• 228
    galatasaray'ı şampiyon yapıp yollarına arabistan'da devam etmesi gereken ikilidir.

    böylece toplamda 8 milyon yıllık ücretleri boşa çıkacak, finansal fairplay kapsamında bonservis ücreti hususunda baya artıya geçeceğiz. görünürde bu ikili dışında sağlam bonservis getirecek oyuncumuz yoktur.

    diagne'nin bir sezon daha kalacağını düşünüyorum.
  • 231
    bu saatten sonra**** galatasaray'a verebilecekleri iki hizmet var, birincisi 13 mac adam gibi oynayip sampiyonlukta katki saglamak, ikincisi de kendilerine bonservis bedeli verecek tek cografya olan korfez ulkelerinden birine toplamda 15 civari bir fiyata gitmek. fernando, mariano ve hatta yuksek maasinin performansi icin pahali kaldigi muslera da gonderilip 30-35 milyon euro butceyle yeni bir takim kurmaliyiz. velev ki butceyi artiriyoruz, 3.5 milyon gibi paralari ne verecegi belli olmayan oyunculara bir daha asla vermemeliyiz.
  • 236
    daha iyi kurgulanan bir orta sahayla görmek isterdim. biz hep bu ikiliye ve zamanında forvet olmayışına, eren'e veya diagne'ye yükleniyoruz ama asıl sorun ndiaye, fernando ve onyekuru'da. maalesef bu üçü ya parlıyor ya da yokları oynuyorlar. parladıkları dönemde de amiyane tabirle bodozlama gidiyorlar. bu maya tutarsa güzel bir yoğurt oluyor, tutmazsa ekşiyor. yani futbol aklı denen olay eksik. belki futbol aklı olarak fernandoyu farklı yere koyabiliriz ama oda canı isterse. sanırım çözümü yanlış yerlerde arıyoruz. dilimizden düşürmediğimiz hep aynı isimler.
  • 237
    bu ikiliden birisi gönderilecekse kesinlikle bu isim feghouli olmalıdır. kondisyonu güçlü değil feghouli'nin. teknik olarak iyi ama büyük maçlar için o kondisyon yetmez. daha geliştirebilir mi kendisini emin değilim. defansa dönüşlerde bazen silah zoruyla dönüyor gibi bir izlenim görüyorum feghouli'de. hem maaşı belhanda'dan fazla, hem de yaşı. oyuna belhanda kadar katkısı olduğunu da düşünmüyorum. ama bu aralar her şeye rağmen formda.
  • 238
    younes sürekli sofiane'i arayınca bir şey yok, ben burak'ı arayınca auvvv.

    selçuk inan

    eğer selçuk yerinde olsam ne dediler başlığına yukarıdaki girdiyi yazdırırdım. ikisinin sürekli birbirini araması artık uyum değil, takımı geriye iten bir şey olmaya başladı. ilk opsiyon olarak sürekli birbirlerini düşünüyorlar ama younes bunu daha çok yapıyor. baktılar pozisyon iyi değil ancak o zaman başka seçenekleri değerlendiriyorlar. buna bir dikkat edin derim.
  • 239
    umarım sezon sonu ikisi de gider. biri zaten 5 maçta 1 kez oynar, diğeri de skora katkı yapsa da top rakipteyken hiç yok. günümüz futbolunda hagi değilsen kimse seni idare etmez büyük takimda. gitsin anadolu'da oynasın.

    edit: hala arkasındayım bu yazdığımın. 3 mart 2019 erzurumspor galatasaray maçında attığı gol fikrimi değiştirmez. ben sahada oynanan oyuna bakıyorum. o zaman ilgili maçtaki golden önce selçuk enfes bir pas verdi. selçuk'la da sözleşme uzatalım mı?

    edit 2: 3 mart 2019 bb erzurumspor galatasaray maçı'nın ikinci yarisinsayarısında hücumda çok iyiler ancak ben gitmeleri gerektiğini bu maç özelinde demiyorum; kazandıkları para, belhanda'nın istikrarsızlığı ve feghouli'nin savunmadaki yetersizliği için diyorum.
  • 245
    2018-2019 sezonu futbol takımımızın tek oyun aklıdır. tek hücum planıdır. her şey bu ikilisine bağlıdır. bunlar kötü oynarsa takım pozisyona bile giremez. bunlar güzel oynarsa takım şov yapar. fakat bunlar ortalama bir performans sergilerse başka kimse çıkıp da skoru değiştiremez, kimse sorumluluk almaz. buna rağmen sene başından beri sürekli taraftarın şamar oğlanı olmuş ikilidir.

    bence böyle sistemsiz bir futbol ortamında hak ettiğimizden fazla bile taşıdılar bizi.
  • 247
    bu ikiliyi birbirinden ayırarak değerlendirmek lazım.

    ben şahsen defolu olanın younes belhanda olduğuna inanıyorum. belhanda ikinci yarı itibariyle formunu yükseltti, goller ve asistler ile takıma önemli katkılar yaptı. maçların tıkandığı anlarda attığı gol ve goller yardımı ile önemli puanlar kazandık.

    buradaki en önemli sorun belhanda'dan orta sahada yapmasını istediklerimizle yaptıklarının kısmen örtüşmemesi. herkesin çok özlemini duyduğu 2010 başlangıcı döneminde orta ikilide melo ve selçuk'un oynadığı, elmander'in ileride iki kişilik pres yaptığını hatırlayınız. o dönemde melo ve selçuk hem topu güzel servis ediyorlar, hem de takım savunmasına yardım ediyorlardı.

