• 368
    şu haliyle "süper" liğin kenarından kıyısından geçmeyen, ihtimali dahi olmayan bir haldedir.
    bir an önce dünyada pek örneği kalmayan "bay"lı ligden normale dönmesi gereken ve mümkünse 16 takımı aşmayacak ve yarışmayı arttıracak, örneğin son avrupa bileti ve ligden düşecek son takımlar için bir kaç takımı hedefte tutacak lig sonu ikili elemeli tur içeren formata bürünmesi gereken ligdir, bu sayede ligde amaçsız takım kalmayacak, ligin sonundaki olası salmaların önüne geçilecektir.
    aynı zamanda yabancı sayısının tez elden serbest bırakılması da rekabeti arttıracak önemli bir faktördür.
    öte yandan, hakemlere çok katı bir şekilde "oyunu hızlandırma" üzerine baskıda bulunulması, oyunu soğutan, ne stattaki ne de ekran başındaki izleyiciye saygısı olan kötü niyetli oyunculara kesinlikle müsamaha gösterilmemesi, bu oyunculara 90+3 değil, gerekirse oyunun 3. dakikasında kartlı ikazlarda bulunulması elzemdir.
    lakin oyunun hızlanmasını istemeyen, o tempolara dayanamayacak hakem sayımız da maalesef hiç de az değildir, ortalık maalesef "oyun yavaş olsun, elimde olsun, sonra başım ağrımasın"cı zihniyetindeki hakemlerden geçilmemektedir.
    özetle, ota-boka düdük çalan, topu oyunda 60 dakikanın altında tutan hakemler kızağa çekilmelidir.
    maçların başlangıç, bitiş, devre arası sürelerine riayet edilmelidir. 20.00'de başlayan maç, anormal bir durum olmadıkça en geç 21.50-21.55 bandında (ki o da uzatmalardan kaynaklanabilecek sarkmalar nedeniyle) bitmiş olmalıdır.
    zaten topun oyunda kalışı arttıkça uzatma dakikaları da otomatikman azalacaktır.
    var'ın kullanımı, özellikle içinde bulunduğumuz 2022-2023 sezonunda iyice ligi dizayn etme aracına dönüşmeye başlamıştır, yayıncı kuruluşun da dikkati çekilerek yeniden hakkaniyetli bir uygulamaya dönüşmelidir.
    gözünün önündeki pozisyonlarda dahi karar verme riski almayıp insiyatifi tamamen var'a bırakan hakemlere emekleri için teşekkür edilerek hayatlarında başarılar dilenmelidir.
    var kullanım süresinin oyunu baltalamasına engel olunmalı, daha hızlı, daha pratik kontroller sağlanmalıdır.
    bu ve benzeri tedbirler alınırsa belki o zaman adı "sözde" süper olan ligimiz, süper olma yoluna hafiften girer ve seyir zevki artarsa futboldan soğuyan izleyici yeniden statlara dönmeye başlar...

    edit: imla ve ekleme
    en önemli maddeyi unutmuşum;
    süper ligin önündeki en büyük engel:
    siyasetin bir an önce elini eteğini tff ve futbolun üzerinden çekmesi gerekliliği.
    yukarıdaki her şey belki olur da işte bunu, özellikle bugünkü yapıda çok zor görüyorum maalesef...
  • 370
    son 4 sezon dikkate alındığında en iyi ligler arasında kendisine ancak 4. kümede yer bulabilen ligdir. hatta ilgili çalışma kulüplerin elo puanları dikkate alınarak yapıldığında ligler arasındaki istatistiksel anlamlılık daha küçük farklar çerçevesinde var olduğundan kendisine ancak 12. sırada yer bulabilen ligdir.

    (bkz: avrupa'nın en büyük altıncı ligi/#3463181)
  • 373
    acilen topun oyunda kalma süresinin minimum 55 dk olması için hakemlere hedef vermesi gereken lig. yalnız kilit nokta bunun 90 dakika için yapılması gerekir. türkiye'de bugün topun oyunda kalma süresi 50-55 bandında ama bunu 90+7'ler 90+9'lar oynayarak yapıyoruz. 55 dk'dan fazla olan maçları yöneten hakemlere prim, derbi yönetme şansı vs vs teşvikler verilirken, 50 dk'nın altında kalanlara ağır yaptırımlar uygulanmalı.
  • 374
    adı "süper" olduğundan beri her geçen gün daha tırışka olan lig. durmaksızın da değeri düşüyor. millet zevk için değil, takımına bağımlı olduğu için izliyor.

    dün 2 ekim 2022 manchester city manchester united maçında izlerken gördük ki, hakemler ne güzel oynatıyor maçı. adam yere düştü, faul vermedi, city takımı adam yerdeyken atak üstüne atak yaptı. oyun akışı gereği top dışarı çıkıp durunca düşen futbolcuya baktılar. aynı sahneyi türkiye'de hayal edelim. zaten hakem her kendini yere atana faul çaldığı için, o pozisyon orada bitmişti, oyun durmuştu. hadi faul vermedi diyelim, oyuncu kendini yere attığı için en fazla on saniye sonra zırt diye düdüğü çalar, oyunu keserdi bizim futbol bilmeyen, mantık bilmeyen düdük çalıcılarımız. biz, üç kâğıtçı futbolcuları sürekli ödüllendiren hakem bozuntuları sebebiyle sıkılıp maçları kapatmaya başladık adı süper olan kofti liginde.

    hakem oyunu ne zaman durdurur? futbolcunun hayati bir problemi varsa, her şeyi bırakırsın ambulans çağırırsın. ancak her düşene oyunu durdurmak bu sporun dinamizmine aykırı. bunlara en başta temel mantık dersi aldırmak lazım. çünkü düşünmeyi bilmiyorlar, sebep sonuç ilişkisi kuramıyorlar; kendilerine ezberletilen kuralları üstelik takımına göre uygulatıp ülkenin en üst kademe ligini tiyatro ligi hâline getiriyorlar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın