resim
Okan Buruk
Görev:Teknik Direktör
Takım:Galatasaray
Yaş:50
Uyruk:Türkiye
  • 3808
    2022-23 süper lig sezonuna esnek bir taktiksel anlayışla başlamış olan galatasaray teknik direktörü.

    okan buruk'un galatasaray öncesi teknik direktörlük kariyeri incelendiği zaman, takımının forvetlerine çok gol attırdığı net şekilde görülüyor. bu durumun galatasaray versiyonunu incelemek gerekirse; ben topa sahipken galatasaray'ın 3-1-5-1 oynadığını görüyorum. kalede tecrübeden yana muslera, önünde nelsson, abdülkerim ve aanholt'tan oluşan bir üçlü hat, bu üçlü hattın önünde tek kişilik ordu torreira ve torreira'nın önünde sağ baştan sayarsak boey, yunus, mertens, sergio ve kerem'e oluşan 5'li bir hat ve en ileri uçta forvet. görüldüğü üzere tüm yapı en ilerdeki oyuncuyu beslemek üzerine kurulmuş. bu yüzden de en uca alınabilecek en iyi bitirici oyuncuyu yani icardi'yi getirdiklerini düşünüyorum.

    okan hoca esasında sezona aanholt'u da ileriye göndererek başlamıştı, fakat aanholt'un son tercihleri saç baş yoldurunca aanholt'u geriye çekti ve hem ligin başında aksayan sol stoper abdülkerim'e destek oldu hem de geriden daha temiz oyun kurulumu için güzel bir opsiyon oldu.
    aanholt'un geriye çekilmesi demek sağ koridorun komple boey'e bırakılması ve boey'in hücum serbestliği anlamına geliyordu. boey olağanüstü atletizmi ile zaten bek olarak kanadı tek başına kaldırabilen bir oyuncuyken, şimdi bir de geride aanholt'un beklediğini bilmek onu daha da rahatlayacaktır.

    aanholt'un ileriye çıkmadığı senaryoda kerem daha geniş alana yani sol çizgiye kaymak durumda kalıyor, aanholt çizgi koridorunu tek başına kullansa kerem mecburen half spacelere kayacaktı. sadece basit bir soru, rakip half space gibi çok kritik bir konumda sergio ya da mata gibi bir maestro'yu mu tercih edersiniz yoksa kerem gibi topu bozuk para gibi harcayan birini mi?

    galatasaray'da taşlar da yavaş yavaş yerine oturacaktır, elbette zamana ihtiyaç olacak. mesela torreira kariyerindeki en iyi performansları merkezde tek başına oynadığı zaman vermişti ve şuan kağıt üzerinde takım 4-2-3-1 gibi görünse de , torreira merkezi tek başına topluyor. defans hattını ve hücum hattını bağlayan oyuncu durumunda.

    boey'in sağ koridoru tek başına kaldırması ile yunus akgün biraz daha merkeze kayabiliyor. yunus akgün, kerem'in aksine o rolü de becerebilen bir oyuncu bu yüzden bu kanatta da bir sorun görmüyorum. yunus rakibin durumuna göre, bırakılan boşluklara göre gerek kanatta gerekse merkezde oyunun boşluklarını değerlendirmeli.

    hızlıca toparlamak gerekirse; okan buruk oyuncuları verimlilik olarak şuan gayet iyi yönetiyor. muslera ve nelsson'un görev tanımı belliydi, mental olarak sallanan abdülkerim'in yanına aanholt'u koyarak abdülkerim'in üzerindeki yük alındı, hücumda aksayan aanholt'u geriye çekilerek onun oyun kurulumuna katkısı gibi olumlu yönleri öne çıkarıldı. boey'in en önemli özelliği olan atletizmine göre bir şablona geçildi, kerem dar alandan ziyade daha geniş alana çekilerek karar alması için zaman kazanması sağlandı, torreira'ya en iyi olduğu konum belirlendi, sergio'ya ceza sahasına koşu atabileceği ve kreatifliğini sergileyebileceği bir yer bulundu, yunus akgün'e de hem kanada hem de merkeze yakın oynayabileceği bir yer ayarlandı. ve tüm bu oyuncuların ön taraftaki forvete topu getirmesi gereken bir sistem var şuan, zaten ileri uçtakiler ceza sahası golcüsü. onların en iyi yaptığı şey ise topu içeriye atmak.

    şimdi bir de madalyonun diğer yüzüne bakalım, farkındaysanız herkese rol bulunurken mertens'ten, dubois'ten, midjsto ve mata'dan bahsetmedim.
    galatasaray'ın elinde çok kıymetli oyuncular var, mertens için faal olarak dünyadaki en iyi sahte 9'lardan biri diyebiliriz, icardi de en iyi poacherlerdan biri zaten.

    açıkçası ben bazı sert maçlar için okan hocamdan başka bir plan da bekliyorum.
    nedir bu plan?
    süper lig stoperleri pek fazla sahte 9'la karşılaşmadı bugüne dek, yani karşılarında gezen ve oyun içi aktifliği olan bir hücum oyuncusuna karşı ne yapacakları kestirilemez durumda. hemen basit bir örnek vereyim, mertens en ileri uçta diyelim, derine indi ve kendini boşa çıkarıp topu aldı, rakip stoperler mertens'e çıkacak mı yoksa geride bekleyecek mi? bu karar öyle kolay bir karar değil, eğer stoperler mertens'i takip ederse geride oluşan boşluğa kerem, yunus, barış alper, rashica gibi kanat oyuncuları koşu atmaz mı?
    ya da stoperler mertens'e çıkmadı ve bekledi diyelim, bu sefer markajsız olan mertens sizce de çok güçlü bir hücum silahı değil mi? şu şablonda en kötü orta sahadaki sayısal üstünlüğü alır galatasaray.

    bir de şöyle bir güzelliği var bu durumun, mertens'in bıraktığı orta saha boşluğuna midjsto gibi bir akıllı savaşçı ya da mata gibi bir organizasyon şefi koyabilirsiniz.

    hemen diamondumuzu çizelim.
    torreira en geride önünde sergio ve midjsto ve onların önünde elmasın diğer parçası mertens. çok güçlü bir merkez hat ve kanatlarda da yunus - kerem gibi seçenekler var hâlâ, boey de bindiriyor zaman zaman dubois oynarsa o da bindirecek.
    eminim ki bu şablon okan buruk ve ekibinin aklının bir köşesinde vardır.
    yani ligde şu merkezi aşabilen takım olursa onlara da helal olsun derim.

    okan buruk, terim'in pres ekolüyle yetişen bir oyuncu olduğu için top rakipteyken gerekli agresifliği gösterecektir. ki ben galatasaray'ın pres gücünden memnunum, gomis+ mertens gibi ihtiyar delikanlıların şuan oynadığı da göz önünde bulundurulmalı.
    galatasaray ligde 38 maçın yaklaşık 30 tanesinde oyunu oynamak zorunda ve rakibi açmak zorunda. bu yüzden şampiyonluğa giden yolun set oyunundan geçtiği de unutulmamalıdır.

    artık günümüz futbolunda biraz da ön alanda ön görülemez olmak gerekiyor, şuanki 3-1-5-1 sisteminin en güzel yanlarından biri de bu. torreira da destek verdiğinde hatta aanholt da geldiği zaman neredeyse 8 kişiyle hücum eden bir takım haline geliyoruz, abdülkerim bile neredeyse katılıyor hücuma. galatasaray'ın ligdeki xg oranının bir anda yükselmesinin temel sebebi de bu.

    okan hocamı transfer dönemindeki talepkarlığı nedeniyle de tebrik ediyorum, hamzaoğlu dönemi gibi elimde taylan kılınç var transfere gerek yok şampiyon oluruz deseydi yanmıştık. şimdi ise kadro neredeyse şişkin durumda, 2-3 kulvarı kaldırabilecek bir rotasyona ulaştık. hatta bir tık da overdose transfer yaptık diyebiliriz, çünkü maçların 21 kişilik kadrosunu seçmek bile çok zor hâle geldi neredeyse. oynamayan, kadroya giremeyen oyuncuların da gönlünü bir şekilde hoş tutmamız gerekiyor.

    allah yolunu açık etsin okan hocamın.
App Store'dan indirin Google Play'den alın