• 2376
    ne mutlu ki, galatasaray yönetiminin yaptığı yanlışları, 'ama futbol takımımız süper, şampiyon olduk, başarılıyız işte' diye görmezden gelmeyen, galatasaray'ın bir spor kulübü olduğunu idrak etmiş çokça sporsevere sahiptir. galatasaray taraftarı için şahıslar önemli olmaz, bu oktay mahmudi ya da başkası için değil, sadece hakeden şahsa hakettiği değeri verir, verilmesini ister. o şahsın yanlışları varsa da, adam gibi bir bilgilendirme ile, net bir tavır görmek ister.
  • 2377
    aralarında hafızası pek iyi olmayan kişiler mevcuttur. daha geçen sezon takımın döküldüğünü unutan taraftar vardır aralarında.
    yok ağalar neyin kafasını yaşıyorsunuz siz anlamadım ki? bu yönetim kötü anlamda ne yaptı lan bu sezon?
    yok açıklama geç kalmş yok kıl yok tüy.bu yönetim federasyon'a gereken tavrı göstermiş, grande'yi tekrar yuvasına kazandırmış, ekonomik olarak gayet başarılı bir sezon geçirmiş. yok daha ne isteniliyor anlamadım ki? ben de seviyorum oktay hoca'yı hepimiz seviyoruz.
    "i feel devotion" dedirtti bu sezon bu takıma kendisi kabul. ama beşiktaş maçlarında hiç iyi bir görüntü vermedi takım kimse kusura bakmasın. demek ki yönetim ile kendisi arasına kara kedi girmiş.
    insanlık hali olabilir. koç gitti diye yönetime saydırmanın yönetimi azarlamanın manası nedir?
    önümüzdeki sezon galatasaray için çok önemli bir sezon olacaktır. o yüzden yönetim belli ki ince eleyip sık dokuyor.
  • 2378
    sevgilisine trip atan ergen gibidir. ıstedıgı transfer olmaz basarısız yonetım ıstedıgı urun cıkmaz basarısız yonetım .. mahmutiyle yollar ayrılır basarısız yonetım . arkadas bıraz sabırlı olalım bıraz bekleyelım tamam oktay hoca cok buyuk bır deger cok guzel basarılar yasattı bıze fakat para olayı kufur olayı gercekse oturup dusunmemız gerekıyor bızımde . yerıne adı gecen hocalar da vasıfsız hocalar degıl hedeflerı olan basarılı hocalar basarılar geldıkce oktay hoca unutulcak yenı hoca alkıslancak pankartlar duzenlencek buralar entry dolacak o. sakın olmakta fayda var arkadaslar sonucta herkesın cabasının adı galatasaray bekleyelım sabredelım mutlu olcagımız gunler gelecek.
  • 2379
    arda turan gittiği için takımının şampiyon* olduğunu sananlar vardır ki, bu ülkede bazı işlerin neden düzgün gitmediğinin küçük bir göstergesidir.türkiye'dir galatasaray diye ortaya atılan laf tam burada tezahür etmektedir. başka bir yönden de türkiye'ye benzemez umarım, özellikle de yönetiliş açısından.

    arda turan üzerinden dönen muhabbetten neden sıkılmaz bu taraftar onu da anlamak mümkün değil, arda ziyarete gitti, sol framede arda turan(28), arda sıçtı(30), arda seks yaptı(85), bırakın artık şu arda turan muhabbetini. bence yolu açık olsun, bizim için de iyi olduysa daha da iyi olsun, senin için kötü olsun beter olsun, defolup gitsinse zaten adam gitti, bırak artık düşmanlığı, sana göre adam gitti, onun için şampiyon olduksa olduk, salla gitsin arda'yı. yok illa arda da arda, onun işi takımıyla değil, nedense hırs yapmış adam, fb uşağı medyanın gelmiş gazına, arda yüzünden 2009-11 arasını kötü geçti sanıyor.

    takım 2011/12 sezonunda şampiyon olduysa öncelere göre daha iyi takımdır, fatih terim vardır, yönetimi iyidir, taraftarı isteklidir falan filan. arda turansız galatasaray olduğu için değil.

    ronaldo, messi, robben, van persie, sneijder, rosicky, ibra...hepsinin ortak noktası milli formalar altında beklenenden uzaklar, tek nedeni yanlarındaki veya arkalarındaki adamlar kendi kulüp takımlarındaki kadar iyi değil. demek ki yanında iyi oyuncular varsa geliyor başarı, hiç bir oyuncu hele ki 90'lı yıllardan sonra sittin sene bir takımı şampiyon yapamaz.

    unutulmamalıdır ki imparator oyunculuğu döneminde şampiyonluk göremedi, bu onun kötü oyuncu olduğunu veya kötü lider olduğunu göstermez. öyle denk gelmiştir veya fatih terim'in yanına onun ayarında futbolcular alınmamıştır.

    ben o dönemi göremedim ama o 14 yıl boyunca şampiyon olamayan takımı tutan taraftardır galatasaray taraftarı, şimdiki gibi oturduğu yerden atıp tutanlar sanmam ki o zamanlar o takımı tutsun veya tutardı ama fatih terim'i nereye kaçırırlardı onu da bilemem.
  • 2380
    söylenilen rakamlar doğruysa 2012/2013 sezonu için bir rekor daha kıracak. 35 bin kombine! artadabilir deniyor. yönetim bir yerden sonra satışları durduracak deniyor. 35 binden daha fazla satıldı mı bugüne dek, bilmiyorum. sanmıyorum da.

    rekor kırmak iyi bir şey. özellikle de kombine rekorunu kırmak, bir taraftar için herhalde dünyanın en güzel şeylerinden biri. rekoru kırıyoruz. ama bu rekoru kırarken de aslında ne kadar iyi gün dostu olduğumuzu bir kez daha gösteriyoruz.

    takım rayına oturdu, şampiyonlar ligi var, imparator geldi ve sen de kombineni aldın. kombineyi aldığın için teşekkür ederim ama seni sevmiyorum.

    gerçek taraftar, geçen sezon bu takım emekleme dönemindeyken stada giden, çocuğun altını bezleyen, sezonu servet çetin'le açtığı için gece uykuları kaçan, takımla büyüyen, takımla koşan o taraftardır.

    sen değilsin yeni kombineli (bu da nasıl bir tabirse amk). kusura bakma.
  • 2385
    bu sezon futbolda sampiyon olamasak, selcuk inan yerine emre belozoglu gelse ciddi soyluyorum o kufur edenlerin hepsi zaten bizim yildizimizdi, evladimizdi yazar. sizin icin hayatin anlami kupa. sorsak hepiniz buyuk galatasaraylisiniz ama kupa gelmedigi an arma ugruna dokulen ter umrunuzda degil. dalga gectiginiz fenerbahce taraftarindan hic farkiniz yok. ergin ataman-nevriye yilmaz tribunde baskan ile seneye salonlarda basarilar. cimbom'un cocugu ergin ataman diye bagirmayi unutmayin ama. hatta nevriye fener'i sev filan diye de bagirin.
  • 2386
    çelişkilerin taraftarı.

    metin oktay başlığına girer; methiyeler düzer, bizi sevenleri üzmeyelim babadan örnek verir.

    sonra;

    türlü başlıklarda galatasaray'ın kültüründen, eğitimin ve medeniyetin beşiği olmasından bahsedip galatasaray değerlerinden çıkarak konuyu bitirir.

    ama sıra oktay mahmuti'ye gelince galatsaray başkanlığı makamına küfrettiği galatasaray başkanınca doğrulanan bir adam için başarıya domalır, ve gitmesin :( der.
  • 2387
    bu sezon hem futbolda hem basketbolda bana göre çok iyi bir iş çıkarmış olan taraftar topluluğu.

    ama bazen, özellikle de kriz dönemlerinde kulüp için ciddi bir tehdit, bir tehlike haline dönüşüyorlar. hayretler içerisinde izliyorum bu durumu.

    farklı görüşler her zaman olur, en iyi dönemlerinde bile kulübe dahil olan herkes eleştirilir, eleştirilmelidir de. burada bir sorun yok. bilinç kazanmak içinse illa başarılı olmak gerekmez. keşke taraftarlar olarak sadece başarı çatısı altında değil zor anlarda da bir araya gelebilsek, söz birliği edebilsek.

    mevcut durumda, ortaya bir iddia atılmaya görsün ya da yönetim içinde ufak bir çatlak oluşmaya görsün birleştireceklerine ayırmaya çalışıyor gibiler. onaracaklarına yıkma misyonunu üstleniyor pek çoğu.

    şikeci destekçilerine kesinlikle özenmiyorum. yönetimin değil kulübün değerleri savunulur. aslolan budur.

    bir de şu var taraflı medyadan, fenerli basından, galatasaray'a karşı cephe alanlardan en çok yakınan biziz. peki gerçekte buna ne kadar hakkımız var? çatlağın en çok büyüme ihtimalinin, nifak tohumunun en çabuk yeşerme ihtimalinin, sazanlığın da en fazla olduğu yer burası. dolayısıyla hedef biz oluyoruz.
  • 2389
    oktay hoca yüzünden burukluk yaşayan taraftarlarımızı anlayabilirim ama bu burukluk yüzünden ergin hoca'ya hakaret edip galatasaray'ın başarısız olmasını isteyen beşiktaşlıların tuzağına da düşmemeliler. şu an bazı akıllı geçinen beşiktaşlılar bu taraftarlarımızdan yararlanıp, onları yanlarına çekip internet ortamında kulübümüze laf geçirme, hakaret etme, nifak sokma, ajitasyon peşindeler. taraftarlarımız içlerinde ne hissederlerse etsinler bu tiplere izin vermemeli, dikkatli olmalı.
  • 2390
    genelleme yapmıyorum, ancak bir kısmı fena halde canımı sıkan taraftardır. kendileriyle çelişen, başarıyı her tür değerin üzerinde gören, fenerbahçelileşen bir grup var.

    oktah mahmuti'ye demediklerini bırakmadılar. adamlığı sorgulandı burada. kendisinden daha kötü bir kadroyla şampiyon olduğu iddia edilen ergin ataman'a dilenmeler gecikmedi. ergin ataman ha geldi ha gelecek, şimdi o ''kötü'' kadroya sulanmalar başladı. ''hawkins gelsin, yanına arroyo'yu da alsın, bik bik...''

    ''koyduk mu'' molası alan ergin ataman'a edilen küfürler, yerini ''öyle değil o, ikili averajı düşünerek alındı o mola'' bahanelerine bıraktı. oysa o günlerde bundan bahseden bir allah'ın kulu yoktu. bu konuda örnekler çoğaltılabilir. mesela taurasi'nin doping yaptığından emin olanlar, galatasaray'a geldiği andan itibaren doping yapmadığına emindiler. nevriye yılmaz'ın orta parmağına sayıp sövenler, kendilerini nevriye'nin yerine ancak parçalıyı giyeceğini öğrenince koyabildiler.

    kimse kimseyle aynı fikirde olmak zorunda değil. ancak kıvraklığın bu kadarına da ''pes'' demeden geçemiyorum...
  • 2393
    1988,1989,1990,1991 doğumlu jenerasyonların ezici çoğunluğunun dahil olduğu şerefli grup. bunun ne önemi var demeyin. bu bahsettiğim jenerasyon yavaş yavaş üniversite bitiren yada işe yeni başlamış kişilerin bulunduğu topluluk anlamına geliyor. bu da galatasarayın geleceği adına bana umut veriyor. önümüzdeki 20 yıl diğer takım taraftarlarına göre çok çok daha aktif takımına maddi, manevi çok daha fazla destek olan bir taraftar grubu göreceğimize inanıyor, temenni ediyorum.
  • 2394
    giden her sevgilinin ardından el sallayandır
    her cıkısında istiklal caddesini inletendir
    heryerde takımının peşimde olandır
    "bizi sevenleri üzmeyelim baba" lafında gecen ve metin giderse üzülecek olandır
    herkes gider onlar kalır
    seni sevmeyen ölsün diyerek sevenlerdir
    şampiyonluk şarkısını dillerinden düşürmeyenlerdir
    takımı şampiyon oldugunda dört bir yanı bayraklarla donatanlardır
    deplasman yolunda elinde sigara tek dileği olandır
    sarının yanına kırmızı koyanlardır galatasaray taraftarı.
  • 2395
    bir çok şeydir galatasaray taraftarı olmak aslında.

    ben küçükken ufak tefek şeylerdi, incir çekirdeğini doldurmayacak kadar. beni ayım cimbomlu yapmıştı. dayıma ayı derdim ben. çocuk yaşta olmanın verdiği özgürlük ve dilimin dönmemesinin engeliyle ne kadar uyarsalar da vazgeçememiştim bu söylemden. dayıma göre gerçek bir cimbomlu, gerçek bir galatasaray taraftarı aslan görmeliydi hayatında bir kere. rüyada bile olsa olurdu çünkü yaşadığımız yerde imkanlar pek elverişli değildi bu konuda. her gece duâ ettim yatmadan önce "bir kez olsun aslan göreyim" diye sonra duâmın kabul olması umuduyla yattım yatağa. her sabah görememenin mahçupluğu ve üzüntüsüyle ama yine de ümitle uyandım. çünkü galatasaray adının olduğu yerde ümit vardır; o zaman öğrendim bunu.

    ben büyüdükçe diğer her şey de büyüdü, bir tek galatasaray kaldı eskisi gibi. hani sorarlardı ya bize "anneni/babanı ne kadar seviyorsun diye?" sonra kollarımızı açar "dünyalar kadar" derdik. ben "galatasaray kadar" derdim, peki derlerdi "galatasaray'ı ne kadar seviyorsun?". bir şey diyemezdim bu soruya çünkü galatasaray benim için sevginin sembolüydü, büyüklüğün sembolüydü. benim bildiğim en büyük şey galatasaray'dı, galatasaray'ı ancak galatasaray kadar sevebilirdim. çocuk aklımla pek mantıklı gelmezdi bana, kaçardım. mavi ekran verirdim anlayacağınız.

    sonrası sadece galatasaray, öyle büyük duygusallıklara gerek yok ki.
  • 2397
    32 yaş üstü, futbola ve başarıya doymuş futbolcuların türkiye' ye sadece para için geldiğini idrak edemeyen bazı insanlara sahip taraftar topluluğudur. neden hala böyle düşünüyoruz anlayamıyorum. millet afrika' dan, japonya 'dan, güney amerika' dan oyuncuları ucuz maliyetlere getirip büyük paralara satarak, aynı zamanda da başarı kazanıyorlar. bizim taraftarımızın da son bir kaç yılda yaşananlara rağmen, hala " yıldız " diye tutturması beni gerçekten çok üzüyor. artık bu hususta yönetime ön ayak olması gereken taraftar topluluğudur.
  • 2399
    sabretmeyi çok iyi bilen, ama medya tarafından da en çok bu özelliğine saldırılan taraftardır. ünal aysal 25 dedi, 30 dedi, yok olmadı diye diye bizi çıldırtmaya çalışıyorlar. artık eskisinden daha fena saldırıyor medya biz taraftarlara. birinci nedeni, artık çok daha güçlü olmamız, ikinci sebebiyse yönetimimizin ilk geldiği günlerden beri her zaman medyayı yanıltması, onların güvenilirliğini sarsmasıdır. adnan polat ve öncesini hatırlayın. transfer etmek istediğimiz oyuncuları almamızı nasıl engellediklerini, daha sonra ortaya bir isim atıp, bizi kullanarak yönetime baskı yapmalarını ve istedikleri oyuncuyu bize aldırmalarını hatırlayın. şimdiyse bizim yönetim ortaya onlarca yem atıyor, medya da bunların içinde kayboluyor. geçen sene fatih terim'in transfer listesinin basına sızışını hatırlayın. belki de bu yüzden podolski'yi elimizden kaçırmıştık. bu yönetim bize on numara futbolcular getirdi, birkaç seviye atlattı. galatasaray taraftarı sabretmesini bilmelidir. sonunda sansasyonel transferler göreceğiz.
  • 2400
    artık kendilerine vaad edilen şeylere inanası gelmeyen topluluk. son dönemden örnekler verelim.

    1- başkan ünal aysal pazartesi bir transferi açıklayacağız dedi, açıklanmadı. 25 temmuz'da tüm transferler bitecek dedi, bitmedi. 25-30 temmuz arası bitecek dedi, yine bitmedi. tüm transferler kampa yetişecek deniyordu, yine yeni yeniden yetişmedi.

    2- ultraslan lig tv'leri iptal ettireceğiz dedi, yürüyüşler yapıldı, protestolar düzenlendi herkes gaza geldi. kimse galatasaray taraftarını yok sayamaz, lig bitsin göreceksiniz dedi. heyecanlandık. ben kendi adıma dedim ki ''acaba çok fazla iptal olur da lig tv ömer güvenç'i işten çıkarır, bazı yanlışlarından dolayı basın açıklamasıyla galatasaray camiasından özür dileyip yayın politikasında büyük değişikliklere gider mi?''

    3- imparator bile ''kendimi tutuyorum, zamanı gelince içimizdekileri bir bir söyleceğiz'' dedi, ama o da olmadı.

    iki taraflı düşündüğümde üçüne de makul sebepler bulabiliyorum.

    1- yönetim şike soruşturması, uefa'dan men ihtimali, beşiktaş'ın arena'yı kullanmak istemesi derken transfere vakit ayıramamış olabilir.

    2- takım lig tv'den aldığı paralarla transfer yapıyorken, resti çekip havuzdan çıkamadığı sürece taraftarın lig tv'lerini iptal ettirmesiyle bir yere varılmayacağını düşünüp vazgeçmiş olabilirler, hatta yönetim bile bunu sürdürmelerini istememiş olabilir.

    3- yönetim engel olmuş olabilir, en güzel cevabın kalkan kupa ve konuşmamak olduğunu düşünüp vazgeçmiş olabilir, yeterince gergin ortamı bir de kendisi germek istememiş olabilir.

    gördüğünüz gibi hiç bir grubu suçlamıyorum. ne yöneticileri, ne ultraslan'ı ne imparator'u*. çünkü 3 temmuz'dan bu yana yaşanan süreçte* gördük ki sadece 17 takımla değil, sayısız kişi ve kurumla * * * * * * * * * *...

    ama bizim tek isteğimiz artık bize içi boş vaatler vermeyin, balon laflar söylemeyin, gerçekleşmeyecek sözlerle günü kurtarmaya çalışmayın. lütfen, sizi sevenleri üzmeyin.
App Store'dan indirin Google Play'den alın