    son iki sezondur, takımımız oyunu kanatlara yayan 4-3-3 gibi bir formasyonla ve orta alanda fernando-n'diaye ve belhanda üçlüsüyle oynuyor. belhanda ilk geldiğinde hepimizin beklentisi bir forvet arkası olacağı ve 4-2-3-1 gibi oynayacağımızdı. lakin belhanda gün geçtikçe orta ikiliye yaklaştı ve o 4-3-3'e döndük. esas sorunumuz işte bu orta üçlü ve fatih hoca bu konuda maalesef bırakalım tedavi, tanıya bile gidemedi. bunu benfica maçında da yazmıştım (bkz: #2627496).

    sorun bu orta saha bloğunun geçiş oyunu ve oyunu iki yönlü oynaya becerisinin bulunmaması. top bizdeyken beklerimiz iyice kanatlara yanaşıyor, çizgiye iniyorlar ve ileri doğru çıkıyorlar, savunma hattımız da orta alana yaklaşmaya başlıyor. amacımız rakip yarı sahaya yerleşmek ve baskı kurmak. lakin burada kritik defomuz ortaya çıkıyor. fernando iki stoperin arasına libero gibi giriyor ve geri hatta katılıyor. bu esnada n'diaye ve belhanda her ikisi de bu ileride kalarak topu dağıtmak için gelmesini beklemeye başlıyorlar, orta alana yeterince gelmiyorlar. işte bu noktada savunma bloğu ve orta blok arasında ciddi bir boşluk meydana geliyor ve topu ileri taşıyamaz hale geliyoruz. topu sürekli olarak kanatlara indirmeye ve ileri uçtaki kanatlara ulaştırmaya amaçlayarak topu hücuma götürmeye çalışıyoruz. burada yaşanan top kayıplarında belhanda ve n'diaye geriye yeterince çabuk dönemezlerse rakip orta sahayı elini kolunu sallaya sallaya geçiyor ve kontralar tehlikeli oluyor. set savunmasındaysa forvet ve kanatlar ileride yeterince pres yapmayıp n'diaye deli danalar gibi pres yapınca, boşalttığı alanları geri dolduramıyoruz, belhanda tek başına bu alanı kapatamıyor, kapatamaz da zaten.

    bu sıkıntıyı ilk devrede tek galibiyet aldığımız 8 maçlık seride çok derinden hissettik, zaten avrupa'ya da o dönemde veda etmiştik.

    ligin ikinci yarısında da aslında bu durum değişmedi. ama bir iki kritik değişiklik ile şu ana kadar idare etmeyi başardık. birincisi, savunma hattına marcao ve luyindama gibi nispeten hızlı ve pas becerisi yüksek oyuncuların monte edilmesi oldu. bu sayede topla oynayabilen,topu düzgün kullanabilen ve savunma çizgisini ileride tutabilecek bir savunma hattına kavuştuk. ikincisi ise feghouli'nin ekstra oyunu. feghouli salt bir kanat oyuncusu gibi oynamaktansa çoğu zaman sağ içe girerek bir orta alan oyuncusu gibi oynadı, zaman zaman zaten sağ içte oynadı. bu sayede o bölgede belhanda ve sağ bek ile güzel bir üçlü meydana getirdiler. zaten ikinci devre attığımız gollerin büyük bölümünün bu çevreden geliyor olması ya da bu noktada oyunun yoğunlaştığı anda ters tarafa atılan toplardan gelmesi de bu yüzden tesadüf değil.

    şimdi, galatasaray taraftarları içerisinde ve sözlükte pek çok arkadaş belhanda'yı yeterli görüyor olabilirler. hakkını teslim etmek lazım, ligin ikinci yarısında form grafiği en ciddi şekilde düzelen ve katkı aldığımız oyunculardan biri oldu belhanda. ama ne yazık ki bizim istediğimiz, arzuladığımız orta saha kurgusu için olması gereken isim belhanda değil. zaten kendisi de aklı sahada olmadığında rakip orta alanda üstünlüğü eline alıyor.

    belhanda teknik becerisi yüksek bir oyuncu evet ama şu orta saha kurgusunda kendisi ne yazık ki bundan fazlasını yapamaz, yapamayacak. bizim ihtiyacımız olan oyunun iki yönünü de iyi oynayabilen, sahada 70-75 dakika tempolu futbolu kaldırabilecek, teknik ve mental meziyetleri belli bir seviyenin üzerinde, futbol zekaları yüksek dinamik orta saha oyuncuları. hatta bunlardan iki taneye ihtiyaç var.

    umarım gelecekte bu eksik kapatılır, şayet futbol zekası onyekuru'dan daha yüksek bir kanat, iki tane de bu tip dinamo orta saha oyuncusu ile galatasaray'ımız gelecek türkiye'de gelecek sezonlarda daha iddialı hale gelebilir.
  • 248
    aylardır sözlükte haklarında denmedik kötü söz kalmayan ikili. aynı zamanda galatasarayın hücum gücünün %90ını oluşturan ikili. bazen ırklarından bazen beden dillerinden bazen ezeli rakiplerimizin futbolcuları üzerinden hakaretlere uğradılar. ben demiştim diyebilmek için, rahatça kin dökebilmek için hata yapmaları beklendi/istendi. ama geldiğimiz noktada bu 'gamsız araplar' ligin ikinci yarısında tek başlarına didiniyor. ha bu arada oynamak isterlerse harika istemezlerse çekilmezler cümlesi de yalanın önde gidenidir. takımımızda 2018/2019 sezonunda istikrarlı performans veren bu ikili dışında sadece linnes var. bakın burada 2 ay önce belhanda gitsin de şampiyon olmayalım yazan çok yazar arkadaş vardı.şampiyonluk gitti, belhanda da yazın gider. kına yakabilirler. seneye başka oyuncular gelir, onları da eleştirirler, yerin dibine sokarlar. utanmak bize kalır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın