• 185
    fatih terim tarafından söylenmiş ve neredeyse her söylendiğinde oyun olarak altı doldurulmuş söz. evet, uefa kupasını alırken söylemiyordu, çünkü kadrosu oturmuştu ciddi bir kısmı yerliydi ve radikal bir değişiklik olmuyordu. ancak şartlar değişti; artık temmuz ayındaki yaz kampına afrika’ya amerika’ya turnuvaya giden yabancılar falan da derken ideal 11 den 4 oyuncu bile sokamıyoruz ve takım iskeletini ağustos ayının ortasından sonra ancak kurabiliyoruz. tabi bu esnada maçlar çoktan başlamış oluyor. lakin kervan yolda düzülmüyor. ağustos 15’inden sonra gelmiş oyuncularla kamp yapıp onlara bir şeyler aşılamanız için en ideal zaman genelde ocak oluyor.

    pandemi sezonuna gidelim; seri, lemina, nzonzi gibi oyuncuların olduğu takımı ocağa kadar ömer bayram ayakta tuttu. çünkü yaz kampında o oyuncuların hiç biri yoktu, ancak ömer bayram vardı. biri ağustos sonları 2 tanesi eylül ayında 3 oyuncu getirip oynat dedi mi olmuyor bu işler. ocak kampından sonra lemina ve seri’den müthiş bir verim almamız tesadüf değildi. temmuz başı gelselerdi muhtemelen aynı oyunu ekimde oynamaya başlarlardı

    bir futbol takımı için kamplar son derece önemlidir, oynayacağınız oyunun hazırlığını en iyi orada yaparsınız. biz işte yaz kampını yedek oyuncularla yaptığımız ve as olarak daha takıma kimlerin katılacağı bile doğru düzgün belli olmadığı için ocak kampları ekstra önem kazanıyor.
    çünkü temmuz kampını sırf adet yerini bulsun diye yapıyoruz.

    galatasaray taraftarları ağustosun yarısından sonra takım iskeleti kurup bu sözü söyletenlerle değil de söyleyenle uğraştığı sürece bir arpa boyu yol kat edemeyeceğiz. bu döngüden çıkmadığımız sürece bugün terim’in söylediği bu sözü yarın başka hocalar da söyleyecek. ama mikrofona söyleyecek, ama yönetime ama iç ses olarak.
  • 186
    neden durmadan ocak'a kadar sabretmemiz gerektiğinin altını dolduramamış fatih terim sözü. 2018'de söyledi, 2019'da söyledi, 2020'de söyledi, 2021'de de söyledi, en sonunda bir ocak günü başını yediler.

    üçüncü ve dördüncü terim dönemlerinin en temel farkı buydu zaten. birinde plan, program işleyip tutuyordu. diğerinde her şey sürekli baştan savmaydı ve defolar belirdikçe düzeltmek için sabır isteniyordu.
  • 187
    bence bu konuda hoca hem haklı hem de haksızdı. haklıydı, çünkü ffp elimizi kolumuzu bağlıyordu.
    haksızdı, çünkü ffp olduğunu bildiği halde oyuncu satışı olmasını istiyor ve bonservisli oyuncu almak istiyordu.
    mustafa cengiz yönetimini eleştiriyordu oyuncu satışı konusunda ama nitekim 2021 yazında burak elmas yönetimi de oyuncu satışı yapamadı.
    e o zaman tek çare kalıyordu geriye, bonservissiz oyunculara gitmek.
    onu da çoğu zaman tercih etmedik.
    bide tabii 2019 yazında yapmadığı ve sonradan pişman olduğu satışlar var ki; bence kırılma anı orasıdır.
    diğer yandan hocanın takımları istisna sezonları hariç her zaman geç açılmıştır.
    antrenman üstünden bunu söylemesi de çok doğaldır.
    sonuca bakınca başarılı mı? evet başarılıydı.
    ben transfer konusunda bunu söylemesini hep eleştirdim ama idman olarak vs söylemesi gayet doğaldır.
    2021-2022 sezonunda takımın başında kalsa muhtemelen yine bir şekilde takımı ilk 4’ün içine sokacaktı.
  • 188
    içi boş, sorunları ötelemek ve başarısızlığa bahane bulmak için söylenmiş söz. lemina, seri, falcao, babel gibi transferler yapıldı. o zaman da ocak ayını işaret eden fatih hoca devre arasında onyekuru transferini gerçekleştirdi. fakat sene başında o mevki için babel'le sevr anlaşması yapmamıza sebep olan hocamız sadece yarım sezonda bu kararından vazgecmisti. babel ve onyekuru'nun ayrı ayrı oyun anlayışını nasıl değiştirdiğini tekrar tekrar anlatmaya gerek yok. babel bonservissiz diye savunma yapacak olan arkadaşlara tek sözüm dünyada onyekuru modeli bir oyuncu bulup sene başında kiralamak zor degildi hele de şampiyonlar ligi oynayacak kulüp için.
App Store'dan indirin Google Play'den alın