biliyodur. yani şehir hayatıyla, toplumsal olanla ilintili şeyleri ifade ediyor.

    kısacası buraya yazdığı şeyler tek hakikatmiş gibi davranmasın. herkes kendi birikimi nispetinde muhakemeye sahip. kimseyi tahkir etmeye gerek yok. her konuda siyasi bir mesaj vermeyi bir çok başka yazar da çok iyi becerebilir. fakat üniversite kantininde değiliz. futbol izleyip iki güzel kelam etmeye gelmişiz. siyasi kanaatlerinizi daha rahat ifade edebileceğiniz kanallar diğer sekmelerde açıktır diye düşünüyorum. enerjinizi oraya ayırırsanız hepimiz için daha iyisi olur.
App Store'dan indirin Google Play'den alın